Yılmaz Akkılıç, evini taşırken kalçası kırılmış ve geçen perşembe gününden beri UÜ Tıp Fak Hastanesi Ortopedi Servisi'nde tedavi görüyordu. Doktorlar bazı değerlerinin ameliyata uygun olması için Yılmaz Akkılıç'ı hazırlarken, ameliyat olamadan, böbrek ve kalp yetmezliğinden hayatını kaybetti.
Akkılıç'tan hastanedeki günlerinden geriye eşi Güner Akkılıç, kızı Pınar Uzundemir ve yeğeni Hande Borçbakan ile çektirdiği son fotoğrafları kaldı.
Şanlıurfa'da 1933'ta doğan Gazeteci Araştırmacı-Yazar Yılmaz Akkılıç, ilköğrenimini İstanbul'da başlayarak sırasıyla Şanlıurfa, Diyarbakır ve Siverek'te tamamladı. Ortaokulu Bursa İkinci Ortaokul'da, lisenin ilk iki sınıfını Bursa Erkek Lisesi'nde, son sınıfını Işıklar Askeri Lisesi'nde okudu. 1953'te Kara Harp Okulu'nu bitirerek süvari subayı oldu. Silahlı kuvvetlerde çeşitli kademelerde görev yaptıktan sonra, binbaşı rütbesinde iken 12 Mart Muhtırası'nın ardından kendi isteğiyle askerlik mesleğinden ayrıldı. Ankara ve İstanbul sıkıyönetim mahkemelerinde, kamuoyuna 'Madanoğlu Davası' adıyla yansıyan davada yargılanan Akkılıç, tüm öteki sanıklarla birlikte aklandıktan sonra çeşitli şirketlerde görev aldı. 1973'te emekliye ayrıldı. Yılmaz Akkılıç, başta Cumhuriyet Halk Partisi olmak üzere Sosyaldemokrat Halkçı Parti (SHP) gibi partilerde de çeşitli görevlerde bulundu. Çeşitli gazete ve dergilerde yazan Yılmaz Akkılıç, çeşitli ödüller almıştı.