Bu sırada, şehidin annesi Müşkünaz Işık'ın ağıtları Çankaya Köşkü'nde yankılandı. Şehidin kız kardeşinin de, "Bizi bu hale getirenlere lanet olsun." dediği duyuldu.
Devlet Övünç Madalya töreni Çankaya Köşkü'nde yapıldı. Görev yaparken hayatlarını kaybeden ve malul olan Türk Silahlı Kuvvetleri mensubu ile Emniyet Genel Müdürlüğü mensubu 21 şehit yakını ile 42 gaziye Çankaya Köşkü'nde düzenlenen törenle Devlet Övünç Madalyaları Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından verildi.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, "Bir tane daha şehit, bir tane daha gazi görmek istemiyoruz ama bu bir zaafiyet olarak da görülmemeli." dedi. Terörle mücadelenin, terör bitene kadar azimle, kararlılıkla yapılacağının altını çizen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, "Bundan dolayı devletinize güvenin. Bu irademizde hiçbir sarsılma söz konusu değildir. Gün gelecek Türkiye bu beladan kurtulacak. Türkiye'nin geleceği çok daha parlak, çok daha iyi olacak." dedi.
Çankaya Köşkü'nde yapılan törene Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün yanı sıra Genelkurmay Başkanı Org. İlker Başbuğ, kuvvet komutanları ile Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, devlet bakanları Egemen Bağış ve Aliye Kavaf, İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, Emniyet Genel Müdürü Oğuz Kağan Köksal ile gaziler ve şehit yakınlarının aralarında bulunduğu çok sayıda davetli katıldı. Bakan Çiçek'in, tören sırasında göz yaşlarına hakim olamadığı görüldü. Davetlilerden Türkiye Partisi Genel Başkanı Abdüllatif Şener, tören başlamadan Çankaya Köşkü'nden ayrıldı. Şener'in protokol bölümünde kendisi için ayrılan ikinci sıradaki yeri beğenmediği, bu nedenle töreni beklemeden ayrıldığı bildirildi.
CUMHURBAŞKANI'NDAN ŞEHİT YAKINLARI VE GAZİLERE MADALYA
Cumhurbaşkanı, şehit yakınları ve gazilere madalyalarını teker teker verdi. 23 Şubat 2008 tarihinde iç güvenlik operasyonu kapsamında sürdürülen Güneş Operasyonu'nda Irak'ın kuzeyinde hayatını kaybeden Şehit Kara Pilot Yüzbaşı Tekin Işık'ın madalyasını almak için kürsüye gelen baba Muharrem Işık, eline başına götürdü ve olduğu yere yıkıldı. Cumhurbaşkanı Gül, müdahale ederek Işık'ı ayağa kaldırmak istedi. Hemen ardından şehidin annesi Müşkünaz Işık, feryatlar içinde kürsüye yürümeye başladı. Şehidin kız kardeşinin de "Bizi bu hale getirenlere lanet olsun" diye bağırdığı duyuldu. Muharrem Işık, ilk müdahalenin ardından sağlık kontrolü için törenin yapıldığı salondan çıkarıldı. Muharrem Işık'ın tansiyonu ölçüldü ve normal değerler içinde olduğu belirlendi.
Jandarma Kıdemli Çavuş Hüseyin Doğan'ın annesi Elif Doğan da madalyayı almak üzere kürsüye yaklaşırken ağlamaya başladı. Cumhurbaşkanı, kürsüden indi ve şehit annesinin yanına giderek sarıldı ve teselli etmeye çalıştı.
"TERÖRLE MÜCADELE KARARLILIKLA SÜRDÜRÜLECEK"
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, yaptığı konuşmada, hem şehit yakınları ve gazilere sahip çıktı hem de terörle mücadelenin kararlılıkla sürdürüleceği mesajının altını çizdi. Cumhurbaşkanı, "Ateş düştüğü yerde kalır anlayışı bu ülkede geçerli olmayacak. Bizler, daima sizlerin takipçisiyiz. Devletimiz sizleri garip ve yalnız bırakmamak için elinden gelen her şeyi yapmaktadır. Herhangi bir sorununuz olursa, herhangi bir ihtiyacınız olursa da tereddütsüz bir şekilde hangi kapıyı çalarsanız sizler baş tacı edileceksiniz. Gazilerimizi ve şehitlerimizi bu şekilde sahipleneceğiz ve onları hiçbir zaman yalnız bırakmayacağız, garip hissettirmeyeceğiz." dedi.
Terörle mücadelede, terörü bitirene kadar azimle, kararlılıkla ne gerekirse yapılacağının altını çizen Cumhurbaşkanı Gül, "Bundan dolayı devletinize güvenin. Bu irademizde hiçbir sarsılma söz konusu değildir. Terörle mücadelenin bütün yöntemlerini kullanarak terörü bitirmek için bütün gücümüzü seferber ediyoruz ve inanıyorum ki gün gelecek Türkiye bu beladan kurtulacaktır. Türkiye'nin geleceği çok daha parlak, çok daha iyi olacaktır." diye konuştu.
Şehitliğin anlamını bildikleri için şehit yakınlarının 'vatan sağolsun' diyebildiklerine işaret eden Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, şunları söyledi: "Zaman geldi gözyaşlarınızı içinize akıttınız. Metanetinizle örnek oldunuz. Başı dik bir şekilde durmasını bildiniz. Gururunuza ortak oluyoruz, üzüntünüzü paylaşıyoruz, acınızı yüreğimizde hissediyoruz."
CUMHURBAŞKANI GÜL VE ORGENERAL BAŞBUĞ ŞEHİT YAKINLARI VE GAZİLERLE GÖRÜŞTÜ!
Çankaya Köşkü'ndeki duygusal hava, tören sonrasında verilen resepsiyona da yansıdı. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, resepsiyon salonunda şehit yakınları ve gazilerle tek tek görüştü, sorunlarını dinledi. Cumhurbaşkanı, taleplerin yerine getirilmesi talimatı verdi. Abdullah Gül, burada yaptığı değerlendirmede, "Böyle bir taraftan hüzünlü, bir taraftan onur ve gururu beraber yaşadığımız bir gün oluyor. Ne olursa olsun; şehitler, gaziler hangi mahallede ise hangi köyde ise onları herkesin baş üstünde tutması lazım. Herkesin onları hep baş üstünde tutması; onlarla her mahalle, her köy, şehrin övünmesi lazım. Doğrusu bu mesajı vermek istiyorum." dedi.
Bir soru üzerine, terörle mücadeleye devam ederken şehit ve gazilere yenilerinin eklenmemesini arzu ettiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı, "Bugün bunu söylememiz lazım. Bir tane daha şehit, bir tane daha gazi görmek istemiyoruz ama bu, bir zafiyet olarak da görülmemeli." diye konuştu. Cumhurbaşkanı, tören sonrasında Genelkurmay Başkanı ile baş başa kısa bir görüşme yaptı.
Çankaya'daki törenle madalya verilen şehit ve gazilerin önemli bir bölümünün terör örgütü tarafından döşenen mayın sonucunda şehit düştüğü ya da yaralandığına dikkat çekti. Devlet Övünç Madalyası verilenler arasında, 3 Ekim 2008 tarihinde Aktütün Jandarma Sınır Karakolu'na terör örgütünce düzenlenen saldırıda şehit düşen Uzman Erbaş Bahattin Erturhan da yer aldı. Erturhan'ın madalyasını, kızı Sıla Turhan aldı. 2007 yılındaki Dağlıca baskınında yaralanan Gazi Piyade Er Yusuf Dönmez de Cumhurbaşkanı'nın elinden madalyasını alanlar arasındaydı.
ŞEHİT EMNİYET MÜDÜRÜ HAKANOĞLU'NA 26 YIL SONRA MADALYA
Köşk'te son birkaç yıl içinde şehit olan ya da gazilik unvanı alanlara madalyaları verilirken, şehit Emniyet Müdürü Cahit Hakanoğlu'nun yakınları 26 yıl sonra madalyalarına kavuştu. Özgür Hakanoğlu, 1984 yılında Emniyet Genel Müdürlüğü'nde silahla vurulan babası Emniyet Müdürü Cahit Hakanoğlu'nun madalyasını aldı. 1984 yılının gazetelerinde Hakanoğlu'nun, ruhi bunalım geçiren bir başka emniyet müdürü tarafından beylik tabancası ile öldürüldüğü haberi yer alıyordu.
Çankaya Köşkü'nde düzenlenen 'Devlet Övünç Madalyası' töreninde Cumhurbaşkanı Gül'ün sağında Bingöl'de mayınlı saldırı sonucu iki gözünü kaybeden gazi Jandarma Teğmen Alper Kür, solunda ise Mardin'deki bir çatışmada gazi olan polis memuru Abbas Gündüz oturdu.
