Bakan Çağlayan, Atina'da düzenlenen 9. Türkiye Ege Kıyıları ve Yunanistan Ege Adaları Ekonomi Zirvesi ile Dış Ticaret Müsteşarlığı'nın patronajında, Ege Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği tarafından düzenlenen Turkish Fashion Break organizasyonuna katıldı. Yunanistan ile ekonomik zirveler, 1998 yılından beri İzmir Ticaret Odası (İZTO) öncülüğünde yapılıyor. İki ülke arasındaki ticaret hacmi, zirvelerin de etkisiyle bu dönemde 20 kat arttı. 1999'da 150 milyon avro olan iki ülke ticareti, 2008 sonunda 3,5 milyar avroyu aştı. Ekonomik kriz, 2009 yılında ticaret hacmini 2,7 milyar dolara geriletti.
Bakan Çağlayan, zirveye katılan Türk işadamlarının, fırsatçılık yapmaya gelmediğini söyledi. Yunanistan'la birlike krizden çıkışta her türlü imkanı kullanmak amacıyla burada olduklarını anlatan Çağlayan, "Türk firmalarının Yunanistan'da yatırım yapması ve özendirmek için buradayız. Türkiye'nin coğrafi ve stratejik avantajı var. Buradan bir çağrı yapıyoruz. Gelin, bizim Türk işadamlarıyla birlikte dünyanın diğer ülkelerine birlikte gidelim. Beraber iş yapmak istiyoruz." şeklinde konuştu. Çağlayan, her iki ülkenin bundan sonraki hedeflerini çok net koyması gerektiğini vurguladı. Geçmişte kurulan dostlukların bazı kesimleri korkuttuğuna dikkat çeken Çağlayan, ekonomik kriz sebebiyle bugünkü toplantının çok daha önemli olduğunu söyledi. Yunanistan ekonomisinin zorlu günlerden geçtiğine dikkat çeken Devlet Bakanı Çağlayan, "Dostluğumuzun gerçek nişanesi olarak böyle bir günde yanınızda olmak üzere buradayız. Benzer krizleri çok yaşadık, tecrübelerimizi paylaşmaya geldik. Sizlerle birlikte çalışacağımızın mesajını vermeye geldik. Yunanistan ekonomisine güveniyoruz." dedi.
Krizdeki Yunanistan'a tavsiyelerde de bulunan Bakan Zafer Çağlayan, maliye ve bütçe disiplinin önemine dikkat çekti. Bütçe açıklarının insanlardaki fazla kilolar gibi olduğunu anlatan Çağlayan, "Bundan kurtulmanın yolları önce niyet, sonra da iyi bir diyet olacak. Biz bu kilolarımızdan kurtulduk." diye konuştu. Çağlayan, zirvenin Türk-Yunan ekonomik tarihinde bir milat olacağına inandığını da kaydetti.
Yunanistan Ekonomi, Rekabet ve Denizcilik Bakanı Louka Katseli ise Türkiye ile siyasi, ticari, mali, denizcilik ve yasadışı göçmenler konusunda işbirliği yapmaya hazır olduklarını kaydetti. İki ülkenin birlikte çalışma zorunluluğu bulunduğunu anlatan Bakan Katseli, "Avrupa'nın güneydoğu kısmında bunu başarmak zorundayız. Eğer dışarıya açılırsak, Yunanistan ve Türkiye'nin büyük bir güç olacağına inanıyorum. İki ülkeyi birleştiren konular, ayıranlardan çok daha fazladır. Küresel mali krizi bir fırsat olarak değerlendirelim. Türkiye ile her türlü işbirliği yapmak arzusundayız. İki ülke arasındaki yatırımların rekabet eden değil, birbirlerini tamamlayan olmasını istiyoruz." dedi. Türk ekonomisinin Yunan yatırımlarına açık olduğunu da belirten Louka Katseli, mart ayında uluslararası bir toplantı düzenleyerek, Yunan işadamlarının dışarıya yönelik yatırımlarına destek paketini açıklayacaklarını kaydetti.
İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş da 1998 yılından beri yapılan ekonomik zirvelerin, iki ülke ilişkilerinde sembol haline geldiğini söyledi. İki ülke arasındaki birçok meselenin zirvelerde çozüm bulduğunu anlatan Demirtaş, Midilli'de yapılan ilk toplantıda Yorgo Papandreu'nun, "Ege bizi ayıran değil, birleştiren deniz olmalı." mesajı gönderdiğini hatırlattı. Demirtaş, iki ülke arasındaki çifte vergilendirmenin de bu zirvelerde kaldırıldığını söyledi.
Türk-Yunan ilişkilerinde yeni bir dönemin eşiğinde olunduğunu anlatan İZTO Başkanı Demirtaş, çözülmesi gereken problemlerin başında Kıbrıs'ın geldiğine dikkat çekti. Demirtaş, "Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, 'Komşularla sıfır sorun' politikası izlediğini ifade ederek, Papandreu ve Erdoğan'ın, iki ülke ilişkilerinde yeni bir dönem başlatmak için büyük şans olduğunu vurguladı.
Ekrem Demirtaş, işadamları olarak krizleri fırsata çevirmesini bilenlerin kârlı çıkacağını iyi bildiklerini dile getirdi. 2010 Atina Ekonomik Zirvesinin, "krizi fırsata çevirme zirvesi olmasını temennisinde bulunan Demirtaş, "Bu fırsatı değerlendirmek istediğimizi söylediğimizde, bize hep aynı soruyu soruyorlar: Yunanistan'daki kriz ortamında, ilişkileri daha da geliştirmek mümkün mü?" Bu soruya vereceğimiz cevap, evet. Marmara depreminde birbirimizin yardımına koşmadık mı? Tasada, sevinçte ve ekonomik krizde ilişkilerimizi geliştirebiliriz ve bunu yapmaya da mecburuz." açıklamasında bulundu. Yunanistan'ın en büyük dış yatırımının Türkiye'de bulunduğunu vurgulayan Demirtaş, 2,7 milyar dolarlık yatırımla Finansbank'ın 500 civarında şubesiyle ilk sırada olduğunu hatırlattı.
Demirtaş, Ege Denizi'ndeki balık çiftliklerinin çoğunun Yunan firmalarına geçtiğini vurgulayarak, "Bugün Türkiye genelinde 350 Yunan firması var. İZTO'ya üye olanların sayısı ise 40. Dileğimiz ve arzumuz, daha çok Yunan firmasının Türkiye'ye gelmesi. Yunanistan'daki Türk firmalarının sayısı 10'u geçmiyor. Ziraat Bankamız'ın sadece Atina ve Gümülcine'de birer şubesi var." dedi. Türk-Yunan dış ticaret şirketlerini kurma çağrısında da bulunan Demirtaş, "Yunan dostlarımızın bize hep söyledikleri, "siga siga-yavaş yavaş" dönemi artık bitti. Bugün artık "grigora-hızlı hızlı" dönemi başlamalı." şeklinde konuştu.
Yunan Türk Ticaret Odası Başkanı Panayotis Koutsikos ise şunları söyledi: "40 yıldır ülkelerimizin hükümetleri, hep bizi ayıran konuları konuştu. Papandreu ve İsmail Cem'in girişimiyle siyasi bir açılım oldu. Bunun verimli meyvelerini alıyoruz. Yunan firmaların Türkiye'de 5 milyar doları aşan yatırımı var. Türkiye'nin buradaki yatırımı ise 2 milyar dolar civarında. Sizleri yatırıma bekliyoruz. Ticari anlamda önümüzdeki yıllarda büyük bir gelişme kaydedeceğiz."
Zirvede ayrıca vize istisnası mektubu da imzaya açıldı.
KUTU
Kahve arası ticaret
"Turkish Fashion Break" organizasyonuna katılan tekstil, hazır giyim, deri giyim, ayakkabı ve ev tekstili sektörlerinden 31 imalatçı ve ihracatçı firma, Hilton Oteli'nde stant açtı. Ege Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Jak Eskinazi, burada yaptığı konuşmada, 2006 yılında Atina'da düzenledikleri ilk etkinlikten olumlu sonuçlar aldıklarını kaydetti. Türkiye'nin Yunanistan'a hazır giyim ihracatının 2009'da 186 milyon dolara ulaştığını belirten Eskinazi, bunun Türkiye hazır giyim ihracatındaki payının yüzde 1,5 civarında olduğunu belirtti. Eskinazi, Türkiye'nin de Yunanistan'dan çoğu pamuk olmak üzere 274 milyon dolarlık tekstil ve hazır giyim ithalatı yaptığını sözlerine ekledi. (CİHAN)
