Mersin balığını çoğaltma çalışmaları kapsamında, Rusya'dan getirilen yumurtalardan elde edilen 2 bin 300 yavru balık, markalandıktan sonra Sakarya Nehri'ne bırakıldı.
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) tarafından desteklenen, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'na bağlı Tarımsal Araştırmalar Genel Müdürlüğü (TAGEM) tarafından yürütülen, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü'nün katılımcı olduğu ve İstanbul ile Sinop üniversitelerinden akademisyenlerin destek verdiği proje kapsamında, Rusya'dan getirilen Mersin balığı yumurtalarından, çalışmalar sonucu yavru balıklar elde edildi.
Amasya'daki Yedikır Su Ürünleri Üretim ve Araştırma İstasyonu'nda belli bir büyüklüğe getirilen yavru balıklardan 2 bin 300'ü, markalandıktan sonra Karasu ilçesi Tuzla Köyü'nde düzenlenen törenle Sakarya Nehri'ne bırakıldı.
Törende konuşan İÜ Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Devrim Memiş, nesli azalan ve kırmızı listede bulunan Mersin balıklarının, nehirlerde yumurtlama yaptıktan sonra yeniden Karadeniz'e döndüğünü söyledi. Türkiye'de Sakarya Nehri, Yeşilırmak, Kızılırmak ve Çoruh nehirlerinde Mersin balıklarının yumurtlama alanlarının bulunduğunu kaydeden Memiş, nehirler üzerine yapılan baraj ve hidroelektrik santrallerinin, balıkların yumurtlama göçlerini olumsuz etkilediğini dile getirdi.
Balıkların bırakıldığı Sakarya Nehri'ne, hidroelektrik santrallerinin yapıldığına dikkati çeken Memiş, "Yapılan araştırmalarda, Sakarya Nehri'nin Doğançay mevkii ile Pamukova bölgesinde bu balıkların yumurtlama alanlarını tespit ettik. Bizler, nehrin Karadeniz'e döküldüğü alandan başlayarak yukarıya doğru 150 kilometrelik alanı koruyabileceğimizi düşünüyorduk. Ancak bu bölgelerde HES inşaatları hızla devam ediyor. Balıkların o bölgelere çıkıp yumurtlaması mümkün değil. Biz bu balıkları yumurtlama alanlarına bırakacağız. Balık, yıllar sonra geri geldiğinde santralleri geçemeyecek. Umutsuz bir durum ama böyle oldu diye bu çalışmaları bırakacak değiliz. Çalışmaların amacı, balığın yeniden yumurtlamasını sağlamak. Nehirdeki problem, sadece santraller değil, kirlilik ve kum ocakları da problem. Sürekli nehir yatağından kum alınması ve nehir yatağının akış şeklini değiştirmesi neticesinde göletler oluşuyor. Balıklar, yukarı göç ederken yollarını kaybetmektedir veya yaşamını kaybetmektedir." diye konuştu.
Nehire bıraktıktan sonra denize ulaşan balıkların geri dönüşünün 5 ila 8 yıl sürdüğünü ifade eden Memiş, şunları dedi: "Kültür ortamında yetiştirilen bu balıkların doğaya salınma zamanları geldi. Özellikle mayıs ayında bırakma işlemini yapıyoruz. Çünkü bu ay sular ısınmaya başlıyor. Doğal yaşamlarında Şubat-Mart gibi yumurtlayıp Mayıs-Haziran gibi denize iniyorlar. Dönüşleri beslenmesine ve hayatta kalabilmelerine bağlı. Mersin balıklarının avlanması yasak, koruma altındalar. Artık çoğu balıkçı bunu biliyor. Denizlerde bu balıkları yakalayan balıkçılar, telefonla arayıp haber veriyor."
Balıkların nehire bırakılması törenine Karasu Kaymakamı Murat Duru, Belediye Başkanı Mehmet İspiroğlu, Karasu Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı Ali Sezer, akademisyenler ve vatandaşlar katıldı.
CİHAN
