Yozgat Gazeteciler Cemiyeti (YGC) Başkanı Osman Hakan Kiracı, "Aradan geçen 52 yıllık süreçte 212 Sayılı Yasa'da basın çalışanlarının lehine iyileştirmeler yapılmadı, aksine bir takım sorunlarla karşı karşıya bırakıldık." dedi.

Yozgat Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Osman Hakan Kiracı, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü nedeniyle bir mesaj yayınladı. Kiracı, Türk gazetecilerine önemli sosyal haklar kazandırması nedeniyle basın tarihinde bir milat günü olan 10 Ocak Basın Bayramı'nın 52. yıldönümünü kutladı. Kiracı, mesajında, 10 Ocak gününün basın patronlarının değil, medyada fikir işçisi statüsündeki çalışanların özel bir günü olduğunu hatırlatarak, "10 Ocak 1961 tarihinde 212 Sayılı Yasa'da yapılan değişikliklerle bir takım sosyal ve özlük haklara ve ayrıca iş güvencesine kavuşturulan, ancak aradan geçen 52 yıllık süreçte sosyal haklarının bir kısmı törpülenen tüm meslektaşlarımızın basın bayramlarını içtenlikle kutluyorum." diye konuştu.

Kiracı, 52 yıl önce düzenlenen 212 Sayılı Yasa'nın, 'gazetelerin emekçileri' diye tabir edilen gazete çalışanlarına her yönden geniş kapsamlı sosyal haklar getirdiğini söyledi. Kiracı, “Bu nedenle basın çalışanlarının özlük haklarının ve iş güvencesinin korunmasının yanı sıra editoryal bağımsızlıkları da teminat altına alınmıştı. Bir başka deyişle 212 Sayılı Yasa sayesinde gazetecilerin basın ve ifade özgürlüklerini rahatça kullanmalarına olanak sağlanmıştı. Dolaysıyla demokrasinin ‘olmazsa olmaz’ koşullarından birisi olan 'basın ve ifade' özgürlüğünün basın çalışanları tarafından serbestçe kullanabilmeleri, aynı zamanda halkımızın gerçekleri öğrenme ve bilgi edinme haklarını geniş kapsamlı elde edebilmesine de olanak sağlamıştı. Daha sonra aradan geçen 52 yıllık süreçte 212 Sayılı Yasa'da basın çalışanlarının lehine iyileştirmeler yapılmadı, aksine bir takım sorunlarla karşı karşıya bırakıldık." diye konuştu.

Yarım asırlık süreçte, gazetecilerin özlük haklarının daha da törpülendiğini, editoryal bağımsızlıklarının rafa kaldırıldığını ve gazetecilerin ülkede sansür ve oto sansür baskısı altında çalışmak zorunda bırakıldığını ifade Kiracı, şöyle devam etti: "Türkiye'de bugün özellikle büyük kentlerimizde yayınlanan yaygın basında gazetecilerin çoğu 212 Sayılı Yasa kapsamında çalıştırılmamakta, yine Türk medyasında sadece üst düzey yöneticilere ve köşe yazarlarına yüksek ücretler ödenirken, tabandaki fikir işçileri de asgari ücretle çalıştırılmaktadır. Günümüzde tekelleşen medyanın yayın organlarında ekonomik ve sosyal haklardan yoksun bir şekilde çalıştırılan gazeteciler, her an işsizlik sorunuyla da karşı karşıya bulunmaktadır. Özetle söylemek gerekirse; 2013'e geldiğimiz bu çağda, yayın organlarına hayat veren 'fikir işçileri' adı verilen basın çalışanları, maalesef 212 Sayılı Yasa'ya göre değil, basın kuruluşlarının oluşturduğu taşeron firmaların kadrolarında beden işçilerine sağlanan sosyal ve ekonomik koşullara göre muamele görmektedir. İşte, böylesine bir durum nedeniyle mesleki iş güvencesinden ve bir takım sosyal haklarından yoksunlaştıran geçim derdindeki meslektaşlarımızın günümüzde basın ve ifade özgürlüklerini rahatça kullanabildiklerini söyleme şansına sahip bulunmamaktayız. Çalışan gazetecilerin basın ve ifade özgürlüklerinin gereğince kullanamamaları sonucunda halkımız da gerçekleri öğrenme ve bilgi edinme hakkını yeterince elde edememektedir. Bu durum, demokrasimiz açısından oldukça kaygı vericidir."


CİHAN