Güntaş, DETKİB binasında düzenlediği basın toplantısında, geçen yılın tekstil ve konfeksiyon ihracatını değerlendirdi. Dünyadaki küresel krizin, ilin tekstilini de olumsuz etkilediğini ifade eden Güntaş, Denizli'nin ihracatındaki gerilemesinin Türkiye'nin genel ihracat rakamlarındaki gerilemeden daha az olduğunu vurguladı.
Türkiye ihracatının yüzde 24 oranında gerilediğine dikkat çeken Güntaş, "2009 yılında gerçekleşen toplam ihracat, geçen yıla göre, yüzde 17,61 oranında düşüş ile 1 milyar 268 milyon dolardan, 1 milyar 45 milyon dolara gerilemiştir. Aylık bazda en yüksek ihracat kayıt rakamına, 123 milyon 798 bin dolar ile Ekim ayında ulaşmıştır. Aralık 2009 içinde kayda alınan tekstil ve konfeksiyon ihracat kayıt rakamı ise 83 milyon 822 bin dolar olup, 2008 yılının Aralık ayı kayıt rakamına göre yüzde 8,78'lik bir artış göstermiştir. Ekim ayından itibaren, Denizli tekstilinde, bir artış gözlenmiştir. Denizli tekstil ihracatındaki azalma, Türkiye genelindeki ihracat azalmasından daha düşük olmuştur. Türkiye ihracatı yüzde 24 gerilerken, Denizli tekstil ihracatı yüzde 17,611 oranında azalmıştır.'' dedi.
Hükümetin, küresel kriz dolayısıyla 2009 yılında otomotive uyguladığı ÖTV benzeri özendirmenin, tekstil sektörüne de uygulaması halinde, 2010 yılında adeta 'sektörün şaha kalkacağını ileri süren Güntaş, 2010 yılı sonunda ortalama yüzde 18 ile 20 arasında bir ihracat artışı olacağı tahmininde bulundu.
Geçen yıl Denizli'deki tekstil istihdamında da gerilemeler yaşandığını anlatan Güntaş, şöyle dedi: ''2009 yılı, ilimizde istihdam açısından da krizin iz bıraktığı bir yıl olarak geride kaldı. 2008 Ekim ayında 145 bin 477 olan SSK'lı çalışan sayısı, 2009 Ekim ayında 135 bin 591'e geriledi. 44 bin 868 olan tekstil ve konfeksiyon çalışan sayısı 36 bin 955'e düşmüştür. İş kaybının büyük bir kısmı tekstil ve konfeksiyon sektöründe oldu.''
Güntaş, 2009 yılında dünyadaki ekonomik krizi Türkiye'de en düşük seviyede tutabilmek için hükümetin tedbirler aldığını hatırlattı. Güntaş, bu tedbirlerin olumlu etkilerinin olmasına rağmen sanayide kullanılan elektriğe zam yapılması ve Kredi Garanti Fonu'nun tam anlamıyla hayata geçirilememesinden dolayı 'yaraya tam olarak merhem' olmadığının altını çizdi.
(CİHAN)