TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, ülke gündeminde yer alan konulara katkı yapmaya devam edeceklerini, Türk Ticaret Kanunu ve Borçlar Kanunu, Hukuk Muhakemeleri Kanunu başta olmak üzere devrim niteliğinde değişikliklerin yapıldığını ve Hükümet ile Ana Muhalefetin işbirliğiyle 3 bin 100 maddelik yasanın bir haftada çıktığını söyleyerek, “Birlikte rahmet ve bereket, ayrılıkta azap var dedik ve birlikten rahmet ve bereket çıktı” ifadesini kullandı.
Hisarcıklıoğlu, TOBB’un öncelik listesinin değişmediğini vurgulayarak, ekonomide teşvik sisteminin yeniden tasarlanmasını, mali kuralın yeniden ele alınmasını, vergi reformu ile kamu harcama reformunun gerçekleştirilmesini beklediklerini, siyasal alana ilişkin de Anayasa’nın yenilenmesi, Siyasi Partiler ve Seçim Kanunları ile Hukuk-Yargı-Mevzuat reformunun da öncelikli gündemleri olduğunu ifade etti.
-"TOBB ANKETİNDEN YENİ ANAYASA İÇİN YÜZDE 69 EVET ÇIKTI"-
Ekonomi Gazetecileri Derneği’nin(EGD)Kocaeli Kartepe’de düzenlediği toplantıda konuşan Hisarcıklıoğlu, seçimler sonrasında ilk gündem maddesinin halkın anayasasını hep birlikte hazırlamak olduğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu “TOBB olarak 2008 yılında ve Şubat 2011’de TEPAV aracılığıyla bir anket yaptırdık ve halka, ‘Sizce Türkiye’de yeni bir anayasa yapılmasına ihtiyaç var mı’ sorusunu sorduk. 2008’de katılanların yüzde 59’u yeni bir Anayasaya ihtiyaç olmadığı yönünde görüş açıklamıştı. Şubat 2011’de yaptırdığımız son ankette ise katılanların yüzde 69’u yeni bir Anayasa’nın yapılmasından yana olduğunu beyan etti. Halk nezdinde de bu beklenti arttı” dedi.
-HALKIN İRADESİNE SAYGI-
Toplantıda soruları da yanıtlayan TOBB Başkanı “Reformlar için mevcut Anayasa engel mi” şeklindeki bir soruya, “ Evet bu Anayasa gelişmeye engel. Anayasa düşüncelerimizi söylememize engel ise, yaşamı dar kalıpların içine çekiyorsa engeldir. Mevcut Anayasa kamu-özel sektör eliyle büyüme ve yatırım öngörüyor. Artık devlet eliyle yatırım dönemi bitti. Türkiye ekonomisi Anayasa engeline rağmen büyüyor. Biz demokrasiden, özgürlüklerden vazgeçemeyiz. Demokraside rekabete açık bir büyüme olmalıdır. İnsan hakları, kişi hak ve özgürlüklerinden ayrılmamalıyız. Demokraside halkın iradesi üzerinde bir irade olamaz. Halk 12 Haziran’da sandığa gidip oyunu kullanacak. Hepimiz demokrasiye inanıyorsak ortaya çıkacak bu iradeye saygı duyacağız” dedi.
-“SİYASETİN ELİNİ RAHATLATMALIYIZ”-
TOBB’un yeni bir Anayasa arayışı ile ilgili çalışmalarının 2000 yılında başladığını ve 2007 yılında da bu konuda bir inisiyatif alarak bir Anayasa taslağı ortaya çıkardıklarını belirten Hisarcıklıoğlu, “Ancak parti kapatma davası bu girişimi engelledi. Biz şimdi seçimlerden sonra yeni bir Anayasa’nın yapılmasını savunuyoruz. Yeni dönemde Türkiye’nin ele alacağı en önemli konulardan biri, Anayasa olacağı için, düşüncelerimizi bir platforma çıkaracağız. Toplumsal mutabakatla, 72 milyonun bir mutabakat sözleşmesi olarak bir Anayasa’nın yapılabilmesi için bizim siyasetin elini rahatlatmamız gerekiyor. Onları kavganın içine çekecek bir yaklaşım içinde olmamak gerekiyor. Fikirlerin çarpışmasından korkmamak gerekiyor. Hiç kimseye benim gibi düşün dememeliyiz. Gerçeğin parıltısı fikirlerin çarpışmasından doğar. Biz TOBB olarak her zaman üç tane hürriyeti, fikir, teşebbüs, din ve vicdan hürriyetini çok önemli gördük ve bunları hep savunduk ve bundan sonra da takipçisi olmaya devam edeceğiz. Demokrasi ve özgürlükler fikir, din ve vicdan ve teşebbüs hürriyetinin alanını genişletmekten geçiyor” değerlendirmesinde bulundu.
-“TÜRKİYE BİR SEÇİM SARMALINA GİRİYOR”-
Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye’nin 2015’e kadarki sürede bir seçim sarmalına gireceğine dikkat çekerek, “Tüm dünya, Avrupa, Asya, Ortadoğu, komşularımız hep Türkiye’ye bakıyor. Bulunduğumuz coğrafya itibariyle Türkiye’nin istikrarı hem bölge hem dünya barışı için önemli. Atacağımız tüm adımları atarken sadece Türkiye’yi değil, bölge ve dünya barışını düşünerek atmalıyız. Türkiye’nde istikrarın devam etmesi ve reformların geciktirilmemesi lazım. Önümüzdeki risk alanlardan biri de seçimler. 2011’de genel seçimleri yapacağız. 2012 ya da 2014’te Cumhurbaşkanlığı seçimi var. 2013’te yerel seçimler yapılacak ve belki bir Anayasa referandumu olacak. 2015’te ise yine genel seçimlere gideceğiz. Seçimlerin her zaman kutuplaşmayı arttırma riski var. Türkiye, bulunduğu coğrafyada istikrarlı bir zeminde güçlü bir aktör olmalı. Ekonomide ve siyasette güçlü olmaya ve birbirimizi sevmeye mecburuz. Birbirimizi kucaklayarak hareket etmeliyiz. Sevgiyle, kardeşlikle birbirimize bakmalıyız. Empati kurarak, birbirimizi anlamalıyız” diye konuştu. ANKA