Bundan sonra serumların bir kısmının katırlardan elde edileceğini kaydeden Ertek, "Çalışmalardan iyi sonuç alırsak, zaman içinde at cinsini katırla değiştirebiliriz. Bundan sonra katırlardan da tetenoz, yılan, konserve kaynaklı zehirlenmelerde kullanılacak serumlar üretilmeye başlanacak." dedi.
Yılan zehirlenmelerinde kullanılmak üzere, Anadolu'da görülen en zehirli türden 8 yılanın serum çiftliğine alındığını da hatırlatan Ertek, "Özel bir yöntemle yılanlardan sağılan zehirler, testlerden geçiriliyor. Uygun doz saptandıktan sonra, toksinler belli aralıklarla atlara veriliyor. Atlarda bu zehire karşı antikor oluşup oluşmadığını görüyoruz. Şu anda toksinler iki ata verildi. 2 ay sonra, antikor düzeyi en yüksek noktaya geldiğinde, serumlar alınıyor ve bir takım işlemlerden geçirilerek, insanlara uygulanabilecek hale geliyor." şeklinde konuştu.
Bugüne kadar her yıl yaklaşık 5 bin civarında yılan serumunun yurt dışından alındığını ifade eden Ertek, "Böylece yurt dışından bu serumları almaya gerek kalmayacak." ifadesini kullandı.
