İsrail gemilerinin baskın günü gece 23:00 sıralarında tacize başladığını belirten Elif Akkuş, şunları söyledi: "Saat gece 11'de hücumbotlar geldi, uzun bir süre kayboldular. Daha sonra saat sabah dört gibi namaz kılınırken çok sayıda gemi ve hücumbot etrafımızı sardı. İlk önce plastik mermi attılar. Onları durdurmak için bazıları karşı koyunca da geminin her tarafına helikopterlerden gerçek mermili silahlarla inerek ateş etmeye başladılar. Mavi Marmara gemisine indiler. Gemidekiler zincirlerle karşı koymaya çalıştılar ancak müdahale söz konusu olmadı. Gemide ateşli silah yoktu. Geminin her noktasında ciddi çatışmalar çıktı. Sayısını sayamayacağım kadar çok asker vardı. Tam bir operasyondu. Büyük çaplı bir operasyondu."
"HELİKOPTERDEN SU SIKILDI HASTALANDIK"
Baskın ve sonrasında yaşadıkları yüzünden hastalandığını belirten Elif Akkuş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Öksürüyorum kusura bakmayın. Bizi esir aldıktan sonra geminin üst tarafına çıkardılar. Üstümüze devamlı helikopterden su sıkıldı. Esir alındıktan sonra İsrail'e getirildik. Cezaevine koydular bizi. Kadınları ayrı erkekleri ayrı. Herkes 72 saat gözaltı süresi dolmadan ayrılmak istediğine dair dilekçe imzaladı. Ve 48 saat sonra şimdi Türk Hava Yolları'na ait uçağın yanında bulunuyoruz. Ancak eşyalarımız, kameralarımız, mikrofonumuz ben en son gemide gördüm üst üste atılarak parçalanmıştı."
