Türkiye'nin dört bir yanından HYSK'nın kararına tepkiler sürüyor. Konya'da bir araya gelen Halkın Avukatları Platformu üyeleri, Dedeman Otel'de basın toplantısı düzenledi. Platforma destek vermek amacıyla basın açıklamasına; Türkiye Barolar Birliği delegeleri, Hukuki Araştırma Derneği, Denge Hukukçular Derneği, Baran Hukukçular Derneği, Aksiyoner Hukukçular Derneği, Konya Aksaray ve Karaman Barosu Yönetim Kurulu üyeleri katıldı.
Halkın Avukatları Platformu adına konuşan Avukat Sabahattin Batur, ülkenin son günlerde çok ciddi bir dönemeçten geçtiğini söyledi. Erkenekon ve onun her mevkide bulunan tayfasının yeni yeni sıkıntılar icat ettiğini aktaran Sabahattin Batur, "Terör örgütüne üye olmak iddiası ile gözaltına alınan ve tutuklanan Erzincan Başsavcısı hakkında ortaya atılan iddiaların vahameti ortadadır. Bu vahamet sebebi ile de Cumhuriyet tarihinde ilk defa bir savcının makam odası aranmış ve çok sayıda belge ele geçirilmiştir. Asıl görevi vatan ve millet düşmanı olan kişilere, hak ettiği cezayı vermek olan yargı mensupları içinde de, bu yasa dışı, yıkıcı zihniyeti taşıyan insanlarında olduğunu görmek üzüntü vericidir." dedi.
Başsavcı Cihaner'in ciddi delillerin varlığı sebebi ile oybirliği sonucu tutuklandığını hatırlatan Batur, tutuklamaya yapılan itirazın da oy birliği ile reddedildiğinin altını çizdi. Bu durumdan HSYK'nın çok rahatsız olduğunu söyleyen Halkın Avukatları Platformu sözcüsü Sabahattin Batur, "HYSK'nın başsavcının yaptığı yanlış işler sebebi ile tutuklanmasını kapatacak, ona atfedilen suçların kamuoyunda tartışılmasının önüne geçecek, onu daha küçük bir olay haline getirecek şekilde bir karar vermiştir. Türkiye, başsavcının işlediği iddia edilen suçları ve onun tutuklanmasını, bir Cumhuriyet Başsavcısı'nın uygulamakla mükellef olduğu yasaları çiğnediğini konuşmamaktadır. Bu yapılan hukuk ve yetki gaspı tartışmaları arasında bu husus unutturulmaya çalışılmaktadır." diye konuştu.
HSYK'nın verdiği kararın yasalarla bağdaşmadığına değinen Batur, Erzurum Başsavcısı ile özel yetkili savcısı ve soruşturmaya katılan diğer tüm savcıların yetkilerinin alınmasının çok yanlış olduğunu belirtti. Batur şu ifadeleri kullandı: "HSYK'daki bu telaş niye? Neyi kurtarma peşindeler? Yoksa yargının Dursun Çiçek'i de İlhan Cihaner midir? Acaba savcıların yaptığı bu soruşturma kime dokunacaktı da alel acele tüm hukuk kurallarını hiçe sayarak, 'ben yaptım oldu' mantığı ile soruşturma savcılarının yetkileri ellerinden alındı? Dosya içeriğinden haberdarlar mı? Dosya içeriğini bilmeden, atfedilen suçların ağırlığı ve delil durumu ortada iken neden böyle bir karar aldılar?"
"HYSK, YETKİ GASPINDA BULUNMUŞTUR"
Toplantıda konuşan Konya Barosu eski Başkanı Hasip Şanap, HYSK'nın aldığı kararla yetki ve görev gaspında bulunduğunu belirterek, "Bu kararla Yargıtay ve HSYK kamu vicdanındaki meşruiyetini tartışmalı hale getirmiştir." dedi.
Yargıtay başkanının tarafsız olması gerektiğini söyleyen Hasip Şanap, başkanın YARSAV üyesi olduğunu hatırlattı. YARSAV'ın Ergenekon'dan yana bir duruş sergilediğini belirten Şanap, "Daire başkanları dün orada toplandılar. Bir karar almadılar. Sadece orada dediler ki HSYK'nın Erzurum'da yetkilerini aldığı savcılarla ilgili karar doğrudur. İhsas-ı rey diye bir şey vardır. Hakim kararını asla ihsas ettiremez. Açıklayamaz değil, ihsas ettiremez. Yargıtay dün, HSYK'nın aldığı kararın doğru olduğunu söylemekle yarın, yargılanacak hakimlerle ilgili kararı önceden açıklamış demektir. Bu cidden gerek Yargıtay'ın gerekse HSYK'nın kamu vicdanındaki Meşruiyetini tartışmalı hale getirir." ifadesini kullandı.
