Konunun özünün sadece demokrasi olduğunu vurgulayan Günay, "Gelişmiş demokrasi ülkeleri yıkmıyor, parçalatmıyor, geriye götürmüyor. Bizde de bu olsun istiyoruz." dedi.
Bakan Günay, Aydın Valisi Hüseyin Avni Coş'u ziyaretinde, Türkiye'de demokrasinin var olduğunu ancak eksik yönleri bulunduğunu ifade etti.
Günay, "Bu demokrasi, 1982'ye gelirken o anayasa ile örselenmiş, ondan önceki dönemlerde defalarca darbelere maruz kalmıştır. Yurttaşlar arasındaki inanç ya da etnik köken ayrımları bir dönem neredeyse yazılı metinlere girmiş, büyük eksikleri olan ve oldukça sakatlanmış bir demokrasi anlayışıydı. Şimdi biz gerçekten katılımcı, çağdaş, çoğulcu, yurttaşlık temelleri üzerine gelişen ve hangi kökenden gelirse gelsin her yurttaşımızın eşit haklara sahip olmasını arzu eden ama bu arada Türkiye'nin birliği, bütünlüğü, dayanışması ve gelişmesi üzerine de özenle titreyen bir anlayışı getirmeye çalışıyoruz. Muhalefet, her konuda olduğu gibi uzlaşmaz tavırlarını sürdürüyor. Anlayışlı, kendisini de geliştiren, eleştiren ama yapıcı bir muhalefet tarzına ihtiyacımız var. Bunun muhalefete de ülkemize de faydası olur kanaatindeyim." şeklinde konuştu.
Türkiye'nin barışa ihtiyacı olduğunu, kaynakların çatışma değil, gelişme için yatırım ve istihdama yönelik kullanılması gerektiğini vurgulayan Günay,"Geride bıraktığımız 25 yılı hepimiz hatırlıyor ve acılarla dolu günler geçirdiğimizi hiçbir zaman unutmuyoruz. Aydın'daki annelerle Batman'daki anneler, Hakkari'deki annelerle Hatay'daki anneler, İstanbul'daki annelerle Van'daki anneler çeşitli sebeplerle ağlıyor. Biz istiyoruz ki Türkiye Cumhuriyeti'nde kimse artık bu çatışma ve kavgadan ötürü gözyaşı dökmesin. Kaynaklarımız silahlanmaya değil, yatırıma, istihdama, üretime, verime ayrılabilsin ve Türkiye topyekûn gelişebilsin, kalkınabilsin."diye konuştu.
Bakan Günay, bazı problemlerin çözümü halinde şu anda iyi bir noktada bulunan Türkiye ekonomisinin daha üst seviyelere taşınabileceğini belirterek, şunları söyledi:"Türkiye şu anda dünyanın 16 veya 17. büyük ekonomisi. Turizmde ilk 10'un içindeyiz. Geçen yıl yedinci sıradaydık, bu yıl ise ilk beşe gireriz. Böylelikle çocuklarımız daha kolay iş bulur. Türkiye, hepimizin daha çok sevinç ve mutluluk içinde yaşadığı bir ülke olur."
