Şehirli insanın, kültürel faaliyetlere yeteri kadar zaman ayıramamasının getirdiği olumsuzluklara karşı tarihi ve kültürel mirastan daha fazla yararlanması gerektiği belirtildi. İstanbul Kültür ve Turizm İl Müdürü Prof. Dr.Ahmet Emre Bilgili, kültürel faaliyetlerin insanlara ‘açık büfe’ anlayışıyla sunulduğunu, insanların buna kayıtsız kalmaması gerektiğini dile getirdi.
Prof. Dr. Bilgili, Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği’nde (TDED)’de 'Dil, Kültür ve Şehir' konulu bir toplantıya katıldı. Bilgili, “Şehir, dil ve kültür birbirini bütünleyen unsurlardır. Bir müze gezmek, sinemaya, tiyatroya gitmek ya da bir sohbet ortamına katılmak kültürdür. Şehirde yaşayan insan, mutlaka şehrin sunduğu kültürel imkânlardan yararlanmalı. Şehirde yaşayanlara, kültürel faaliyetler adeta bir açık büfe gibi sunuluyor. Bunlara duyarsız kalamayız” dedi.
Şehirlerin medeniyetlerin kurulmasında önemli yerleri olduğunu ve bu merkezlerden uzak kalanlaların medeniyet kuramayacağını söyleyen Bilgili, dil kavramı ile ilgili değerlendirmelerde de bulundu. Dilin belirli bir altyapıdan geçtikten sonra oluştuğunu kaydeden Bilgili, “Bir cümleyi ifade ederken, birikimlerimiz, okuduklarımız, kanaatlerimiz, yaşam tarzımız devreye giriyor. İnsanın dili, bulunduğu ortama göre kullanması bir beceridir. Dilden amaç, anlaşılabilir olmaktır. Hangi ortama hitap ediyorsak, dili ona göre kullanacağız. Bir köyde konuşurken, farklı bir üslup kullanırız. Şehirde başka bir dil kullanırız. Şehirde yaşayan bireye ‘şehirli’ diyoruz. Köyde yaşayana da ‘köylü’. Tabii, bu kavramları bir değer atfetme maksadıyla kullanmıyoruz. Şehirli derken onu yüceltmiyor, köylü derken de hafife almıyoruz. Sadece yükümlülüklerini belirliyoruz.” diye konuştu.
CİHAN


Kaynak: