
İSRAİL’İN İLETİŞİMİ KESTİĞİ GAZZE’DE GAZETECİLER, GERÇEĞİ DÜNYAYA DUYURMAK İÇİN HAYATLARINI RİSKE ATIYOR
Gazze Şeridi’nde İsrail’in altyapıyı hedef alan saldırıları nedeniyle internet ve iletişim hizmetlerinin tamamen kesilmesinin ardından, Filistinli gazeteciler üçüncü gününde de dünyaya gerçeği ulaştırmak için hayatlarını riske atıyor.
Gazze
Bu kesinti karşısında birçok gazeteci, İsrail savaş gemilerinin ateş menziline açık Gazze Limanı’na ya da İsrail ordusunun yoğun şekilde hedef aldığı yüksek ve açık alanlara çıkarak zayıf da olsa sinyal yakalayabilen SIM kartlar aracılığıyla dünyaya fotoğraf ve haber göndermeye çalışıyor.
Ancak bu SIM kartların İsrail şebekelerine bağlı olması, daha önce hedef alınmış gazetecilerin varlığı nedeniyle doğrudan hedef olma riskini artırıyor.
Filistin Telekomünikasyon Düzenleme Kurumu dün yaptığı açıklamada, İsrail saldırıları sonucu sabit internet ve iletişim hizmetlerinin tamamen kesildiğini ve bunun özellikle Gazze ve kuzey kesiminde ikinci gününe girdiğini, güney ve orta bölgelerde de başladığını duyurdu.
Bu dijital izolasyonun, İsrail’in iletişim altyapısına yönelik sistematik saldırılarının sonucu olduğu belirtilen açıklamada, daha önce kesilen ve alternatif yollarla onarılmaya çalışılan hatların da hedef alındığı vurgulandı.
Açıklamada, tamamen kesintinin, İsrail’in başlattığı, 200’den fazla savaş uçağının katıldığı “Yükselen Aslan” adlı İran’a yönelik saldırısıyla eşzamanlı gerçekleştiği aktarıldı.
Çalışmalar sürekli hedef olma riskiyle yapılıyor
Al Jazeera muhabiri Muaz el-Umur, AA muhabirine yaptığı açıklamada, internetin kesilmesiyle birlikte medya ekiplerinin alternatif çözümler bulmaya çalıştığını söyledi.
Umur, liman bölgesinin bu zorlu şartlarda tek çıkış noktası haline geldiğini ifade ederek, burada İsrail hatlarına bağlanabilen SIM kartlarla içerikler yollandıktan sonra ekiplerin hızla bölgeden ayrıldığını aktardı.
İsrail deniz kuvvetlerinin kıyıya çok yakın mesafede olduğunu ve her an ateş açabilecek kapasitede bulunduğunu, ayrıca insansız hava araçlarının sürekli ve alçaktan uçtuğunu ifade eden Umur, bu çalışmaların sürekli hedef olma riskiyle yapıldığını söyledi.
Umur, “İnternet ve iletişim kesintisiyle birlikte Gazze'deki Filistinlilerin sesi dünyadan gizleniyor. Katliamlar ve açlık tırmanırken, suçlar belgelenemiyor, gerçekler aktarılmıyor ve İsrail soykırımını dünya gözünden uzak sürdürebiliyor.” dedi.
Gözler İran’a çevrilirken, Gazze neredeyse tamamen karartıldı
Gazeteci Mikail Bahar da Gazze’deki internet kesintisinin medya kurumları ve gazeteciler için gerçek bir kriz oluşturduğunu vurguladı.
Bahar, “Sadece İsrail şirketlerine bağlı SIM kartlar üzerinden bağlantı kurabiliyoruz. Bu nedenle yüksek ve son derece tehlikeli bölgelere gitmek zorunda kalıyoruz. Filistinli firmalar Jawwal ve Ooredoo bu hizmeti sunmuyor.” bilgisine yer verdi.
Bu SIM kartların kullanımı için Gazze dışından ödeme yapılması gerektiğini söyleyen Bahar, “Bağlantı çok zayıf, saatlerce güneşin altında çalışmak zorunda kalıyoruz. İletişim kurmak için katlandığımız risk çok büyük.” dedi.
Bahar, “Artık gözler İran’daki gelişmelere çevrildi. Gazze neredeyse tamamen karartıldı. Burada işlenen suçlar dünya tarafından görülmüyor.” sözlerine yer verdi.
Foto muhabiri Mahmud İsa da Gazze'deki iletişim durumunu “felç” olarak nitelendirdi.
“Artık etkili hiçbir iletişim yolu kalmadı. Yerel ağ bile çok zayıf, olay yerlerini bile öğrenmek zor” diyen İsa, haberi çekmenin bir saat sürdüğünü, ama göndermenin beş saatlik zorlu ve tehlikeli bir süreç olduğunu anlattı.
ABD desteğiyle 7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze’de soykırım yürüten İsrail, sivilleri öldürmenin yanı sıra açlık, altyapı yıkımı, zorla göç ve ibadethaneleri hedef alma gibi suçları da işlemeye devam ediyor.
Soykırımda şimdiye dek çoğu çocuk ve kadın olmak üzere 182 binden fazla Filistinli öldü ya da yaralandı, 11 binden fazlası kayıp, yüz binlerce kişi göç etmek zorunda kaldı ve çok sayıda kişi açlıktan hayatını kaybetti.
AA
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.