Rotterdam Schiedam semtinde açıklamalarda bulunan işadamı Memiş Özcan 2005'te bir işletmeye ortak olarak, Hollanda Adalet Bakanlığı'na bağlı olan Göç ve Yabancılar Dairesi'ne (IND) ticari oturum başvurusu yaptığını söyledi. Özcan "Adalet Bakanlığı, müracaatımı Ekonomi Bakanlığı'na sevk ederek işletmemin Hollanda ekonomisine hangi şekilde ve ne kadar katkı sağladığıyla ilgili olarak rapor istedi. Ekonomi Bakanlığı, şu anda yürürlükte olan puan sistemi kriterleri çerçevesinde başvuruma negatif rapor verdi. Adalet Bakanlığı da rapora dayanarak başvurumu reddetti. Bunun üzerine mahkemeye başvurdum. Dordrecht İdare Mahkemesi, 29 Eylül 2009 tarihinde benim lehine karar verdi. Adalet Bakanlığı temyiz hakkini kullanarak davayı Danıştay'a taşıdı. Danıştay ise son kararında yine beni haklı bularak oturumu almış oldum." dedi.
Memiş Özcan'ın avukatı Ejder Köse, Danıştay kararını değerlendirdiği açıklamasında, "Bu karar, şu anlama gelmektedir. Herhangi bir Türk vatandaşı, illegal de olsa işletme sahibi olduğunda ve bunun yanı sıra doğru bir işletme planı sunduğunda, ciddi anlamda oturum alma hakkı ve şansı elde etmiştir" diye kaydetti.
5 bin 600 Türk vatandaşının davasının sürdüğünü, Memiş Özcan'ın durumunun onlara emsal olabileceğini kaydeden avukat Köse, "Danıştay'ı tebrik ediyoruz ve siyasete boyun eğmediği için teşekkür ediyoruz. Çünkü duruşmada devlet, avukatın üzerine basarak, 72 milyon Türk vatandaşının işletmeci sıfatıyla oturum hakkı kazanabileceğini öne sürdü. Danıştay heyetinin gözünü korkutmaya çalıştılar. Türk insanına hayırlı olmasını diliyoruz. Hukuka olan güvenimiz bugün bir ivme almıştır" şeklinde konuştu.
