28 Şubat soruşturması o süreçte yaşanan mağduriyetleri tekrar gündeme getirdi. 9 saat süren tarihi Milli Güvenlik Kurulu toplantısında alınan kararlar, birçok siyasi, asker ve sivilin mağdur olmasına yol açtı. Türkiye'nin demokrasisi kadar ekonomisi de büyük yaralar aldı. Pek çok şirket 'yeşil sermaye' yaftasıyla kepenk kapatmaya zorlanırken, pek çoğu da kurucuları 'irticacı' damgası yediği için daha siftah yapamadan tasfiye edildi. Bunlardan birisi olan Dost Sigorta'nın kurucu başkanı Mustafa Tekeli, yaşadıklarını, "Kayserililerin ağırlıklı olarak kurduğu bir sigorta şirketi. Yöneticilerini anlaşılmaz bir şekilde topladılar. Hepimiz ‘irticai yapılanma’ suçlamasıyla sorgulandık." diye özetlerken, devam eden davalar yüzünden de şirketi feshetmek zorunda kaldıklarını aktardı.
Kayseri merkezli kurulan Dost Sigorta, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD)'nin şubesi olan şehirlerde oluşturulan grup ortaklıklarla, yaklaşık bin 200 ortağa ulaştı. Toplanan 3 milyon dolar sermayenin 1,5 milyon doları şirket için harcandı. İstanbul’da 4 katlı bir bina kiralandı ve içi döşenerek 48 personel alındı. İllerde bayiler oluşturuldu ve temsilciler kurum içi eğitimlere tabi tutuldu. Bakanlar Kurulu’ndan izin çıktı ve poliçe kesme izni verilmişken henüz hiç poliçe kesmeden gözaltılar yaşandı. Şirket için açılan 3 ayrı davaya takipsizlik kararı verildi ancak şirket kurucular tarafından fes edildi.
Şirketin kurucu başkanı Mustafa Tekeli, gözaltı öncesi şirketin terörle mücadele ekiplerince araştırıldığını duyduklarını ancak bir sonuç çıkmayacağını düşünerek fazla önem vermediklerini söyledi. Gözaltı sonrası emniyette diğer arkadaşları da görünce şirketin tepesine çullanıldığını anladığını belirten Tekeli, Ankara’daki sorgulamada ilk olarak parayı nerden buldukları ve yurt dışında toplayıp toplamadıklarının sorulduğunu belirtti. Bazı polislerin ‘sizi bırakacaklar ama şirketiniz gidiyor haberiniz olsun’ dediğini aktardı. Arkadaşlarına şirketi kurtarmak için mücadele etmeyi teklif ettiğini anlatan Tekeli, “Arkadaşlardan birisi, 'Dost’u bırak postu kurtarmaya bakalım’ dedi. Buna gülmüştük." dedi.
Sivil üyelerden oluşan mahkemece serbest bırakıldıklarını belirten Tekeli, şirket için Kayseri, Ankara ve İstanbul’da üç dava açıldığını bunların da kendiliğinden takipsizlikle sonuçlandığını ifade etti. Ancak bu süreçte çok yıprandıkları için, "Biz ‘Allah belanızı versin’ deyip daha sonra şirketi lağvettik." ifadelerini kullandı.
Tekeli, böyle davranılarak Anadolu insanının güç birliği yapıp daha büyük şirketler kurmasının önünün kapatıldığını iddia etti. Kendilerine bunlar reva görülürken, diğer yandan özelleştirme adı altında yağma yapıldığını, bankaların içinin boşaltıldığını öne süren Tekeli, “Asker ve medya kullanılarak ülke ekonomisinin çökmesine sebep oldular. Türkiye diz üstü çöktü. Eğer IMF’den 30 milyar dolar almasaydık biz de bugün Yunanistan’ın düştüğü durumda olurduk.” şeklinde konuştu.
28 Şubat soruşturmasından millet vicdanını rahatlatacak bir sonuç çıkacağına inandığını vurgulayan Tekeli, “Planlı programlı şekilde seçilmiş bir hükümeti düşürdüler. Soruşturmadan sonuç tabi ki çıkacak.” diye konuştu. Dava açılması halinde müdahil olup olmayacakları konusunda ise Tekeli, arkadaşlarıyla görüşüp birlikte karar vereceklerini, şahsi düşüncesinin ise müdahillikten yana olduğunu açıkladı.
CİHAN
