'Karadenizli erkekler tarlada çalışmaz' sözünün aksine erkekler tarlaya indi. Baharın gelmesiyle birlikte bol mahsul için tarlada demir atmaya, kazma ile toprak kırmaya başlayan köylüler; hamsi kızartmada, kuymak ve muhlama ile ekmek yapımında kullanacağı mısır unu için kolları sıvadı.

Bölgenin engebeli arazisinin teknolojiye geçit vermediği Artvin, Rize, Trabzon, Giresun ve Ordu'nun kısmen de olsa Samsun'un köylerinde halen kullanılmakta olan bel demirini, teknoloji ürünü hiçbir model alt edemiyor. Bel demiri ile yapılan toprak sürümüne 'belleme' adının verildiği Karadeniz'de, tarlalar genelde sıra usulü bellenirken, yer yer yevmiye ve imece şeklinde de yapılıyor. Ekili arazinin yetersiz olması nedeniyle toprağı 'nadasa bırakma' gibi bir uygulamanın söz konusu olmadığı köylerde, tarla belleme işi her bahar mevsiminde köylünün bilek gücü ile gerçekleştiriliyor.

Ahmet Ergin (59) isimli çiftçi, engebeli araziye teknoloji ürünü bir alet girmediği sürece bel demiri ile tarla bellemeye davam edeceklerini söyledi.

Bu şekil tarla bellemenin zor olduğunu, ancak başka bir formül bulunmadığını belirten Ergin, "Yaşadığımız coğrafya engebeli araziden oluşuyor. Dedelerimizden kalma asırlık tarım aletlerini halen günümüzde de kullanılıyoruz. Arazi yapısına uygun, işimizi kolaylaştıracak bir alet geliştiremediğimizden bel demiri ile tarla bellemeye devam edecek gibiyiz." dedi.

Gençlerin genelde gurbette olması nedeniyle köyde tarla bellemeye adam bulunmadığını, haliyle gücü yeten kadın erkek herkesin tarlaya indiğini de hatırlatan Ergin, mısırın yanında fasulye, patates, pazı ve lahana ekerek kendi ihtiyaçlarını karşıladıklarını vurguladı. (CİHAN)