17 Aralık 2025
Altın 5908.321
BIST 11348.83
Dolar 42.6938
Euro 50.1994
Sterlin 57.2859
Ankara 3°C

"Her Açılımın Ardında Yabancı Bir El Aramaktan Vazgeçelim!"

"Her Açılımın Ardında Yabancı Bir El Aramaktan Vazgeçelim!"
İçişleri Beşir Beşir Atalay, 'demokratik açılım' sürecini eleştiren muhalefet partilerine cevap verdi.
İçişleri Beşir Beşir Atalay, 'demokratik açılım' sürecini eleştiren muhalefet partilerine cevap verdi. Atalay, "Her açılımın ardında yabancı bir el aramaktan vazgeçelim. Türkiye'nin büyüklüğünün ve gücünün farkında olalım. Meseleyi biz çözeceğiz." dedi.

İçişleri Bakanı Beşir Atalay, 'Demokratik Açılım" süreciyle ilgili İçişleri Bakanlığı'nda bir basın toplantısı düzenledi. Bakan Atalay, konuşmasının başında, Şemdinli'de 1 astsubay ve 3 uzman çavuşun şehid olmasıyla ilgili üzüntülerini dile getirdi. Atalay, yürüttükleri çalışmaların başarıyla sonuçlanması durumunda olayların bir daha yaşanmaması temennisinde bulundu. Atalay, bir ay önceki toplantıda çalışmalarla ilgili bilgi verdiğine işaret ederek, bir ay içerisinde toplumun çok farklı kesimlerinden ve 5 siyasi parti temsilcileriyle, 22 sivil toplum kuruluşu, 11 meslek örgütü ile biraraya gelerek görüş alışverişinde bulunğunu söyledi. Atalay, ayrıca 24 şehit aile derneği ve Hasan Celal Güzel, Tarhan Erdem ve Yılmaz Öztuna ile bireysel görüşme yaptığını kaydetti.

Görüşmelerde pek çok hususun gündeme getirildiğini anlatan Atalay, "Farklı kesimlerden fikir aldık. Görüşmelerde muhataplarımızı dinledik ve fikirlerimizi söyledik. Bu konuda da gerçekten hedefe ulaştık. Yaptığımız hemen bütün görüşmelerde sorunun çözülmesi gerektiği konusunda toplumda mutabakat olduğunu gördük. Herkes bir defa terörün bitmesini ve demokratikleşmeyi istiyor. Bu konuda herkesin, siyasi partilerin elini taşın altına koyması ve sorumlu davranması gerekiyor. Bu süreçte tüm sivil toplum kuruluşları ve muhataplarımız sorumlu davrandı ve sürece müdahil oldular." diye konuştu.

Atalay, görüşme sürecinde, kimi işini, kiminin tatilini bırakarak geldiğini ve hepsinin bir emek verdiğini hatırlatarak, "Hepsi bana dosya verdi. Daha önceden hazırlıkları olanların dışında diğerleri de oturup çalışmış ve dosya hazırlamışlar. TOBB ve sayın Başkan konuya çok duyarlı davrandılar. Tabandan başlayarak bütün bölge temsilcilikleri toplantılar yapıyorlar ve bize kapsamlı bir rapor getirecekler." diye konuştu. Süreçle ilgili kamuoyu araştırmaları yaptıklarını, bunların sonuçlarını veri olarak değerlendirdiklerini anlatan Atalay, sürecin bilimsel boyutunun çok önemli olduğunu vurguladı. Bilim adamlarıyla görüşmeleri olduğuna işaret eden Atalay, bir iki üniversite ile detaylı çalışma içinde olduklarını, YÖK ile bu konuda görüşeceklerini ifade etti.

Geniş bir mutabakatın, çözüme ilişkin umutlarını çok artırdığını ve kendisinin çok umutlu olduğunu vurgulayan Atalay, "Ben çok umutluyum. STK'lar, sendikalar, odalar, meslek kuruluşları meğer bu konuda yıllar içinde ne çok çalışmışlar. Kafa yormuşlar" şeklinde konuştu.

MUHALEFET PARTİLERİNE CEVAP VERDİ

Bakan Atalay, muhalefetin, 'demokratik açılım' çalışmalarını ABD projesi olarak eleştirmesine ise şu şekilde cevap verdi: "Artık eski alışkanlıkları terkedelim, kendi insanımıza ve kurumlarımıza güvenelim diyorum. Her açılımın ardında yabancı bir el aramaktan vazgeçelim. Türkiye'nin büyüklüğünün ve gücünün farkında olalım. Meseleyi biz çözeceğiz. Bu özgüven ve kararlılığa lütfen sahip olalım. Yürüttüğümüz çalışmaları bir yabancı kuruluşun raporları ile ilişkilendirmek en hafif tabirle siyasi kompleksin bir tezahürüdür. Böyle bir iddiada bulunmak Türkiye'nin bu konudaki bilgisinden, birikiminden haberdar olmamaktır. Türkiye'ye haksızlıktır. Türkiye'ye bühtandır. Bu kendi insanımıza güvenmemektir. Uluslararası think-tank kuruluşlarının ne kadar konularda raporlar yazabileceğini bilirler. Türkiye'de think-tank kuruluşlarımız var. Düşünce kuruluşlarımız var. Onların elinde bu konuda ciltler var. Yapılmış çok büyük analizler ve araştırmalar var. Bunların bir kısmı medyada da yeraldı. Bir tane, kaçıncı sınıf bir düşünce kuruluşu bir yerde Türkiye ile ilgili birkaç satır bir şey yazdı diye kendimizi küçümseyerek değerlendirmeler yapıyoruz."

Görüşmeler sırasında dile getirilen düşünceleri, görüşleri ve kendilerine verilen raporları titizlikle değerlendirdiklerini, bundan sonra bu tür katkıları almaya devam edeceklerini kaydeden Atalay, ellerindeki veriler ışığında, konunun tüm boyutlarının en ince ayrıntısına kadar çalışıldığını, kurumların da bu sürece katkı vermeye devam edeceklerini ifade etti. Atalay, demokratik açılım süreciyle ilgili Türkiye'de son derece dinamik, özgür, samimi, verimli tartışmalar yapılmaya başlandığını söyledi. Atalay, çok değerli analizlerin yayınlandığını, son 1 ayda çok sağlıklı bir müzakere ve değerlendirme ortamı oluştuğunu gördüğünü vurguladı. "Milletimiz kendi sorunlarını korkmadan, çekinmeden açıkça konuşmakta ve çözüm aramaktadır." diyen Atalay, bunun çok önemli olduğunu kaydetti.

"İLK AŞAMASI BAŞARILI GEÇMİŞTİR"

Atalay, bu süreçte farklı görüşlerin de olacağına işaret ederek, demokratik hukuk develetinde herkesin en aykırı görüşleri bile dile getirebileceğine işaret etti. Kişilik haklarına saldırmadan, hakarete başvurmadan medeni bir şekilde herşeyin tartışılabileceğine değinen Atalay, demokratik açılım sürecinin ilk aşamasının çok başarılı geçtiğini bildirdi. Atalay, "Demokratik açılım dediğimiz illa ki büyük teklifler, politikalar değildir. Bütün bunlar çok önemli gelişmelerdir. Geçtiğimiz 1 ay içinde kafaları bulandırmaya çalışan birtakım şeyler de oldu. Bu süreç ülkemizin daha huzurlu olmasını sağlamaktır. Bizim amacımız, bu ülkede yaşayan herkesin kendini özgürce ifade ettiği bir demokrasiyi inşa etmektir. Türkiye teröre çok can verdi. Yılları acıyla, gözyaşıyla geçirdik. Ekmeğe uzanması gereken eller silaha uzanmıştır." diye konuştu.

"ÇATIŞMA LOBİSİNİN DEĞİRMENİNE SU TAŞIMAKTAN VAZGEÇİN"

Atalay, 'Demokratik Açılım' sürecini eleştiren CHP ve MHP'ye ise şu şekilde cevap verdi: "Sürece karşı çıkanların bir takım yanlış veri ve öngörülerle, hayali projeler üreterek çalıştığını görüyorum. Kendilerinin kapısını çaldığımızda kabul etmediler, bizi reddettiler. Bilgi sahibi olmadan üretilen polemikler ülkemize fayda getirmez. Biz birçok kesimle görüştük ve hiçbirinin niyetimizle ilgili tereddüdü yok. Çünkü bizi dinlediler. Anlattık onlara. Biz herhangi bir paket yahut eylem planı çıkarmadık. Yaptığımız görüşmelerle bir mutabakata varmak istiyoruz. Muhalefet bizi içeriği açıklamamakla itham ediyor. Bir yandan da ülkeyi böleceğimizi söylüyorlar. Biz anlatmadan ne yapacağımızı, bunu nasıl çıkardılr ? Bin yıldır birlikte yaşayan milletimizi bölmeye kimsenin gücü yetmez, yetmeyecektir. Çatışma lobisinin değirmenine su taşımaktan artık vazgeçilmesi gerekiyor. Bölünme sendromundan kurtulmalıyız. Hiç kimse devletin birliğini, resmi dilinin Türkçe olduğunu, milli bayrağımızı tartışmıyor. Bunları biz her zaman söyledik. Sayın Başbakan hep söylüyor." Atalay, yapılan çalışmanın milli birlik, kardeşlik ve huzur projesi olduğuna işaret ederek, "Bu projede tek bir muhatabımız var o da milletimizdir. Biz milletimize güveniyoruz." dedi.

Bakan Atalay, 'Demokratik Açılım' süreci sonrasında varmayı hedefledikleri konuları ise şöyle sıraladı: "Terör sona erecek, Türkiye huzura kavuşacak. Yüreği dağlanan analara yenileri eklenmeyecek. Kardeşlik duygusu pekişecek. Bölgeye daha fazla kaynak aktarılacak, projeler hızla tamamlanacak. Herkes daha güçlü bir Türkiye'de yaşayacak. Herkes kendini güvende hissedecek. Demokrasimizin standardı yükselecek. Demokratikleşerek terör sorununu çözen Türkiye dünyaya örnek olacak. Bölgemizde ve dünyada daha etkili bir aktör olacağız. Bu bir bölgenin değil, bütün Türkiye'nin atılımıdır."

Atalay, kendilerinin bu konular dışında gizli gündemlerinin bulunmadığına dikkat çekerek, komplo teorileriyle bu sürece yaklaşımları yadırgadıklarını kaydetti. Siyasetin, toplumun sorunlarına çözüm bulma sanatı olduğunu belirten Atalay, "Ülkenin bütünlüğünün garantisi biziz. Biz Türkiye'de belirli bölgelerin değil, Türkiye'nin partisiyiz. Birliğin, bütünlüğün, kardeşliğin öncüsü ve garantisiyiz. Bugün bölünme lafları ediliyorsa, bu daha önce bu konuda çalışma yapılmamasıyla ilgili. Şimdi bu sorunu çözmezsek daha büyük sıkıntılarla karşılaşacağız." ifadesini kullandı.

Siyasi partileri yıkıcı değil yapıcı olmaya çağıran Atalay, bu çözüm sürecine onların da katkıda bulunmasını istedi. Atalay, buna engel olunmamasını, önünün tıkanmamasını istedi.

VATANDAŞA GÖNLÜNÜZ RAHAT OLSUN ÇAĞRISI

Süreçle ilgili vatandaşların gönlünün rahat olmasını isteyen Atalay, şunları kaydetti: "Bu süreçle ilgili olarak vatandaşlarımızın gönlü rahat olsun. Hükümet olarak en başından beri ne yaptığımızı biliyoruz. Attığımız her adımı düşünerek atıyoruz. Toplumun herhangi bir kesiminde oluşan hassasiyeti ve partilerin fikirlerini dikkate almak bu sürecin bir gereğidir. Çünkü, mutabakat, sorunun çözümünü kolaylaştırır. Kimsenin kaygısı olmasın. Milletimizin duyarlılıkları dikkate alınmaktadır. Afaki olmayan teklifler, toplumsal kabule mazhar olmayan öneriler getirmek de en az sürece karşı çıkmak kadar olumsuz olur. Toplumun duyarlılıklarına aykırı teklifler zarar verir. Bu süreç siyasi kaygılarla ele alınacak bir konu değildir. Siyesetçilerin, bu konuyu siyaset üstü bir bakış açısıyla ele almaları gerekiyor."

Atalay, hükümet olarak TRT6 gibi önemli adımlar atıklarını belirterek, "Bu süreç 10 yıllık bir demokratikleşme süreci. Bakın 7 yıl demiyorum. Bu tarihi bir sorumluluktur. Bu sorumluluktan kaçanları ve çözümün önünü tıkayanları milletimize havale ediyoruz." diye konuştu.

SÜREÇLE İLGİLİ İLK AÇIKLAMA TBMM'DE YAPILACAK

Konuyla ilgili diplomatik çalışmaların devam ettiğini anlatan Atalay, surecin nasıl devam edeceğini şöyle anlattı: "Şimdiye kadar yaptığımız görüşmeler ve elde ettiğimiz görüş, düşünce ve öneriler analiz ediliyor. Bir yandan Dışişleri Bakanlığı ve diğer kurumlarla işbirliğimiz sürüyor. Bu değerlendirmeler sonucunda kısa, orta ve uzun vadede görüşlerimizi Başbakan'a sunacağız. Bu konu Bakanlar Kurulu'nda da görüşülecek. Benim başkanlığımda ekip çalışmaları devam edecek. Bizim amacımız parlamento yasama yılı başlamadan bu çalışmaları belli bir seviyeye getirmektir. Bu öneri ve politikaları ilk TBMM açıldığında Meclis çatısı altında açıklayacağız. Çözümün adresi millet iradesnin tecelli ettiği TBMM'dir. Nihai değerlendirme ve tekliflerimiz orada açıklanacaktır. "

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler
Bunlar da İlginizi Çekebilir