1. YAZARLAR

  2. Aykut Onur KALAYCI

  3. BAKIN CANİKLİ NİYE BAKAN OLAMADI?
Aykut Onur KALAYCI

Aykut Onur KALAYCI

Yazarın Tüm Yazıları >

BAKIN CANİKLİ NİYE BAKAN OLAMADI?

A+A-

BAKIN CANİKLİ NİYE BAKAN OLAMADI?

-İZMİR - İRAN HATTI BÜYÜK KARAPARA SORUŞTURMASI-

HANİ ‘GÜMRÜKÇÜ YOK’ DİYORDUN YA BAK DA GÖR

'TUTKAL' DEDİLER, AKARYAKIT ÇIKTI!

İSTANBUL'DA 110 BİN ADETLİK 'ALO' VAKASI

 

Yalnız ben değil herkes şok olmuştu o kişinin adı bakan olarak açıklanınca. Çünkü herkes Nurettin Canikli'nin yeniden Gümrük ve  Ticaret Bakanı olacağını konuşuyordu Ankara kulislerinde... Ancak Türkiye Cumhuriyeti’nin 64. hükümetini kuran Sayın Başbakan Ahmet Davutoğlu hiç de öyle düşünmemişti. Sıra Gümrük ve Ticaret Bakanı'nın ismine geldiğinde Davutoğlu'nun ağzından o isim dökülüverdi. Ahmet Davutoğlu açıklamasında Malatya Milletvekili Sayın Bülent Tüfenkçi’yi Gümrük Ve Ticaret Bakanı olarak görevlendirdiğini paylaştı kamuoyuyla. Başbakan açıklamasıyla büyük bir sürpriz yapmış, bakanlığa seçim sonrası tekrar geleceğine adeta kesin gözüyle bakılan Nurettin Canikli’yi tercih etmemişti... Başbakanın tercihi başta gümrük camiasında olduğu gibi Ankara kulislerini de hareketlendirdi. Peki…! Gelelim işin perde arkasına. Bilirsiniz gerek yorumlarımla, gerekse gümrük ve siyaset camiasından elde ettiğim duyumlarla bazı gelişmelerin perde arkasını araştırmayı çok severim. Tabii bunda gazetecilik içgüdüsünün de olması göz ardı edilemez...

CANİKLİ NİYE BAKAN OLAMADI?

Bakın yaptığım araştırma inceleme ve duyumlarım sonrası size Sayın Nurettin Canikli'nin neden Gümrük ve Ticaret Bakanı olarak tekrar görev alamadığını anlatmaya çalışayım...

1- ) Hemen Mersin'e gidelim ardından da İstanbul'a... Mersin Emniyeti’nin gerçekleştirdiği kırmızı et operasyonu kamuoyunda çok  konuşuldu. Ulusal gazeteler kırmızı et sahtekârlığını manşetlere taşıdı. Hâlbuki Mersin'de yaşanan bu skandal orada görevli yetkililerce bir şey yokmuş gibi davranılamayıp, Sayın Nurettin Canikli'ye bilgi verilseydi bu iş bu kadar uzayamayacaktı. Tabi birde işin içine her ne kadar gümrükçüler karışmadı denilip gümrükçüler karışmasaydı. Bu olay bence Sayın Canikli'yi hükümet  nezdinde yıprattı. Gelelim İstanbul'a bu İstanbul’da da çok konuşulan bir olay yaşandı. Yine ulusal gazeteler toplum sağlığı için çok önemli olan bir konuyu sayfalarına büyük puntolarla taşıdı. Tasfiyeye tabi tutulması gereken zehirli ayakkabılar adeta kuş olup uçmuştu. Ayakkabıların hala ne olduğu faili meçhul! Eski bakanı yıpratan ikinci olayda bence bu oldu. Tabi sonra ilgili bazı bürokratların telkiniyle yetkilendirilmiş gümrük müşavirliğin kaldırılması kararı daha sonra derneklerin Danıştay’dan aldıkları kararla geri adım atması çokça konuşuldu.

2- ) Sayın Canikli'nin Nevzat Er’in görevden alınmasıyla ilgili olarak yaptığı açıklamada bana göre tam bir talihsizlik. Nurettin Canikli konuyla ilgili açıklamasında 'Biz mahalleşmenin önüne geçmek için bu kararları alıyoruz' diyerek herkesi şaşırtmıştı. Nedeni adeta komik bulunmuştu. Eğer siz mahalleşmenin önünü tıkayacaksanız gümrük çalışanları arasında o kadar çok mahalleşmiş bölge müdürü varken bu açıklama pek de dürüstçe bulunmamıştı...

SÖZÜN KISASI DOSTLAR

Sözün kısası dostlar, Canikli giderayak bakanlığı dizayn etti etmesine ama bakan olamadı. Şimdilerde Ankara’da Canikli'ye yakın olan bürokratların bu günlerde başkentin lüks mekanlarında yakın gelecekte bakanlık ikiye ayrılacak safsatalarıyla yandaşlarına moral vermeye çalışıyorlarmış. Komik.. Allah'ınızı seversiniz böyle bir şey mümkün mü? Ne diyelim Allah akıl fikir versin! Yıllardır olumlu veya olumsuz yönleriyle gümrüğün nabzını tuttuğum yazılarımla kamuoyunu bilgilendiren bir gazeteci olarak önce yeni bakan Bülent Tüfenkçi’ye başarılar dilerim. Allah yolunu açık etsin.. Sayın Tüfenkçi'ye bundan sonraki yazımda gümrüklerin sorunlarını teker teker anlatacağım.

İZMİR - İRAN KARAPARA HATTI

İzmir'de yaşanan çok önemli ama sonunu bir o kadar merak ettiğim bir soruşturmadan söz etmek istiyorum sizlere.. İddiaya göre; Teknopark İYTE'de faaliyet gösteren G.. Süt Tarım Hayvancılık Gıda Sanayi Ticaret Anonim Şirketi'nin, İzmir Adnan Menderes Havalimanı'ndan İran'a yapacağı ihracat işlemlerini inceleyen Ege Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğü Kaçakçılık İstihbarat Şubesi yetkilileri Türk şirketinin ihracatının hayali olduğunu, asıl amacın İran'dan İzmir'e biri 480.000 Euro diğeri ise 322.000 Euro olmak üzere kara para sokacağını belirledi. Paranın bir devlet bankası üzerinden İzmir'e sokulacağını öğrenen yetkililer soruşturmayı derinleştirdi.

FİRMANIN ADI BİLE KÂĞIDA YAZILIP CAMA YAPIŞTIRILMIŞ!

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı Kaçakçılık ve Mali Suçlar Soruşturma Bürosu Nöbetçi Savcısı Abdüllatif Yüksel'e de konuyla ilgili bilgi veren ekipler, sahibi ihracat beyannamelerinde M.G. olan G.. Süt Tarım Hayvancılık Gıda Sanayi Ticaret Anonim Şirketi'nin, Teknopark İzmir İYTE'deki merkezine baskın düzenledi. Yapılan baskında şirketin herhangi bir çalışanının olmadığı, firmanın gelişigüzel bir ofisten ibaret olduğu, firma isminin bile firmaya ait adreste bulunan cama kâğıt ile tutturulduğu görüldü. Sorguya alınan firma yetkilisi ifadesinde şirketinin İran'a bellek içerisinde 'Entegre gıda ve hayvancılık projesi üretim uygulama programı, Biyogaz ile yenilebilir enerjiyi tarımsal projelere entegrasyonu ile üretim ve planlama satışı' adlı projeyi satmak için ihracat işlemi yaptığını söyledi.

EGE ÜNİVERSİTESİ'NDEN RAPOR ALINDI

Firma yetkilisinin ‘İran'a göndereceğim’ dediği belleğe el koyan gümrük yetkilileri, belleğin içerisinde program, proje olup olmadığını varsa da gerçek ihracat değerinin 480 ve 322 bin Euro olup olmadığını öğrenebilmek için belleği Ege Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümüne incelemeye götürdü. Fakültenin içerisinde proje, program olduğu iddia edilen belleği incelemesi sonrası büyük vurgun ortaya çıkarıldı. Fakülte bellek ile ilgili raporunda ' USB belleklerin içerisinde herhangi bir yazılım bulunmadığını, içerdiği bir dosya kullanılarak internet üzerinden bir uygulamaya erişildiğini ve bu uygulamanın maliyetinin 500 lira olduğunu' belirtti. Firma yetkilisi M.G, firmanın gümrük işlemlerini yapan Gümrük Müşaviri E.K hakkında yasal işlem başlatıldı. Yukarıda da dediğim gibi binlerce Euro'luk bu soruşturmanın ne kadar süreceğini, kara parayı İzmir'e gerçekten de kimlerin sokmak istediğini merak ediyorum. Konunun takipçisi olacağım...

HANİ GÜMRÜKÇÜ YOKTU!

Mersin'de yaşanan kırmızı et skandalı ile ilgili birileri habire avazı çıktığı kadar bağırmaya devam ediyor. Diyor ki zat-ı muhteremler 'Bu skandalın içinde gümrük çalışanı yok' Yahu kör müsünüz, ya da kulaklarınız mühürlü mü? Okumadınız mı bir önceki yazımı. Ha..! Okumadık diyorsunuz bakın bir tane daha yazayım belki o zaman sesiniz kesilir...

 

Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı,1. Ağır Ceza Mahkemesi'ne iddianame... Cumhuriyet Savcısı Tamer Bayraktar'ın yazısından...

 

‘Şüphelilere ait telefon, mesaj ve whatsapp mesaj incelemeleri, şüphelilerin birbirleriyle çelişkili ifadeleri, kamera kayıtları, ele geçen sahte beyannameler ve suça konu araç için yapılan sahte bildirimlerle birlikte değerlendirildiğinde her ne kadar şüpheliler atılı suşu kabul etmemiş iselerde arena gümrükleme işyerinin sahibi H.K. ve aynı işyerinde yetkili olarak çalışan şüpheli M.A.'ın yönlendirmesiyle sürücülüğünü Romanya uyruklu şüpheli L. B.'ın yaptığı B200WOS çekici B 500 SCN plakalı tırda yüklü olan 21 bin 360 kg kırmızı eti C….. D………. isimli firmada çalışan RO-RO gemisiyle gelen suça konu tırın acentalığını yapan şüpheli A.T.’in sahte bildirimleriyle suç tarihinde Liman-B kapısında görevli GÜMRÜK MUHAFAZA MEMURU M. B. ile rüşvet anlaşması yapılarak şüpheli M.'nın aracı kontrol etmeden sanki gümrük işlemleri yapılmış gibi görevli olduğu kapıdan çıkışını sağlayarak eşyayı, aldatıcı işlem ve davranışlarla gümrük vergileri tamamen ödenmeksizin ülkeye soktukları daha sonra aracın gümrük saha dışında yakalandığı, bu şekilde şüphelilerin atılı suçları işledikleri anlaşılmakla;

şüphelilerin üzerlerine atılı suçlardan mahkememizde yargılanmasının yapılarak, eylemlerine uyan, yukarıda gösterilen sevk maddeleri uyarınca ayrı usulüne uygun el konulan, suçun kullanımına tahsis edilen Türkiye'de sicile kayıtlı olmayan malen sorumlu S.C, I……. TIM SRL şirketine ait B 200 WOS çekici B 500 SCN plakalı dorsenin ve suça konu edilen 21. 360 kg kırmızı etin 5607 sayılı kanunun 10 ve 13. maddesi yollamasıyla suça konu araç ve etin tasfiye edilmesi nedeniyle TCK'nın 54/2 uyarınca tespit edilen eşyanın değeri kadar para tutarını MÜSADERESİNE, adli emanet memurluğumuzun 2014-5642 sırasında kayıtlı bulunan notun ve sahte olarak hazırlanan belgelerin dosyada delil olarak saklanmasına, karar verilmesi kamu adına iddia ve talep olunur.

01.10.2015 Savcı beyin yazdığı iddianameden bir bölüm aktardım sizlere. Umarım anlaşılmıştır. Ha..! Anlaşılmadıysa diğer yazımda bir bölüm daha yazarım hiiiççç merak etmeyin!

VE GELELİM İSTANBULA…

İstanbul'da yaşanan gelişmelerle ilgili yeni duyumlarım var… Bunları önümüzdeki yazılarımda detaylarıyla paylaşacağım sizlerle. Duyumlarıma gelince;

1- ) İddia odur ki, Ambarlı’da tutkal beyan edilen 4 konteynırda akaryakıt çıktığı yönünde... Geçmişte reçine beyan edilen 32 konteynır da dönemin gümrük çalışanları tarafından yakalanarak adli işlem başlatıldığı ve buradaki durum biraz farklı konteynırlar gümrük işlemlerini tamamlayarak Ambarlı’dan çıktığı, daha sonra da gümrük muhafaza kaçakçılık ekiplerince işlem başlatıldığı yönünde… 

2- ) Anadolu Yakası’ndaki bir gümrükten yapılan 110.000 adet cep telefonuyla ilgili olarak ithalat aşamasındaki uygunsuzluklar  araştırılıyor…

Bekleyin!

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
23 Yorum