1. HABERLER

  2. MEDYA HABER

  3. Milli Mücadele'nin haklılığını dış dünyaya Anadolu Ajansı duyurdu
Milli Mücadele'nin haklılığını dış dünyaya Anadolu Ajansı duyurdu

Milli Mücadele'nin haklılığını dış dünyaya Anadolu Ajansı duyurdu

Anadolu Ajansı, Milli Mücadele'nin zor şartlarında halkın doğru bilgiye ulaşması için sadece yurt içinde değil, yurt dışında da bültenler yayımlayarak Anadolu'nun sesini tüm dünyaya duyurdu.

A+A-

Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kurucusu olduğu Anadolu Ajansı, 6 Nisan 1920'de başladığı haber yolculuğunda, halkın doğru bilgilendirilmesi misyonuyla bir yandan örgütlenme çalışmalarını, diğer yandan telgraf sistemi aracılığıyla yayınlarını sürdürerek memleketin en ücra köşelere kadar ulaşabilmenin yollarını aradı.

AA'nın kuruluşunda etkin rol oynayan ve kurulduktan sonra Ajans'ın işlerini yürütmekle görevlendirilen Yunus Nadi, Mustafa Kemal Paşa ile bu konuda bazı yazışmalar yaptı.

AA'nın Avrupa iletişiminin temeli Antalya'da atıldı!

Avrupa ile ilişki kurmak, özellikle dış dünyaya Kurtuluş Savaşı ile ilgili haberleri süratle ulaştırabilmek için Antalya ve Rodos'ta bir merkeze sahip olmak gerektiğine inanan Yunus Nadi, bu amaçla Afyonkarahisar'daki Miralay Refet Bey'e 12 Nisan 1920'de telgraf çekti.

Telgrafta Refet Bey'e Antalya'da bir merkez kurup kurmadığını soran Yunus Nadi, ayrıca Rodos'ta kendisinin tanıdığı Türkler bulunduğunu belirtti.

Mustafa Kemal de Yunus Nadi gibi Antalya'da istihbarata ilişkin düzenli bir büro kurulmasını sağlamaya yönelik girişimde bulundu. Yunus Nadi'den 4 gün sonra Nazilli'de Miralay Refet Bey'e 16 Nisan 1920'de telgraf gönderen Mustafa Kemal, Moralızade Halit Bey'in, Antalya, Rodos ve Avrupa'daki dostları aracılığıyla Antalya'da, Avrupa ile iletişimi sağlayacak bir oluşumu yerine getirebileceğini kaydetti.

Mustafa Kemal'in ve Yunus Nadi'nin bu girişimleri sonuç verdi ve bir süre sonra Antalya'da AA bültenlerinin İtalya üzerinden iletilmesini sağlayacak bir "merkez" kuruldu.

Amerikan raporlarında AA bültenleri

Kurtuluş Savaşı yıllarında, Amerikalılar tarafından ülkelerine gönderilen raporlar arasında Anadolu Ajansının bültenleri de yer aldı. Bu ilk bültenler, Mustafa Kemal ve Yunus Nadi'nin girişimleriyle Antalya'daki merkezden Fransızca yayımlandı.

"Bureau d'information-Adalia" (Enformasyon Bürosu-Antalya) çıkışlı, "Ocak 1921 ve Şubat 1921" tarih aralığındaki bültenler arasında, 10 Ocak 1921'de kazanılan Birinci İnönü Savaşı'nın yankılarına işaret edilerek bu zaferi küçültmek isteyen Yunanlıların çabasının sonuçsuz kalacağına ilişkin ifadeler yer aldı.

Bültenlerde, Çerkez Ethem ve kardeşlerinin Yunan saflarına geçişlerine ilişkin bilgiler de paylaşıldı.

"48 Numaralı" bültende, şunlar kaydedildi:

"İstanbul'dan ve iç bölgelerden bize gelen haberlere göre, kahraman Batı ordumuzun Yunanlılara karşı kazandığı zafer, Başkent'te olduğu kadar, taşrada da Türk ve Müslüman halk arasında görülmemiş bir sevinç, Hıristiyanlar ve Müttefikler çevresinde ise üzüntü yaratmıştır.

Anadolu Ajansı şunu belirtir ki, Yunan karargahı yayınladığı gecikmiş bildiri ile gerçek bir hücumun söz konusu olmadığını, sadece keşif harekatı yapıldığını öne sürerek büyük İnönü Savaşı'nda Yunan birliklerinin uğradığı yenilginin önemini azaltmaya çalışmaktadır. Ayrıca kayıplarının ciddi olmadığını iddia etmektedir. Şunu hatırlatmalıyız ki, Yunan birlikleri Eskişehir önünde 36 saat çarpışmak zorunda kalmışlar, büyük kayıplara uğramışlar ve kaçmışlardır. Savaş alanında 12 saat daha kalsalardı toptan yok edileceklerdi. Ayrıca belirtmek gerekir ki, Milliyetçi Ordunun Genelkurmayı, önceden hazırlanmış bir plan gereğince, son darbeyi vurmak için düşman birliklerinin Eskişehir önüne kadar ilerlemelerine göz yummuştur.

Yunanlıların yenilgisi, İstanbul'a götürmek zorunda kaldıkları çok sayıda yaralıdan bellidir. Bu da Yunan Genelkurmayının gecikmiş bildirisinin ne kadar yalan olduğunu ortaya koymaktadır. Yunanlılar önlerinde düzensiz güçler bulunduğunu ve bunların kolayca Eskişehir önünde yok edilebileceğini sanmışlar ve böylece bir askeri geziye çıkmışlardır. Yunanlılar ile Türkleri ezmeyi amaç edinen İngilizler, bizim morali yüksek, iyi düzenli, kahraman ve genç ordumuzun önünde şaşkınlığa düşmüşlerdir.

Yaşama hakkını ve varlığını korumak için silaha sarılan Türk ulusunu ve vatanı boyunduruktan kurtarmak görevini yüklenmiş olan Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti, sarsılmaz gücünü bu son zaferle bir defa daha ispatlamış ve şanını yüceltmiştir. TBMM Hükümeti, dünya haritasından Türkiye adını silmek isteyen saldırgan düşmanlara karşı şunu haykırmaktadır; yedi yüzyıla yakın kahramanlıkla dolu şanlı bir tarihe sahip ve ölmek istemeyen bir ulus yok edilemez.

Anadolu Ajansı ayrıca şunu belirtmek ister ki, vatana ihanet eden, suç işleyen ve düşmanlarımız Yunanların saflarına katılmak alçaklığını gösteren ünlü kışkırtıcı Ethem, kardeşleri Reşit ve Tevfik, ayrıca onların yolunda olanlar, kuvvetlerimiz tarafından izlenmiştir. Bu kışkırtıcılardan birçoğu öldürülmüş, hapsedilmiş ya da birliklerimize teslim olmuşlardır. Kısacası bu hainler son olarak Sındırgı, Akhisar ve Marmaracık yönünde yok edilmişler ya da dağıtılmışlardır. Bu başarı da kahraman birliklerimizin İnönü’deki zaferini tamamlamaktadır.

Bize gelen güvenilir bilgilere bakılırsa son yenilgiden sonra aceleyle Bursa yönünde kaçarken Yunan birliklerinin elinden hiçbir şey kurtulamamış, düşmanlarımız, geçtikleri her yerde köyleri ateşe vermişler, Müslüman kadın ve kızların ırzına geçmişler, yağma, hırsızlık ve katliam yapmışlardır. Bu olayların sözde uygar Avrupa'nın yüzünü kızartması gerekir. Müttefik hükümetler, özellikle başında Lloyd George'un bulunduğu İngiliz Hükümeti bu konu yu düşünürler mi acaba?"

Yunan bildirisine cevap

Bir sonraki 49 numaralı bülten ise İnönü Savaşı'na ilişkin Yunan bildirisine cevabı içeriyordu. Bültende, Anadolu Ajansının "bu bilgiyi yayınlamakla görevlendirilmiş olması"nın belirtilmesi dikkati çekiyordu. 25 Ocak 1921 tarihli bültende "Kuvvetlerimiz belli bir plan çerçevesinde aldıkları emir gereğince düşmanı İnönü dolaylarına kadar çekmiştir. Öyle ki Yunan birlikleri saldırıya başladıkları noktadan 150 kilometre uzaklaşmışlardır. Böyle geniş bir harekata keşif hücumu denilemez." ifadeleri yer aldı.

İngilizlerin İstanbul'da Rumları silanlandırmak amacıyla Fener Rum Patrikhanesi'nin silah almasına göz yummasına ilişkin haber ise 26 Ocak 1921 tarihli ve 50 numaralı bültenle paylaşıldı.

Anadolu Ajansının "İngilizlerin İstanbul'da yeni bir kötü davranışa giriştikleri haberinin de alındığı" aktarılan bültende, şunlar kaydedildi:

"Türklere karşı hazırlanan bu komplo üzerinde şimdiden bütün dünyanın dikkatini çekiyoruz. Türklerin bir küçük tabanca bile taşımalarına izin vermeyen İngilizler, bu defa Kırım’dan kaçan Rus askerlerinin ve Rus göçmenlerinin İstanbul'da sokak ortasında sattıkları makineli tüfek ve bu tüfekleri, Rumları silahlandırmak amacıyla Rum Patrikhanesi'ne satın aldırtmaktadır. 15 gün kadar önce 15 kadar makineli tüfek satın alınarak Fener Patrikhanesine taşınmıştır. Türk halkını kırdırmak ve böylece yeni sorunlar yaratmak amacıyla İngilizlerin, İstanbul Rumlarını silahlandırma niyetinde oldukları açıkça ortaya çıkmış bulunmaktadır."

AA bültenlerini Amiral Bristol gönderdi

ABD Dışişleri Bakanlığı arşivi arasında yer alan bu Anadolu Ajansı bültenlerinin, Amerika'nın 1919'un sonlarında İstanbul'da "yüksek komiser" olarak görevlendirdiği Tuğamiral Mark Lambert Bristol tarafından ülkesinin yetkililerine gönderildiği öğrenildi.

Bristol, bu belgeleri gönderdiği 13 Nisan 1921 tarihli kriptonun ön yazısında "Anadolu'da olup bitenlerle ve özellikle Ankara Hükümeti'nin etkinlikleriyle ilgili doyurucu bilgi elde edebilmenin güçlüğü"nden söz ediyor. Anadolu Ajansının çok sayıda bültenini ele geçirdiğini anlatan Bristol, Bakanlığın arşivi için bu bültenlerden ilgiye değer olduğunu düşündüğü bazılarını ilişikte gönderdiğini kaydediyor.

Amiral Bristol'ün, sunduğu belgeler arasında, Büyük Millet Meclisi’nin 20 Ocak 1921'de kabul ettiği "Teşkilatı Esasiye Kanunu "nu duyuran ve TBMM’nin kabul ettiği bu ilk Anayasanın içeriğine ilişkin "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" ifadelerine de yer verilen Anadolu Ajansı bülteni de bulunuyor.

Bristol'ün gönderdiği AA bültenleri arasında ayrıca, Londra Konferansı'na heyet gönderme konusunda Tevfik Paşa ile Mustafa Kemal arasında teati edilen telgraflar, (Georgiy) Çiçerin'den Ankara Hükümetine gönderilen not, Türkiye ile Gürcistan arasında Ardahan ve Artvin'in ilhakıyla ilgili yazışmalar, Papa ile Mustafa Kemal arasında Küçük Asya'daki Hristiyanların korunmasına ilişkin telgraf alışverişine dair bilgiler bulunuyor.

Mustafa Kemal, AA'yı kaynak gösterdi

ABD'nin İstanbul'daki yüksek komiseri Tuğamiral Mark Lambert Bristol'ün, ülkesine gönderdiği belgeler arasında Philadelphia Public Ledger gazetesi adına Ankara'da bulunan Clarence K. Streit'in, Mustafa Kemal'e yazılı yönelttiği sorulara verilen cevaplar da bulunuyordu.

Streit, Mustafa Kemal'e Fransızca cevaplandırılması istemiyle 26 Şubat 1921'de 19 soru yöneltti. Bu soruları aynı gün yazılı cevaplandıran Mustafa Kemal, Streit'in, Sovyet Rusya ile ilişkiler konusundaki sorusuna, Anadolu Ajansını da kaynak göstererek, şu cevabı verdi:

"Yoldaş Çiçerin tarafından hükümetimize gönderilmiş bulunan ve bir örneği ilişikte size sunulacak son nota, bu soruya kafi bir cevap teşkil etmektedir. Bu nota esasen, bu ayın 14'ünde Anadolu Ajansı tarafından da yayınlanmıştır."

Kurtuluş Savaşı sırasında Anadolu Ajansının Antalya bürosu çıkışlı Fransızca bültenlerinin ABD'nin İstanbul'daki Yüksek Komiserliği tarafından ABD Dışişleri Bakanlığına herhangi bir yoruma yer verilmeden iletilmesi, AA'nın tarafsızlığı ve güvenirliğinin kanıtı olması açısından önem taşıyor.

AA'nın kuruluşu İngilizlerin de dikkatini çekti!

Öte yandan Anadolu Ajansının kısa sürede uyandırdığı etki, İngilizlerin de ilgisini çekti.

İngiliz Yüksek Komiseri Amiral F.de Robeck, 22 Mayıs 1920 tarihli raporunda, "Milliciler bir süre önce, içerde günlük haber bültenleri yayınlayan bir haber ajansını başlattılar. Bunlar İstanbul'a belli bir gecikmeyle geliyorlar. Ankara'da neler olduğuna dair bir miktar haber içeriyorlar." ifadelerine yer verdi.

İngilizler, Ajans bültenlerini yalnızca İstanbul'da değil, Anadolu'da da takip etmeyi sürdürdü.

Anadolu Ajansı, dünyanın dört bir yanındaki temsilcileri ile birçok dilde yaptığı haberlerle yüz yıl önce olduğu gibi bugün de gündemin nabzını tutmaya ve halkın doğru bilgiye ulaşması için çalışmalarına devam ediyor.

AA

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.