Deniz Feneri soruşturması nedeniyle, RTÜK eski Başkanı Zahit Akman’ın telefonlarının dinlendiği ve fiziki takibe alınarak görüntülerinin çekildiği ortaya çıktı. Elde edilen ses ve görüntülerde yer alan Akman’ın özel hayatına ilişkin bölümler, ‘’Delil bütünlüğü bozulur’’ denilerek silinmedi.
Edinilen bilgiye göre Almanya’daki Deniz Feneri yolsuzluğunun Türkiye ayağını araştıran savcılık, Zahit Akman’ı mahkeme kararı ile dinleme ve fiziki takibe aldırdı. Akman’ın telefonları RTÜK Başkanı ve üyesi olduğu dönem de dahil dinlendi. 12 Haziran 2009 tarihinden itibaren telefon dinlemesi yapıldı. 9 Nisan 2010’dan itibaren de, kamuya açık yerlerdeki faaliyetleri ve işyerleri, teknik araçlarla izlenerek ses ve görüntü kaydı alındı.
Dinleme ve fiziki takip aynı davanın şüphelileri, İsmail Karahan, Zekeriya Karaman, Harun Kapıyoldaş, Hakkı Sadal, İzzet Kurum, Gökhan Gürbüz, Bedrettin Bilgin, Ahmet Coşar, Sıddık Balıkçı, Mustafa Çelik, Firdevsi Ermiş, Nurgül Gürhan, Erdoğan Kara ve Ali Solak hakkında da uygulandı.
ÖZEL HAYAT DA VAR!
Savcılık dosyaya giren ses kayıtları, fiziki takip görüntüleri ve iletişim tespit tutanaklarında, özel hayata ilişkin bölümler de olduğunu belirledi. Soruşturma ile doğrudan ilgisi bulunmayan bu bölümlerin dosyadan çıkarılması düşünüldü. Ancak 20 şüpheli hakkında 2-14 yıl arası hapis istemi ile dava açan savcılar, ‘’Delil bütünlüğü bozulur’’ diyerek, şu karara vardı:
‘’Özel hayata ilişkin kısımların kayıtlardan çıkarılması halinde delil bütünlüğü bozulur ve görüşme içeriğine müdahale edilmiş olur. Bu durum da tapeleri tartışmalı hale getirir. Bu nedenle özel hayata ilişkin görüşmeler, kaydın bütününden ayrılmamış ancak bu bilgilerin ifşa olmaması ve mahkemenin delilleri bütün olarak orijinal haliyle değerlendirebilmesi için ses kayıtları ve iletişim tespit tutanakları adli emanette muhafaza altına alınmıştır’’ (Gazeteport)