Konu, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e de soruldu. Tutuklu vekillerin durumuyla ilgili görüşlerinin herkes tarafından bilindiğini söyleyen Gül, "Şimdi artık mahkemeler çıkan yasaları yorumlayacaktır, gerekçelerine bakacaklar. Ellerindeki bilgiler ve kanunlar çerçevesi içerisinde kendileri kararlarını verecekler. Şu anda söyleyeceğim şey sadece budur." dedi.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye'ye resmi ziyarette bulunan Benin Cumhurbaşkanı Thomas Boni Yayi'yi resmi törenle karşıladı. İkili görüşmenin ardından Gül ile Yayi basın mensuplarının karşısına çıktı. Türk jetinin düşürülmesine yönelik sorulara da muhatap olan Gül, "Uçağın düşüşünden sonra kurumlarımızın yaptığı açıklamalarda hep bir tutarlılık vardır. Şimdi bütün enkaz çıkartıldı. Onlar gayet dikkatli bir şekilde teknik testlerden geçiyor. Onlar tamamlandıktan sonra nihai açıklama yapılacaktır, nasıl düştüğüyle ilgili açıklama yapılacaktır. Bunun dışında elinde herhangi bir şekilde belgesi olan varsa onlar da açıklasınlar doğrusu." ifadelerini kullandı.
"Türkiye ve Suriye arasında bir askeri tırmanış ihtimali ve riski olup olmadığı" sorusu karşısında da Gül, Türkiye ile Suriye arasında herhangi bir ikili mesele, husumet ve çıkar çatışması bulunmadığını vurguladı. Ardından şöyle konuştu: "Eğer bir ülke kendi halkının meşru taleplerine karşı düzenli ordusunu, silahlı kuvvetlerini kullanır ve meşru talepleri bastırmak için karadan ve havadan halkını ve şehirlerini bombalarsa o rejimin meşruiyeti kalmaz. Dolayısıyla biz böyle bir duyarlılıkla Suriye'ye karşı yeni politikamızı yürütüyoruz. Ümit ederiz ki bütün dünya da bu konuda daha duyarlı hale gelir." Gül, Annan planının son bir şans olduğunu ancak bunun değerlendirilmediğinin de altını çizdi.
Abdullah Gül, "Fransa Cumhurbaşkanı Hollande'ın yeni bir (inkar) tasarı için düğmeye bastığı yönünde haberler geliyor. Olası bir tasarı hazırlığı Türkiye-Fransa ilişkilerini nasıl etkiler?" sorusuna da şu cevabı verdi: "Dışarıdan duyumlarla hareket edecek halimiz yok tabii ki. Bizim baş başa yaptığımız görüşme gayet geniş ve kapsamlı bir görüşmeydi. Bunda vardığımız netice, Türk-Fransız ilişkilerini geçmişi bırakıp ileriye taşımak, karşılıklı çıkarlarımızı düşünerek ilişkilerimizi güçlendirmekti. Daha sonra Sayın Başbakan, Dışişleri Bakanı'nın yaptığı görüşmelerde de hep niyetler bu şekilde beyan edildi. Takip edeceğiz bakalım ne çıkacak neticesi."
Basın toplantısı öncesinde Gül ve Yayi'nin huzurunda iki ülke arasında Diplomasi Akademileri Arasında İşbirliği Mutabakat Zaptı, Ekonomi, Ticari ve Teknik İşbirliği Anlaşması, Tarım Alanında İşbirliği Konulu Mutabakat Zaptı, Bilimsel ve Teknolojik İşbirliği Protokolü, Kültür, Eğitim, Bilim, Basın-Yayın, Gençlik ve Spor Alanlarında İşbirliği Anlaşması, Kalkınma ve Teknik İşbirliği Anlaşması ve Hava Ulaştırma Anlaşması imzalandı.