15 Aralık 2025
Altın 5921.3
BIST 11456.34
Dolar 42.6883
Euro 50.1849
Sterlin 57.0524
Ankara 2°C

Doğan Dosyası açıldı!

Doğan Dosyası  açıldı!
İşte; Aydın Doğan"ın vergi kaçakçılığı suçundan yargılandığı davanın dosyasında yer alan belgeler..
Aydın Doğan"ın vergi kaçakçılığı suçundan yargılandığı davanın dosyasında yer alan belgeler, Doğan Yayın Holding"in Axel Springer"e hisse satışında 30 milyon TL"lik vergi borcunu bir vergilendirme dönemi geç ödediğini ortaya koyuyor. Doğan Grubu yöneticileri 375 milyon Euro"luk bu satışın kayıtlarının sehven (yanlışlıkla) yapıldığını ileri sürüyorlar. Ancak belgeler, bu iddiayı yalanlıyor.

"VERGİ İSTİSNASINDAN YARARLANDILAR"

Gelir İdaresi Başkanlığı kontrolörlerinin hazırladığı rapora göre Doğan Yayın Holding, satıştan doğan vergiyi kasıtlı olarak geciktirdi. Raporda satışın 2006 yerine, 2007 yılında yapılmış gibi gösterilmesinin bir nedeni de vergi istisnasından yararlanmak. Bu yolla satıştan elde edilen kazancın yüzde 75"i istisnadan yararlanarak vergi dışı bırakılmış.

"KÜÇÜK YATIRIMCI YANILTILDI"

Doğan Grubu yöneticileri, Axel Springer"e hisse satışında vergisi geciktirerek devleti zarara uğratmakla kalmadı, hisseleri İMKB"de işlem gören halka açık bir şirket olan Doğan Yayın Holding"in küçük yatırımcısını da yanıltarak suç işledi. Gelirler kontrolörlerinin raporunda, Doğan Grubu yöneticilerinin Doğan TV Holding A.Ş"nin 2006 hesap dönemi kanunu defterlerine yaptıkları satış kaydını ters kayıt sistemiyle 2007 olarak değiştirmeleri bir kötü niyet göstergesi olarak nitelendiriliyor.

Doğan Yayın Holding"in (DHY) vergi kaçakçılığı davasına konu olan Axel Springer"e hisse satışında 30 milyon TL"yi bir vergi dönemi geç ödeyerek devleti zarara uğrattığı belirlendi.

Maliye Bakanlığı"na bağlı Gelir İdaresi Başkanlığı kontrolörlerinin hazırladığı rapora göre Doğan Yayın Holding Axel Springer"e hisse satışını 2006 yılı yerine 2007 yılında yapılmış gibi göstererek vergisini kasıtlı olarak geciktirdi.

Doğan Grubu yöneticileri böylelikle Doğan Holding A.Ş."nin iştirak hissesi satışında hisse senetlerine yatırım yapan yatırımcılarına da zarar verdi. Rapora göre, bir başka deyişle Holding, hisse senetleri İstanbul Menkul Kıymetler Borsası"nda (İMKB) işlem gören halka açık bir şirket olarak 2006 yılı hesap dönemi bilançosu ile gelir tablosunu, sadece vergi idaresi için değil, küçük yatırımcısı için de yanıltıcı hale getirerek suç işledi. Raporda, işlendiği öne sürülen suç şu cümlelerle anlatılıyor:

“Mükellef kurum ilk önce iştirak hissesi satışına ilişkin yevmiye kaydı yapmış, hemen ardından yaptığı bir başka yevmiye kaydıyla satış işlemini gizlemiştir. Ve söz konusu kazanç, istisna şartlarını taşıyormuş gibi istisnadan yararlanmasına yönelik muhasebe kayıtları yapmıştır. Böylece istisna şartlarını taşımayan bu kazancı 2007 hesap döneminde istisna olarak beyan etmiş (yüzde 75"ini), haksız yere istisnadan yararlanmış ve vergi dışı bırakmıştır. İbraz mecburiyeti bulunan defter ve kayıtlarda hesap ve muhasebe hileleri yapmak fiili vergi kaçakçılık suçu olarak tanımlanmıştır.

Mükellef kurum 2006 yılında Doğan TV iştirak hisselerini satmış ve bu iştirak hissesi satışı için fatura düzenlememiştir. Mükellef kurumun fatura düzenlemediği tutar 700 milyon 725 bin YTL"dir. Mükellef kurumun kontrolörlüğümüze ibraz ettiği 2 Ocak 2007 tarihli kapanış sözleşmesi ve ciro işlemine ilişkin fotokopileri vergi uygulamasında muteber değildir. Zira bu belgelerin vergiyi doğuran olayın gerçek mahiyetini ortaya koymadığı çok sayıda hukuki ve maddi delille ispatlanmıştır. Her ne kadar mükellef kurumun kanuni temsilcileri bu satış kaydının sehven yapıldığını iddia etseler de ortada bir kastın olduğu açıktır.”

"VERGİ İSTİSNASINDAN YARARLANILAMAZ"

Raporda, Doğan Holding"in vergiyi geç ödemek için hisse senetlerinin cirosunu kasıtlı olarak geciktirdiği ve böylelikle vergiyi ötelemeyi amaçladığı da savunuluyor. Rapora göre satışın 16 Kasım 2006 tarihi yerine, yılbaşından iki gün sonra, yani 2 Ocak 2007 tarihinde yapılmış gibi gösterilmesinin bir nedeni de vergi istisnasından yararlanmak.
“Holding 2006 yılında elde ettiği kazancın yüzde 75"ini, haksız yere istisnadan yararlanarak vergi dışı bırakmıştır” ifadesine yer verilen raporda Doğan TV Holding"in iştirak hisselerinin satışından elde edilen kazancın istisna kapsamında değerlendirilmesinin mümkün olmadığı da kaydedilmiş.

Gelir İdaresi Başkanlığı kontrolörleri, hazırladıkları raporda Grubun, yine vergi istisnasından yararlanmak için benzer bir işlemi Doğan Grubu"nun bir başka iştiraki Doğan Kitapçılık A.Ş."nin tamamı geçici ilmuhabere bağlanmış 1 milyon 275 bin adet hissesinin satışında da yaptığını belirtiyorlar. Buna göre Doğan Kitapçılık"ın hisseleri 2006 yılında Doğan ve Egmon Yayıncılık ve Yapımcılık Ticaret A.Ş."ye 3 milyon 631 bin 899 TL bedelle satılmış, Raporda, bu satıştan kaynaklanan verginin de geç tahsil edildiği belirtiliyor. Raporda bu satışla ilgili olarak da şöyle deniliyor:
“Mükellef kurum 25 Aralık 2006 tarihindeki bir başka iştirak hissesi satışına ilişkin olarak satış bedelinin tahsilatını 2007 yılında gerçekleştirmesine rağmen bu istisnadan 2006 yılı hesap döneminde yararlanmıştır.”

Gelirler kontrolörlerinin raporunda vergilendirmede satıştan elde edilen “gelirin tahsili”nin değil, “tahakkuk”un geçerli olduğu hatırlatılıyor.

"GERİYE DÖNÜK KAYITLARI DEĞİŞTİRDİLER"

Rapora göre, Doğan Grubu yöneticilerinin Doğan TV Holding A.Ş"nin 2006 hesap dönemi kanunu defterlerine yaptıkları satış kaydını ters kayıt sistemiyle 2007 olarak değiştirmeleri de bir kötü niyet göstergesi.

Raporda, Doğan Grubu yöneticilerinin savunmalarında iddia ettiklerinin aksine, grubun kullandığı SAP adlı muhasebe programı gereğince kayıtların tamamen silinemediği, bu yüzden kayıtların ancak geride iz bırakacak şekilde değiştirilebildiği belirtiliyor.

Rapora göre Doğan Grubu yöneticileri, eğer satış kaydının silinmesine olanak veren bir muhasebe programı kullanıyor olsalardı satış ve iptal kaydı görülemeyecek ve usulsüzlük tespit edilemeyecekti. Bu, ilk satış kaydının mükellef kurumun yöneticilerinin iddia ettiği gibi sehven yapılmasının mümkün olmadığını da ortaya koyuyor. Raporda Doğan Grubu yöneticilerinin satış kaydının sehven (yanlışlıkla) yapıldığı yönündeki savunmaları şu çarpıcı cümlelerle çürütülmüş:

“Mükellef kurum küçük ve orta ölçekli bir işletme midir ki yapılan satış işlemi ile değeri 1 milyar 500 milyon Euro olan bir şirketin, sermayesinin yüzde 25"ini temsil eden hisseler 375 milyon Euro"ya satılsın ve bu kayıtlarda sehven yapılsın?

375 milyon Euro (700 milyon 725 bin TL) gibi büyük bir tutarda satışa ilişkin mükellef kurumun 2006 hesap dönemi kanuni defterlerine yaptığı muhasebe kayıtlarının sehven (yanlışlıkla) yapıldığı ifadesi gerçeği yansıtmamaktadır.”

ANLAŞMA VERGİ MÜKELLEFİYETİ DOĞURDU

Belgelere göre Doğan Grubu, Doğan TV"nin iştirak hisselerinin satışıyla ilgili görüşmelere başlandığını 6 Kasım 2006"da İMKB"ye bildirmiş.

Gelir İdaresi Başkanlığı kontrolörlerince hazırlanan raporda bu açıklamanın yapıldığı tarihten 10 gün sonra, yani 16 Kasım 2006"da alıcı Axel Springer ile satıcı Doğan Holding arasında imzalanan anlaşmayla vergi mükellefiyetini doğuran işlemin de gerçekleştiği belirtiliyor. Bu anlaşmada ise, “Sermayesine yüzde 99,51 oranında iştirak ettiğimiz ve bağlı ortaklığımız konumunda bulunan Doğan TV Radyo Yayın Yapım ve Haber Ajansı A.Ş."de Doğan TV"de sahibi olduğumuz ve Doğan TV sermayesinin yüzde 25"ini temsil eden beheri 1 YTL nominal değerde 90 bin 854 185 adet hissetin toplam 375 milyon Euro karşılığında Almanya"nın önde gelen medya grubu Axel Springer A.G."nin yüzde 100 iştiraki olan Dreiundvierzigste Media Vermögengsverwaltungsgesellschaft GmbH"a nakden ve peşinen satışı konusunda anlaşmaya varılmıştır” cümlelerine yer veriliyor.

REKABET KURUMU"NDAN DA 2006"DA İZİN ALINMIŞ!

Raporda mükellef kurum Doğan Yayın Holding"in İMKB"ye bildirdiği hususlar ile imzaladığı satış anlaşması hükümlerinin tam bir uyum içinde olduğu kaydediliyor. Bu durum, 16 Kasım 2006 tarihli anlaşmanın önemini artıran bir faktör olarak yorumlanıyor. Kontrolörler, satış için Rekabet Kurumu"ndan 2006 yılında izin istenmesini ve kurumun da 15 Aralık 2006"da hisse devrine izin vermesini de satışın 2006 yılında gerçekleştiğinin bir başka delili olarak değerlendiriyor. Kontrolörlerin raporunda devamla şu ifadelere yer veriliyor:

“Doğan TV Holding A.Ş., satışla ilgili 6 Kasım 2006, 16 Kasım 2006, 24 Kasım 2006, 22 Aralık 2006 ve 27 Kasım 2008 tarihlerinde beş adet özel durum açıklaması yapmıştır. Mükellef kurum İMKB"ye yaptığı 27 Kasım 2008 tarihli bildirimde de Doğan TV Holding A.Ş."nin iştirak hisselerinin satışının 2006 yılında gerçekleştiğini ifade etmiştir. Bu satış işlemine ilişkin geri alımla ilgili bildirimde de satış tarihiyle ilgili olarak 2006 yılının verilmesi de delil teşkil etmektedir. Şimdi şu soru sorulmalıdır: Madem ki mükellef kurum Doğan TV Holding A.Ş."nin iştirak hisselerinin 2007 yılında sattığını iddia etmektedir. Niçin İMKB"ye yaptığı bildirimlerde ısrarla satışın 2006 yılında gerçekleştiği bilgisini vermektedir.”

"VERGİ ÖDENMEZSE ŞİRKETİN VARLIKLARINDAN ALINIR"

Gelirler kontrolörlerinin raporunda Doğan Grubu yöneticileri hakkındaki suç duyurusuna dayanak teşkil eden Vergi Usul Kanunu"nun (V.U.K.) ilgili maddeleri, vergi kaçakçılığı suçunu düzenleyen hükümler içeriyor. Kontrolörlerin raporunda ve savcılık tarafından hazırlanan iddianamede Doğan Holding yöneticilerinin V.U.K."nun 10, 333, 344, 359/a-1 ve 267. maddeleri uyarınca cezalandırılmaları isteniyor.

Vergi Usul Kanunu"nun 10. maddesinde “Mükelleflerin varlığından tamamen veya kısmen alınmayan vergi ve buna bağlı alacaklar, kanuni ödevleri yerine getirmeyenlerin varlıklarından alınır” hükmüne yer veriliyor. 333. maddede vergi cezalarının tüzel kişiler adına kesileceği belirtiliyor. Vergi ziyaı cezasını düzenleyen 344. maddede ise “Vergi ziyaına sebebiyet verildiği takdirde, mükellef veya sorumlu hakkında ziyaa uğratılan verginin bir katı tutarında vergi ziyaı cezası kesilir. Vergi ziyaına 359. maddede yazılı fiillerle sebebiyet verilmesi halinde bu ceza üç kat, bu fiillere iştirak edenlere ise bir kat olarak uygulanır” deniliyor.

Vergi kaçakçılığı suçunu düzenleyen 359 a-1. maddede ise vergi kanunlarına göre ibraz mecburiyeti bulunan defter ve kayıtlarda muhasebe hilesi yapanlar hakkında bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası verilmesi isteniyor. (HÜRHABER/ÖZEL)

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler
Bunlar da İlginizi Çekebilir