3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü dolayısıyla yazılı açıklama yapan ÇGC Başkanı Altunay, basın özgürlüğünün olmadığı yerde demokrasiden söz edilemeyeceğini hatırlattı. Altunay, alanda çalışan ve amacı, sadece kamuoyunu bilgilendirmek olan muhabirlerin, kameramanların kolluk güçleri ve özel güvenlik tarafından tartaklanıp dövüldüğünü, çalışma şartlarının ağırlığı karşısında gazetecilerin aldığı ücretlerin ise yetersiz kaldığını vurguladı.
Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de büyük kamu hizmeti ifa eden ve çalışmaları yürütürken halkın haber alma hakkını kullanmasını sağlayan, kamuoyunun istek ve şikayetlerini yansıtma görevini üstlenen, özgür, objektif bir basının, insan haklarının önemli güvencelerindendir diyen Altunay, açıklamasında şunları kaydetti:
"Yapılan haberlerde, tarafların gazetecileri haksız ve art niyetli gördüğü, bu konuda açıklama yapanların ise suçu gazetecinin üzerine yıktığı bir dönemde Dünya Basın Özgürlüğü ile ilgili söylenecek fazla bir şey olmadığı bir gerçektir. Ülke sorunlarından ayrı düşünülemeyecek birçok sorunla boğuşan Türk Basını ve basın emekçileri, çözüm için daha bilinçli ve kenetlenerek hareket etmeli. Bizler de ÇGC olarak, kentte görev yapan basın çalışanlarını bir araya toplamayı başardık. Bundan sonrası ise çalışanların daha özgür ortamlarda çalışması için kurumlar arasında köprü olma vazifesini 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nden aldığımız güç ile yerine getirmeye çalışıyoruz. Bu vesile ile demokrasinin tüm kuralları ile yerleştiği, basın özgürlüğünün ve düşünceyi ifade özgürlüğünün, bireylerin en doğal hakkı olarak kabul edildiği bir Türkiye için tüm meslektaşlarımızla mücadele edeceğimizi bir kez daha ifade ediyoruz."