1. HABERLER

  2. TÜRKİYE

  3. CEZAEVİ DEĞİL ÖRGÜT EVİ
CEZAEVİ DEĞİL ÖRGÜT EVİ

CEZAEVİ DEĞİL ÖRGÜT EVİ

SUÇ ÖRÜTÜNÜ CEZAEVİNDEN YÖNETEN ÇETE LİDERİNİN BAZI CEZAEVİ MÜDÜRLERİ, İNFAZ KORUMA MEMURLARI VE JANDARMA GÖREVLİLERİYLE YAKIN İLİŞKİSİ ORTAYA ÇIKTI!.

A+A-

TAŞTAN'IN CEZAEVİNDEN ÇETE ÜYELERİYLE YAPTIĞI KONUŞMALAR TAPELERE YANSIDI!

ÇETE ÜYELERİNİN DE SIK SIK BAZI CEZAEVİ MÜDÜRLERİ VE İNFAZ KORUMA MEMURLARIYLA GÖRÜŞTÜKLERİ YİNE DİNLEME KAYITLARINDA YER ALDI.

BU GÖRÜŞMELERDE HEM ÇETE LİDERİNİN, HEM DE SUÇ ÖRGÜTÜNÜN CEZAEVİNDE BULUNAN BAZI ÜYELERİNİN RAHAT ETTİRİLMESİ, NAKLİ VE TELEFON OLANAĞI TANINMASI İSTENİYOR.
YİNE ÇETE ÜYELERİNİN KENDİ ARALARINDA KONUŞMALARINDA, CEZAEVİNİN DIŞ KORUMASINI ÜSTLENEN BAZI JANDARMA GÖREVLİLERİYLE BAĞLANTILARI DA TESPİT EDİLDİ!!

Ankara Polisi'nin ortaya çıkarttığı silahlı çete ile ilgili soruşturmada yalnız bazı polislerin değil; cezaevinde görevli gardiyan, bazı cezaevi müdürleri ve cezaevlerini korumakla yükümlü askeri personelin de yakın ilişki içerisinde olduğu belirlendi. Ankara Polisi'nin, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderdiği soruşturma raporundaki resim ve telefon dinlemeleri bazı devlet görevlileri ile çetelerin nasıl içiçe girdiğini gözler önüne serdi.

"Örgütü cezaevinde yönetti!"
Soruşturma raporunda çete lideri Mustafa Taştan'ın örgütü kaldığı cezaevlerinden yönettiği açıkça yazıldı. Raporda konuyla ilgili şöyle denildi:
"Cezaevinde hükümlü bulunan Mustafa TAŞTAN’ı grup üyelerinin devamlı olarak ziyaret ettikleri, bu ziyaretlerde Mustafa TAŞTAN’ın grup üyelerine talimat verdiği ve grup üyelerinin bu talimatlar doğrultusunda hareket ettikleri, Mustafa TAŞTAN’ın ziyarete gelmesini istediği şahısların grup üyeleri tarafından telefon veya yüzyüze görüşmek sureti ile Mustafa TAŞTAN’ı ziyaretine çağırdıkları belirlenmiştir"
Bu talimatların birinde Mustafa Taştan dışarıda ki adamlarına emir vererek parasını çaldığını iddia ettiği Hasan Tufan babası Zeki Tufan'ı 07.11.2008 günü Çevreli Caddesi üzerinde Serkan KAPLAN'a vurdutmuştur"denildi.
Raporun "Gardiyanlar ile ilgili" başlığı adı altında yer alan belirlemelerde, çete lideri Mustafa Taştan ile çete üyelerinin kaldığı bazı cezaevlerinde çalışan gardiyanların içiçe olduğu vurgulandı. Raporda gardiyanların dışarıdaki çete üyelerince eğlendirilmeye götürüldüğü, gardiyanların çete reisi ve üyelerinin sevkleri ve cezaevinde rahat hareket etmeleri karşılığında haksız menfaat sağladıkları, ses kayıt çözüm tutanaklarının tetkiki neticesi; "Mustafa TAŞTAN'ın (çete lideri) Kırşehir E tipi Kapalı Cezaevi'nden Kayseri iline sevk olması konuları başta olmak üzere bazı kamu görevlilerinin suç örgütü ile irtibatlı oldukları, suç örgütüne yardım ettikleri yönünde önemli bulgular tespit edilmiştir"denildi.


Raporda şu tespitlere yer verildi:
"Kırşehir E tipi kapalı cezaevinde gardiyan olarak görev yapan M.Ç'nin, Mustafa TAŞTAN’dan alınan bilgileri kendine ait cep telefonu ile örgüt üyelerine aktardığı, Mustafa TAŞTAN’ın cezaevindeki durumunu, hastaneye sevk işlerini örgüt üyelerine bilgi verdiği, karşılığında da örgüt üyelerine Ankara ilindeki işlerini takip ettirdiği" anlaşılmıştır. Yine, Sincan Cezaevinde görevli olan İ. A’ nın cezaevinde bulunan örgüt üyesi A. A’ın dışarıda bulunan grup elemanları ile olan irtibatını sağladığı, A. A’nın dışarıda bulunan grup üyelerine isteklerini ilettiği, A.A'nın cezaevi görevlilerini örgüt elemanlarının yanına gönderek para vermeden eğlendirdiği teknik ve fiziki takip ile belirlenmiştir"

"Cezaevi müdürleri dinlemeye düştü!"
İki yıl boyunca teknik ve fiziki takibi yapılan çetenin, cezaevinde olan liderleri Mustafa Taştan ile çeşitli cezaevlerinde yatan diğer çete üyelerini rahat ttirebilmek, istedikleri cezaevlerine naklini yaptırmak ve birbirleriyle ilitişimini sağlamak için cezaevi müdürlerinin de aracı olduğu çıktı. Bazı cezaevi müdürleri polisin telefon dinlemelerine düştü.

"Jandarmadan açık görüş!"
Soruşturma raporunda dikkat çeken bir bölümüde cezaevinin dış güvenliğini sağlayan jandarma görevlileriyle ilgili bölüm oldu. Raporda çete üyeleriyle içli dışlı olan rütbeli personelin konuşmaları soruşturma evrakına eklendi.

İşte devlet ile çetelerin içiçe girdiğini gözler önüne seren o konuşmalar!..
Çete üyeleri S ile M nün görüşmeleri
Gardiyanlara yemek
Sinan: Şimdi burada misafirlerimiz varda oturuyoz biz
Menderes: Kim evdemisiniz
Sinan: Gardiyanlar abi iki tane gardiyan
Menderes: Kayseri'den
Sinan: Yok Kayseri'den değil burdan Sincan'dan
Menderes: Bunlar Sincan' dan heeee
Sinan: He sincandan abi
Menderes: Salata (Ankara'nın lüks resteurantının adı) açık mı bugün
Sinan: Mesut var yanımda 4 kişiyiz abi olur demi .Bunlar genç gardiyanlar.

Mustafa Taştan'ın Kayseri Devlet hastanesi'nde yattığı dönemde çete üyeleriyle görüşmesinin sağlanması için çete üyesi ile mahkum koğuşunda görevli jandarma astsubay O.K'nin görüşmeleri..
Beytullah: Şey bi iki tane arkadaşımız gelmiş de bi on dakka görüşmeleri lazımmış da. İkram olur, hem burda kalmasınlar biliyon durumu, bi onbeş dakka görüşüp çıkacaklar
O.K: Tamam şey yap
Beytullah: Arıyomusun abi gitsin mi arkadaşlar
O.K: İki kişi mi?
Beytullah: İki kişi abi
O.K: Tamam tamam
Beytullah: Çok teşekkür ederim

Fotoğraflanan yemek
Mustafa Taştan'ın Kayseri Devlet hastanesi'nde yattığı dönemlerde diğer çete üyelerinin yüksek rütbeli subaylarla yediği yemekte soruşturma dosyasına girdi. Polis soruşturma evrakında yemeğin fotoğraf, video kaydı ile belgelendiğini de belirtti. Böyle bir yemeğin yenileceği yemek öncesi dinlemeye takıldı. İşte o dinleme belgede aynen şöyle yazıldı:
Çete üyesi M.Ö ile T. arasındaki görüşme
Mustafa:
Kayseri'den abinin (Mustafa Taştan'ın) komutanları geldi bi yemek yedirirmiyiz orda
Taner: Ne demek ne demek
Mustafa: Orda bahçeye bi yemek ayırtta geliyoz
Taner: Kaç kişi
Mustafa: Dört
Çete üyelerinin görüşme yaptıkları tespit edilmiş Kırlangıç Sokak üzerinde bulunan Yeşil Vadi Restaurant isimli işletmeye gidilmiş, Avize Mustafa lakaplı M.Ö, S.Ç ve iki şahıs ile birlikte 'Albay' rütbeli resmi elbiseli bir şahsın daha aynı masada oturduğu görülmüştür.
Çete lideri Mustafa TAŞTAN’ ın Bolu F Tipi Cezaevine Nakil Edilmesi;

Çete üyesi U.Ö'nün C.A adlı albay ile yaptığı telefon görüşmesi
U.Ö: Albayım beni aramışsınız ben dün telefonumu kapatıp gitmiştim
C.A: He Uğur Bey merhaba nasılsınız, ne var ne yok
U.Ö: Teşekkür ediyorum komutanım sağolun siz de iyisiniz
C.A: Allah'a şükür yok yaramazlık ne yaptınız gittiniz geldiniz herhalde
U.Ö: Arkadaşlar gitti bizleri görüştürmediler ben herhalde pazartesi günü görüşem. Onu bekliyorum.
C.A: Görüşme derken yani sevk gerçekleşti değil mi
U.Ö: Sevk gerçekleşti, gerçekleşti
C.A: Bi sorun yok
U.Ö: Sorun yok . Yani yani benim edindiğim izlenim kimse bize şu anda bi şey söylemiyor ama hiç sorun yok çünkü sorun olsaydı yansıması olurdu
C.A: Dediğimiz şekilde oldu
U.Ö: Oldu, oldu
C.A: Biz ne zaman görüşürüz onu soracaktım.Seninle biz ne zaman görüşürüz
U.Ö: Komutanım pazartesi veya salı görüşürüz

Sivas Gürün Cezaevi Müdürü A.Y ile çete üyesi H.A'nin görüşmeleri
H.A: Bir arzun bir emrin bir isteğin bir sıkıntın varsa şeyapalım ince bir tedavi şekli olur her zaman nerde olursan ol hiç farketmez alo demen yeter.
A.Y: Canının sağlığı kardeş teşekkür ederim
H.A: Emrin olur ben benim abimsin
A.Y: Rica ederim ne demek yani sende beni kardeşimisin
H.A: Ne olursa olun aramazsan ölümü gör
A.Y: Ben senden isteğim şu mesele söylemiştim ya
H.A: Sana söyleyim 4. ayda onu ihya etmezsem namussuzum seyret gör
A.Y: Tamam
H.A: Cüzdanıma yazdım ikiside benim için tamam. O iş alalade diyorsan yarın çıkartıyım sana
A.Y: Tamam benim için o varya çok önemli
H.A: Bana bırak o iş bitmiştir.
A.Y: Tamam baba tamam
H.A: Emrin olur o ufak tef ek şeylerle. Daha iyi şeyler iste daha iyi sen söyle
A.Y: Tamam
H.A: Bak şu cezaevi bitsin bak kardeşine. Ben neler yapacam senin yaptıklarını unuturmuyum abim

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.