ABD'li turist Sarai Sierra'nın katil zanlısı Laz Ziya lakaplı Ziya T. tutuklandı! Ziya T.'nin ifadeleri kan dondurdu. İşte o ifade...
İstanbul’da kaybolduktan sonra Cankurtaran sahilinde cesedi bulunan Sarai Sierra’nın (33) katil zanlısı Ziya Tasalı ‘canavarca hisle adam öldürmek’ suçundan tutuklandı. Sierra’nın katil zanlısı Ziya Tasalı öğle saatlerinde getirildiği İstanbul Adalet Sarayı’nda savcılık tarafından sorgulandı. Tasalı, savcılık sorgusunun ardından tutuklanma talebiyle mahkemeye gönderildi. Nöbetçi İstanbul 27. Sulh Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıkan Tasalı, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası öngören TCK’nın 81. maddesinde yer alan ‘canavarca hisle öldürmek’ suçundan tutuklandı. Tasalı tutuklama kararının ardından Metris Cezaevi’ne gönderildi.
Ziya T. sorgusunda cinayeti nasıl işlediğini ve kaçış sürecini detaylarıyla anlattı. Sierra'nın olay günü raylarda fotoğraf çektiğini görüp yanına gittiğini ve öpmek istediğini belirten Ziya T. "Bana direnince aramızda boğuşma yaşandı. Cep telefonu ile başıma vurdu. Burnumdan kan geldi. Yarım saatlik boğuşma sonucunda yerden aldığım taşla başına vurdum." dedi
Cani, İstanbul Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Masası'nda 3 sayfalık ifadesinde şunları söyledi: "O gün sabah erken saatlerde, uçucu madde ve alkol almaya başladım. Saat 14.30 civarı içmeye devam ederken, Cankurtaran'da rayların önünde otururken karşıdan gelen bir kadın gördüm. Fotoğraf çekiyordu. Yanıma yaklaşınca kalkıp ona yaklaşmaya çalıştım. Beni itekledi. Daha sonra sarılıp öpmek istedim. Direnince boğuşmaya başladık. Cep telefonu ile kafama vurdu. O sırada burnumdan kan geldi. Kanı görünce sinirlenip tüm gücümle ona vurdum. Vurmamla birlikte kadın raylardan aşağı dehlize doğru yuvarlandı. Ben de peşinden aşağı indim.
Yerde yatarken yine öpmeye çalıştım. Direnmeye devam etti. Onu dehlize çektim. Yine öpmeye çalıştım. Ama direniyordu. Yaklaşık yarım saat boğuştuk. Bu sırada yerden aldığı bir taşla bana yine vurmaya başladı. Aldığım darbelerle kendimi kaybetmişim. Yerden aldığım taşla onun başına sert bir şekilde vurdum. Onu o halde bırakıp dehlizden çıktım. Dehlize bir kez daha girdiğimde ondan hırıltılar geldiğini duydum. Dehlizin önünü kamufle ettim.
Olay yerinden panik halde ayrıldım. Balıkçılık yapan bir arkadaşım ile karşılaştım. Yüzümdeki yaraları görünce 'ne oldu' diye sordu. Ona tepeden aşağı düştüğümü önemli bir şey olmadığını söyledim. Gidip elimi yüzümü yıkadım.
Olaydan bir gün sonra kendime gelince dehlize döndüm. Dehlizin önününde kadının cep telefonunu buldum. Dehlize baktığımda kadın ölmüştü. Orada bulduğum iki battaniye ile üzerini örttüm. Üzerine kalaslar koyarak cesedi saklamaya çalıştım. Daha sonra kadının cep telefonu ve bilgisayarını alarak oradan ayrıldım.
Montunu ve çantasını bir poşete koyarak, çöp konteynerine attım. Cep telefonunu olay günü Sarayburnu sahilinde denize attım. Bir de bilgisayarı vardı. onu da 3 gün sonra aynı yerden yine denize attım. (Not: Cinayet sonrası, Sarai'nin cep telefonu ve tablet bilgisayarı uzun süre aranmış, bulunamamıştı..)
Bir gün kahvede otururken Amerikalı Sarai Sierra adlı kadının kaybolduğunu haberlerden duydum. Bunun üzerine öldürdüğüm kişinin o olduğunu anladım. Aradan bir süre geçtikten sonra aynı kahvede otururken bu kez cesedin bulunduğunu duydum. Cesedin bulunduğunu duyunca paniğe kapılıp kaldığım barınaktaki eşyalarımı topladım. Önce Küçükpazar'a giderek kanlı montumu satmaya çalıştım. Ancak kimse almayınca barınakta bulunan yatağımı, el arabamı 60 lira karşılığında bir hurdacıya satarak kendime yol parası yaptım. Harem'e geçerek oradan otobüse bindim ve Karabük'e gittim. Orada bir gün kaldıktan sonra Hatay otobüsüne binerek oradan ayrıldım.
Hatay'da bir arkadaşımın yardımıyla Reyhanlı'ya gidip oradan yürüyerek sınırı geçtim. Muhaliflerin yanına gittim. Onlara savaşmaya geldiğimi ve muhalif güçlere katılmak istediğimi söyledim. (Not: Ziya T.'nin, Suriyeli muhaliflerin arasında sağır-dilsiz numarası yaparak katıldığı ortaya çıkmıştı) Beni kabul ettiler. Muhalif güçlerle Esad'ın ordusuna karşı savaştım. Bir çatışma sırasında vuruldum. Çatışma sırasında bir kurşun sol bacağıma isabet etti. Baldırımı delerek diğer taraftan çıktı. Yaralanınca beni hastaneye kaldırdılar. Orada 10 gün boyunca tedavi gördüm. İyileştikten sonra Türkiye'ye dönmeye karar verdim. Geri döndüğümde sınırı geçer geçmez yakalandım. Ancak ben zaten teslim olmaya geliyordum. Olanlardan çok pişmanım. Kendimde değildim."
Ziya T.'nin olaydan sonra 8-9 gün aynı bölgede yaşamaya devam ettiğini, cesedin polisler tarafından bulunduğu sırada da olay yerinin 200-300 metre yakınında surların çevresinde olduğunu anlattığı öğrenildi. Ziya T. 'canavarca hisle adam öldürmek' suçundan tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildi .(aksam)
Kaynak: