Müzede sergilenen Smyrna Apollonu ve Smyrna Jüpiteri heykellerinin iadesi isteğini reddeden Loyrette, "Bu eserler 1680'de, o vakitler ülkenizle ayrıcalıklı ilişkileri bulunan Kral XIV. Louis adına, Türk piyasasından tamamen kanuni yollardan edinilmiş bulunmaktadır. Mektubunuzda değindiğinizin aksine uluslararası sözleşmeler, bu eserlerin iadesini öngörmemektedir. Bu konudaki tek düzenleme, Fransa'nın da 1997'de onayladığı ve geriye yürümeyen, 1970 tarihli kültürel değerler hakkındaki UNESCO sözleşmesidir. Bu eserler, ayrılmaz biçimde Fransız koleksiyonlarındadır ve iadeleri düşünülemez." dedi.
Bunun üzerine hemen ikinci mektubu yazan Başkan Kocaoğlu ise UNESCO sözleşmesine atıf yaptı: "İzninizle XIV. Louis döneminde, yani 1680'de 'Türk piyasasının ne olduğu ve bunun 'hukuki bir edinim' için ne kadar öne sürülebileceği konularını şimdilik bir yana bırakıyorum. 1970 UNESCO Sözleşmesi'nin de tüm diğer sözleşmeler gibi emsaller ve teamüllerle değiştirilip geliştirilebilir nitelikte bir uluslararası belge olduğu görüşümü sizin de paylaşacağınızı sanıyorum. Ayrıca isimleri bile kentimizle anılan eserlerin, müzenizin de desteği ve işbirliğiyle düzenlenerek açılacak bir müzede, ait oldukları topraklarda, beraber var oldukları eserlerle yan yana sergilenmesinin anlamlı olacağına dikkatinizi çekmek istiyorum."
İlk mektubun, kendi imzasını taşımakla birlikte İzmir'de düzenlenen Kültür Çalıştayı'nın katılımcısı sanatçı, kültür profesyoneli, akademisyen ve sivil toplum temsilcilerinin ortak kararıyla kaleme alındığını hatırlatan Kocaoğlu, "Konunun büyük bir yankı bulması, uluslararası medyanın ilgi ve hassasiyetinden kaynaklanmıştır. İzmir'in mirasını korumak ve geliştirmek için etkin bir çalışma yürütme kararlılığını sizinle paylaşır, yapılacak çalışmalara Louvre'un ve uzmanlarınızın katılımından memnuniyet duyacağımızı özellikle belirtmek isterim." şeklinde konuştu.
Louvre CEO'su Loyrette'in cevabının sürpriz olmadığını da kaydeden Kocaoğlu, şu değerlendirmeyi yaptı: "Mektubun hedefine ulaştığına inanıyorum. Kamuoyunda müthiş bir sahiplenme oluştu ve uluslararası medya, iade talebimize büyük ilgi gösterdi. Şimdi isteğimizden vazgeçmeden, işbirliği talebimizi yineliyoruz. Kendilerini görüşme yapmak için İzmir'e, Agora'ya, müzelerinde duran eserlerin yurdu olan topraklara davet ediyoruz."
