Rusya Parlamentosu alt kanadı Duma Başkanı Boris Grızlov'la görüşen Çavuşoğlu, Moskova'nın Avrupa Konseyi'nin yeniden oluşturulmasında, reformlarında ve Avrupa değerlerinin ilerlemesine katkı sağlaması gerektiğini belirtti. Çavuşoğlu, "Bir Başkan olarak benim hedefim, AKPM'de her üyenin bu örgütte kendisini eşit haklara sahip hissedebilmesi ve böyle bir ortamın oluşturulmasını sağlamaktır. Rusya, Avrupa Konseyi'nin dev ülkesi ve bu teşkilatta eşit haklara sahip olabilme hakkı da var." dedi. Çavuşoğlu, Rusya ve Avrupa Konseyi arasında oluşturulan olumlu atmosfer ve yapıcı işbirliğini de övdü. Türk parlamenter, "Buna örnek olarak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin reforme edilmesi hususundaki 14 protokolün Rusya Parlamentosu tarafından onaylanmasını gösterebiliriz." diye konuştu.
DUMA BAŞKANI: OLUMLU DEĞİŞİKLİKLERİ HİSSEDİYORUZ!
Duma Başkanı Grızlov da yaptığı konuşmada, son yıllarda Rusya için hassas konuların AKPM'de yapıcı olarak ele alındığına işaret etti. Grızlov, "Nihayet çifte standartların devre dışı kaldığının tanığı oluyoruz. Biz olumlu değişikliklerin olduğunu hissediyoruz. Ama bununla birlikte masaya yatıracağımız çok konu da var ki, bunlar bize göre ülkemizin tutumuyla bağdaşmayan konular sayılmakta." dedi.
"SAYENİZDE AKPM'NIN RUSYA'YA BAKIŞ AÇISI DEĞİŞTİ"
Çavuşoğlu daha sonra Rus Parlamentosu üst kanadı Federasyon Konseyi Başkanı Sergey Mironov'la da görüştü. Görüşmede Mironov, son zamanlarda Rusya-AKPM ilişkilerindeki oluşan olumlu atmosferden memnun kaldıklarını belirterek Çavuşoğlu'na şükranlarını iletti. Mironov, "Son zamanlarda AKPM'nin Rusya'ya bakış açısı ve Moskova ile ilgili konuların görüşülmesindeki tutumu iyiye doğru değişmiştir. Bu husus da sizin AKPM Başkanı seçilmesi sayesinde oldu." dedi.
Buluşmada Mironov İkinci Dünya Savaşı yıllarında Alman Nazilere karşı savaşan Sovyet gerilla örgütü üyesi gazi Vasili Kononov'a karşı Letonya makamlarının "savaş suçlusu" ilan etmesiyle ilgili şikayette de bulundu. Rus senatör AKPM'i konuyla ilgili göreve davet ederken, Çavuşoğlu, "Rus tarafının endişesini anlayışla karşılıyorum, ama nihai mahkeme kararı olmadan kendi görüşümü bildirmem doğru olmadığını düşünüyorum. Ayrıca tarihin tarihçilere bırakılması ve bunun ülkeler arasındaki ilişkilerde siyasi unsur olarak kullanılmaması hususundaki görüşe de katılıyorum." diye konuştu.
