Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hakan Kutoğlu, deprem raporları açıklanırken bilimsel verileri toplayan bazı kurumların toplumun yararına olan bilgileri vermekten kaçınmasını eleştirdi. Kutoğlu, “Türkiye’de 150 noktada 24 saat boyunca veri toplayan sistem var. Ancak 50 yıl önce çıkarılan yasa nedeniyle deprem verileri, toplum yararına araştırma yapan akademik araştırmalar için bile ücretli veriliyor." dedi.
Zonguldak Karaelmas Üniversitesi (ZKÜ) Mühendislik Fakültesi öğretim üyeleri, 7.2'lik Van depreminin oluş şekilleri ve öncesindeki yer altı hareketlerine ilişkin raporu değerlendirdi. ZKÜ Konferans Salonu'nda düzenlenen programa Afet İzleme ve Araştırma Laboratuvarı Müdürü Doç. Dr. Hakan Kutoğlu, Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Kemaldere, Yrd. Doç. Dr. Serdar Görmüş ve Yrd. Doç. Dr. Eray Köksal ile İstanbul Üniversitesi Mühendislik Fakültesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu katıldı.
Toplantının açılışında konuşan ZKÜ Mühendislik Fakültesi Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hakan Kutoğlu raporu açıklarken, bilimsel verileri toplayan bazı kurumların toplumun yararına olan bilgileri vermekten kaçınmasına tepki gösterdi.
Türkiye'de deprem konusunda bazı şöhreti bilim adamlarının kendilerinin içinde olmadığı çalışmaları görmezden geldiğini ileri süren Doç. Dr. Kutoğlu, “Türkiye’de 150 noktada 24 saat boyunca veri toplayan sistem var. Ancak 50 yıl önce çıkarılan yasa nedeniyle deprem verileri, toplum yararına araştırma yapan akademik araştırmalar için bile ücretli veriliyor. Deprem konusunda çok değerli bilim adamları var. Ancak, 'Kargadan başka kuş, kendimden başka depremci tanımam' anlayışı hâkim. Dünyada işler böyle yürümüyor. Bizim burada gösterdiklerimiz her şey demek değildir. Dünyada bütün verileri derinlemesine, teknik olarak inceliyorlar. Biz geçen sene Gündoğdu hocamla Marmara denizine Jeolezik bir ağ kursak diye konuştuk. Bizimle dalga geçeceklerinden korktuk. Ama ABD’de aynı sistem 1 milyar dolarlık bütçeyle kuruluyor. Bu işler böyle oluyor." dedi.
İstanbul Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu da Türkiye'de depremle ilgili yapılan çalışmaların saklandığının vahim bir durum olduğunu kaydetti. Bilginin paylaşılması gerektiğini anlatan Gündoğdu sözlerini şöyle sükrdürdü:
"Aslında Türkiye, depremi önceden belirleme konularında çalışmaya 20 yıl öncelerden başladı. Büyük depremler öncesindeki öncü ufak depremler açıklanmamıştı. Daha sonra büyük depremler meydana gelmişti. Öncü, ufak depremleri ört bas etmeye kalkmak hiç hoş değildir. Doğanın nasıl bir tepki koyduğuna dair bizim gözlemlerimiz çok az. Bizim, daha önce nasıl belirti var yok, örneğin sokak köpekleri deprem anında hassaslar. Türkiye'de aslında çok çalışma yapılıyor. Ancak herkes çalışmalarını saklıyor. Bu çalışmalar hayatla ilgili olduğu için saklanmamalıdır." CİHAN
