Yazıcı, seçimi boykot eden BDP'nin, vatandaşın, oy kabinine girip 'Evet' demesinden korktuğu için sandığa gitmediğini söyledi.
Bakan Yazıcı, düğüne katılmak için geldiği Malatya'da AK Parti İl Teşkilatını ziyaret etti. İl binasında partililerle bir araya gelen Bakan, burada yaptığı açıklamada, 12 Eylül'de gerçekleştirilecek referandumda verilecek 'Evet' oylarıyla Türkiye'nin önünün açılacağını ifade etti.
Anayasa değişiklik paketinin getirdiği yeniliklerin iyi anlatılması gerektiğinin altını çizen Yazıcı, şunları ifade etti: "Ne getirdik bu anayasayla, bunu iyi anlatmak lazım. Anayasayla çok önemli değişiklikler yaptık. 12 Eylül 2010'da yapılacak referandumda; kadınların, yoksulların, yetimlerin, şehitlerin, çocukların durumlarıyla alakalı pozitif ayrımcılık anlamına gelecek düzenlemeler yapılmasına, ya 'evet' ya da 'hayır' diyeceksiniz. Bu saydığım kesimlerle ilgili farklı düzenlemeler yapılmasını onaylıyorsanız, Anayasaya 'Evet' diyeceksiniz. 'Hayır olmaz. Yoksul da kimmiş, yetim de kimmiş, kadın da kimmiş' diyorsanız anayasaya 'Hayır' diyeceksiniz. İkincisi kişisel veriler; hani başvurursunuz, hiç farkında değilsiniz, bir bakarsınız ki sizinle ilgili bir bilgi notu gelmiş. Siz sakıncalıymışsınız. Vatandaş kişisel verileri sorgulayabilecek. Haksız olarak oluşturulduğu kanaatine varıyorsa, onların silinmesini talep edebilecek. Vatandaş bunları yapsın diyorsanız 'Evet' diyeceksiniz. 'Bırakın vatandaşı, vatandaş da kimmiş' diyorsanız 'Hayır' diyeceksiniz. Ya da 'Hayır' derseniz 'vatandaş kim oluyor' demiş olursunuz. Toplu sözleşmeye oturan kesimler anayasanın değişmesi halinde toplu görüşme değil, hükümetle toplu sözleşme yapma hakkına kavuşacak."
Ülkedeki herkesin daha demokratik bir Türkiye özlemi içinde olduğunu vurgulayan Yazıcı, "Ben inanıyorum ki, Türk milleti, bu coğrafya da yaşayan herkes, felsefi düşüncesi ne olursa olsun, daha iyi bir hayat için, daha özgür bir Türkiye özlemi içindeler. Ve oy kullanacak durumda olan vatandaşlarımız bu anayasaya 'Evet' demek suretiyle gelecek nesillerin hak ve özgürlüklerini bir nebze de olsa güvence oluşturacaklardır. Bu anlamda ben vatandaşların (Bu bir siyasi parti meselesi de değil. Bütün partilerin, sivil toplum kuruluşlarının talep ettiği konuda yapılan bir düzenlemedir) 12 Eylül 2010'da yapılacak referandumda 'Evet' demek suretiyle Türkiye'nin önünü açacaktır. Bu konuda biz üzerimize düşeni yapacağız. Milletimiz genelde bu tür konularda hiç yanılgıya düşmemiştir. Hep doğruyu yapmıştır. Milletin sezgisi güçlü ve sonuç alıcıdır. Bunu 1950'de, 1983'te ve 3 Kasım 2002'de de yapmıştır. Haktan ve özgürlükten yana demokratik açılımları takip eden siyasi kadroları iktidara getirmiştir. İnşallah 12 Eylül tarihi hak ve özgürlükler alanında Türkiye'nin birkaç adım daha öne geçmesini sağlayacak bu konu milletimizden vize alacaktır." diye konuştu.
Anayasa değişiklik paketine karşı çıkan partileri anlamakta zorluk çektiklerini belirten Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Yazıcı, "Değişikliğe hayır' diyen partileri anlamakta zorluk çekiyoruz, bu süreçte vatandaşlara ne diyecekler merak ediyoruz. Bir tane farklı parti var. (BDP) O şimdi sandığı boykot ediyor. Niye boykot ettiğini ben sizlere anlatayım. Benim tahminime göre, bildiğiniz gibi bu oylamada bir tane pusula kullanılıyor. Ya 'Evet' ya da 'Hayır' denecek. Oy kullanma kabinine girdikten sonra dışarıya çıkartacağınız bir oy pusulası yok. Vatandaşın kabine girip de 'Evet' oyu vermesinden korkuyorlar. Bunu önlemek için boykot ediyorlar. Bazıları da(MHP ve CHP) tabanlarıyla çok fazla yakın temas kurmadığı halde, anayasa oylamasını 'hayır' kampanyasıyla sürdürmeye çalışıyorlar. Milletimiz basiret, feraset sahibidir. Olup biteni süzgeçten geçirecektir. Doğru olanı yapacaktır." şeklinde konuştu.
"İHANET OLAYI DOĞRUYSA ÇOK VAHİM, İNSANIN AKLI ALMIYOR"
Bakan Yazıcı, ayrıca, 2007 yılından 11 gün önce iki subay arasında gerçekleştiği iddia edilen 'Çok PKK'lı vuruluyor, ya koordinatları değiştirin ya da düşürün şu Heron'ları' konuşmasıyla ilgili olarak, "Bunlar doğruysa çok vahim. Gereken tabii ki yapılacaktır." dedi.
Böyle bir şeyin gerçekleşmemesini temenni ettiklerinin altını çizen Yazıcı, "İnşallah öyle bir şey olmamıştır. Çok vahim bir durum. Cidden insanın aklının alamayacağı bir durum. Yazılanlara göre böyle bir durumun olduğu ortaya çıkıyor. Yani insanın aklının, mantığının alamayacağı bir durumdur. Şayet doğruysa son derece üzüntü verici bir şeydir. İhtiyatla konuşmak gerekiyor. Şayet olmuşsa da bu cezasız kalmaması gerekir. Bu konuyla alakalı ilgili bakanlık tarafından gerekli çalışmalar yapılıyor." şeklinde konuştu.
