Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Taksim'de iç çamaşırları ile gösteri yapan kadını hatırlatarak, "Güya İsviçre'den gelmiş, güya doktormuş. Söylediği şey de şu 'İsviçre'de özgürlük ve Türkiye'ye de özgürlük getirdim' diyor. Ben kendimi zor tutuyorum bir şey söylememek için." dedi.

    Arınç, Bursa'da AK Parti Yıldırım İlçe Başkanlığı’nın Barış Manço Kültür Merkezi'nde düzenlediği danışma meclisi toplantısına katıldı. Gazi Parkı'nda yaşananlara değinen Arınç, bir kadının mayosu ile meydanda yaptığı eylemi eleştirdi.

    "BİRŞEY DEMEMEK İÇİN KENDİMİ ZOR TUTUYORUM"

    Kadının iç çamaşırları ile oynadığını hatırlatan Arınç, şöyle konuştu: "Güya İsviçre'den gelmiş, güya doktormuş. Söylediği şey de şu 'İsviçre'de özgürlük ve Türkiye'ye de özgürlük getirdim' diyor. Ben kendimi zor tutuyorum bir şey söylememek için. Biliyorsunuz konuşunca başımıza dert çıkıyor. Ama bir tek şey söylemek istiyorum. Allah bu mübarek kandil hürmetine, hem bu kadıncağız hem de hepimize, sadece kadınlar için değil haya, erkekler için de, iffet kadınlar için olduğu kadar erkekler içinde. Ayıp, kötü şeyleri yapmama noktasında haya ve edep sahibi olmaktan daha güzel bir şey olabilir mi? Ama çıplaklığı özgürlük zanneden bir anlayış. Ve buna sahip olan insanlar da var. Elbette bunları doğru görmüyorum. Ama bunlara kızmanın, yanlış olduğunu söylemenin dışında da bir şey dememiz mümkün değil. Bunları özendirme noktasında olmamalıyız."

    "BİZ BUNLARLA YIKILACAK HÜKÜMET DEĞİLİZ"

    Gezi Parkı ve diğer projeler konusunda yargı kararına uyulacağını ve halka sorulacağının Başbakan tarafından açıklandığını hatırlatan Arınç, şimdi devam eden gösterilerin yasadışı olduğunu ifade etti. Arınç, şöyle devam etti: "Bunlara katılanlar yasadışı örgütlerin militanlarıdır. Niye yüzlerini saklıyorlar, niye sapanlarla demir atıyorlar, niye kaldırım taşlarını söküyorlar, niye ateşli silah kullanıyorlar, niçin biri ölsün de ortalık daha çok karışsın diye bir gayretin içindeler. Çünkü onlar anarşist, çünkü onlar çapulcu, çünkü onlar Türkiye'nin huzurunu istemiyorlar. Biz bunlarla yıkılacak bir hükümet değiliz. Biz halkın emaneti ile geldik, halkın emaneti almasıyla gideriz. Bize göre iktidarlar sandıkla gelir sandıkla gider."

    "BİZİ DÖVECEKSE MİLLET DÖVSÜN, BAŞKASININ FİSKESİNE RAZI DEĞİLİZ"

    AK Parti'nin yanlış yapar, millete verdiği sözleri tutmazsa, böbürlenir, gururlanır ve hizmette geri kalırsa yüzde 10'lara bile düşebileceğini vurgulayan Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü: "Millet buna karar verdimi bizim eyvallah demekten başka çaremiz yok. Milletin verdiği her türlü karara razıyız. Bizi dövecekse millet dövsün, başkasının fiskesine bile razı değiliz."

    "EN BÜYÜK TUZAK, AK PARTİ'YE KARŞI BİRLEŞEBİLİRLER"

    "Yedi düvel toplansa yolumuzdan bizi döndüremez" diyen Arınç, martta yapılacak yerel seçimlerle ilgili kendilerine kurulacak tuzağı şöyle açıkladı: "Emin olun ki tuzaklardan birisi de AK Parti'ye karşı bütün partilerin birleşmesidir. Buna matuf olabilirler. Ben MHP tabanından başka yere koşa koşa gideceklerine inanmıyorum. Ama güçlü bir siyasi irade onları CHP ile birleştirebilir. Onun dışındaki siyasi partiler, çok fazla güçleri yok ama sırf AK Parti yıkılsın, başarısız olsun diye o partilerle birleşirler. Var mısınız tek başınıza, milletimizden büyük bir emaneti yüklenmek için bütün ülkenin insanlarını kucaklamak ve onların AK Parti'ye olan sevgilerini artırmak."

    Arınç, konuşmasının ardından Ankara'ya hareket etti. CİHAN