TBMM İnsan Hakları Uludere Alt Komisyon Başkanı ve AK Parti Ordu Milletvekili İhsan Şener, Uludere olayıyla ilgili yaşanan sürecin terör örgütü ve yandaşları tarafından istismar edildiğini söyledi.

        Memleketi Ordu’da gazetecilerle bir araya gelen Şener, Uludere raporu ile ilgili süreci değerlendirdi. Şener, sürecin hem terör örgütü hem de terör örgütü yandaşları tarafından uzunca bir süredir istismar edildiğini belirtti. “Irkçılıktan şikayet eden bir siyasal partinin, ırkçılığın en büyüğünü yaptığına şahit oluyoruz. Dolayısıyla bu istismar sürecini körükleyecek, bu istismar sürecini alevlendirecek eylem ve söylemlerden hem kamuda görev yapan insanların, hem sivil kurumların, hem de basının uzak durması gerektiğine inanıyorum.” dedi.

        Türkiye’nin terörden canı yanmış bir ülke olduğunu belirten Şener, sözlerine şöyle devam etti: “Dolayısıyla bu terörün bitirilmesine yönelik her türlü sürecin, herkesin kendi pozisyonunda desteklenmesi gerekiyor. Uludere şüphesiz ki acı bir olaydır. Yaşanmaması gereken bir olaydır. Bununla ilgili raporumuz son aşamaya geldi. Ama siyaset, ülkenin menfaati için gereken neyse her an onu yapmaya hazır olmalıdır. Güzel bir süreç başladı. Umarım Türkiye’de terör biter, bu tür meseleleri de artık konuşmayız. Bu süreci aydınlatacak olan adalet teşkilatıdır. Uludere raporu bir resim çekecektir. Bu resim sivil insan hakları açısından çekilecektir. Olayı çıplaklığı ile açıklayacak olan adli soruşturma sürecidir."

        TBMM Uludere Alt Komisyon Başkanı İhsan Şener, olayda hayatlarını kaybeden kişilerin aileleri ile de yakından ilgilendiklerini belirterek, ailelerin 'Bu olay son olsun, barış olsun' çağrısında bulunduklarını hatırlattı. Tepkilerin ailelerden çok ailelerin acılarını istismar eden gruplar tarafından ortaya konulduğuna dikkat çeken Şahin, şöyle konuştu: “Biz o bölgedeki insanlar ile gidip konuştuğumuz için oradaki psikolojiyi iyi biliyorum. Terör örgütünün baskısı ve bu olay üzerinden siyaset devşirme talebinde olan BDP’nin baskısı yüzünden insanlar bu tür söylemlerde ya da eylemlerde bulunuyorlar. Onlar da şunu söylüyor: 'Bu çocukların ölümü son olsun, Türkiye’de barış olsun.' Dolayısıyla acıları istismar edenler ölenlerin yakınları değildir, örgüttür. Aileler ile biz görüşüyoruz. Bu hususta onların hiçbir kaygısı yok. Terörün ortadan kalkması için onlar da üzerine düşeni yapmaya hazırlar. Bunu öyle okumamız lazım.” CİHAN