18 Aralık 2025
Altın 5951.677
BIST 11286.81
Dolar 42.7089
Euro 50.254
Sterlin 57.198
Ankara -6°C

Saldırıda BANYAZ İzi

Saldırıda BANYAZ İzi
Davutoğlu Reyhanlı saldırısını yorumladı!...

TRT TÜRK Kanal Koordinatörü Nasuhi Güngör ve Serhat Akça sordu; Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu canlı yayında yanıtladı..

Dışişleri Bakanı Davutoğlu, "Banyas katliamını kim yapmışsa dünkü saldırının arkasında da onların ayak izleri var. Bu izleri tespit etmeye çalışıyoruz" dedi.

Almanya'da bulunan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, TRT Türk'te katıldığı televizyon programında, Reyhanlı'da dün meydana gelen patlamalarla ilgili soruları yanıtladı.

Saldırıyla ilgili ciddi bulgulara ulaşıldığını dile getiren Davutoğlu, spekülatif hareketler üzerine devletin harekete geçemeyeceğini, olgusal olarak failleri yakalamak için çaba gösterileceğini belirtti. "Sadece failler değil, ortada bir takım kuklalar olabilir ama o kuklaları tutan elleri tespit edene kadar da devletimiz bu işin takipçisi olur" diyen Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu eylemin Suriye muhalefetiyle veya mültecilerle hiçbir alakası yoktur. Tamamen Suriye rejimiyle irtibatlı ve Türkiye'de eskiden beri terör faaliyeti yapmaya dönük olarak örgütlenmiş bazı yapılarla ilgilidir. Bunun net olarak bilinmesi gerekir. Bu konunun Suriye muhalefetiyle ya da halkıyla ya da bize sığınan mültecilerle hiçbir alakası yoktur. Tamamen rejimle irtibatlı, Banyas katliamını kimler yaptıysa, o katliamın uzantısı olacak şekilde, Türkiye'nin ve Lübnan'da bu çatışmaların yayılmasına yönelik bir eylemdir."

Oyun oynanmak isteniyor!!

Suriye'de rejimin bazı girişimler içinde bulunduğunu söyleyen Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Banyas, oradaki Sünnileri kaçırmak için etnik kıyım hareketedir. Böyle bir senaryo Türkiye'yi ve Lübnan'ı da mezhep çatışması temelinde bir şeye yöneltmeye dönük eylemlerle birlikte devreye sokulabilir. Şimdi böyle bir senaryo varsa, Türkiye'nin hep birlikte, Sünnisiyle, Nusayrisiyle, Alevisiyle, Hristiyanıyla bir safta durması lazım. Bizde mezhep ya da din temelli ayrışma sadece devlet hukukumuza aykırı değil, milletimizin kültürüne de aykırıdır. Bu oyun oynanmak isteniyor. Banyas katliamını kim yapmışsa dünkü saldırının arkasında da onların ayak izleri var. Bu izlerini tespit etmeye çalışıyoruz."


İşte söyleşiden satırbaşları:

- Muhalefet halkı mültecilere karşı kışkırtmamalı...

- Faillerle ilgili belir mesafe alındı. Soğukkanlılıkla bekleyin. Cilvegözü'nde nasıl yakalandılarsa burada da öyle olacak. Bu konuda ciddi bir mesafe alındı. Bu saldırılarının mülteciler ya da Suriye muhalefetinin hiç bir alakası yoktur. Dün Muaz el-Hatib aradı ve ağlayarak taziyelerini iletti.

- Rejim önce sniperlerle tek tek kişileri öldürerek can aldı. Daha sonra tank ve top atışları yaptı. Biz gittik yapma dedik. Ama devam edince Özgür Suriye Ordusu doğdu. Durduk yere oluşmadı ÖSO. Daha sonra scud füzelerini devreye soktu. Şam'dan oturduğu yerden düğmeye basıp toplu katliamı yaptılar. Banyas katliamı, orada sünnileri kaçırmak için yapılan etnik kıyımdır. Humus'u bunun için bomba altına tuttu. Türkiye ve Lübnan'ı da mezhep savaşının içine almayı çabaladı. Banyas'ı kim yaptıysa dünkü Reyhanlı saldırı da aynı kişilerin ayak izleri var.

- Genelkurmay'da Kılıçdaroğlu'nun bulunduğu bir toplantı yapıldı. İçeride tek bir soru sormadı bize Kılıçdaroğlu, dışarıya çıkıp bize birşey söylemedi dedi. Kılıçdaroğlu'nun bir kez olsun Esed'e karşı bir açıklaması oldu mu? Banyas katliamı üzerine birşey söyledi mi?

- Türkiye mi zorladı bu kadar insanı ülkelerinden kaçmaya? Her metrekareye asker dikip engel mi olacaktık? Tabii ki sahip çıkacaktık. Bu bizim geleneğimiz.

- Bu olayın Suriye muhalefetiyle hiçbir ilgisi yok.

- Son Banyas katliamı bir işaretti. Bütün Suriye'yi elimde tutabilir miyim diye denedi.

- Esed'in Banyas'ta yaptıkları soykırım hareketidir. Banyas katliamını kim yapmışsa, Reyhanlı saldırısında da aynı izler var. Bunları ispat etmeye çalışıyoruz.

- Muhalefeti defalarca Suriye konusunda bilgilendirmek istedik. MHP hiç dinlemek istemedi. CHP de bilgilendirme toplantısı sırasında hiçbir şey sormadı ama bizç anlattık. Çıkışta da gazetecilere, "hiçbir bilgi verilmedi" dediler. Bilgilendirmeden kaçmayız. Ama karşı tarafın bunu anlamaya çalıştığını, dinlediğini de görmeniz lazım.

- Suriye'yi değil hep Türkiye'yi suçladılar. Akçakale'de Suriye topçuları bizi vuruyor, hükümeti suçluyorlar.

- Şimdi kritik bir aşamadayız. Tam Suriye'de Esed'e karşı bir diplomatik ivme kazandı. Sonra bu ivme üzerine tüm Avrupa ülkeleri ve ABD ile çaba içerisine girilmesi Türkiye'nin gayretleriyle oldu. Bunun üzerine Kerry, Moskova'da Putin ile görüştü. Bir kesim bu olayın Türkiye'yi devre dışı bırakma anlamına geldiğini söyledi. Bu akla, mantığa uygun mu? Türkiye'nin onaylamadığı plan Ortadoğu'da uygulanamaz.

SURİYE SORUNUNDA ÇÖZÜM YAKIN MI?

- TRT-Türk Yayın Koordinatörü Nasuhi Güngör'ün "Reyhanlı saldırısını bir kenara bırakırsak çözüm yakın mı?" sorusuna Davutoğlu şu cevabı verdi:

"Açık söyleyeyim aslında her zaman çözüme yakın olduk. Çözümü engelleyen husus psikolojik olarak Beşşar Esed'in 'Artık bu yöntemlerle benim burada kalmam mümkün değil' diyeceği noktalarda Beşşar Esed'i cesaretlendiren uluslararası toplumdan gelen davranışlardır. Yani Beşşar Esed tam bu yöntemlerle bir yere gidemeyeceği algısına yaklaşırken rejimi destekleyen ülkeler tarafından takınılan tutum, Beşşar Esed'e hareket alanı açtı.
(Nasuhi Güngör'ün ara sorusu: Suriye'ye destek veren ülkeler arasında oluşmuş blok devam ediyor mu? Rusya-Çin-İran bloğu gibi... İkincisi Suriye'de rejimin değişmesini isteyen ancak harekete geçmeyen kimler?)
Harekete geçmek illa bir savaş açılması anlamına gelmiyor. Eğer bir Birleşmiş Milletler Güvenlik Konyesi kararı çıkmış olsaydı, öyle veya böyle, biz 'insani konuda çıkarın' dedik. Mülteciler ve insani ulaşım konusunda... Onu dahi yapmadı. Suriye, Bosna'dan sonra Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin iflasının ilanı olmuştur. Eğer Güvenlik Konseyi diye bir şeye ihtiyaç varsa, böyle iddialı bir kurul varsa, ne zaman lazım olacak? 200 bin insan ölmüş. Milyonlarca insan mülteci durumuna düşmüş. Güvenlik diye bir şey kalmamış Ortadoğu'da. Ve bu bizi tehdit ediyor. Biz de defaatlerce BM'yi karar almaya davet etmişiz ve BM karar alamıyor. Peki ne zaman karar alacak? Lüks otellerde toplantı yapmak için ya da New York'ta şatafatlı açıklamalar yapmak için mi Birleşmiş Milletler var? Soğuk savaş kültürü devam ediyor. Bu nedenle karar alınamıyor. Beşşar Esed'e hareket alanı açılıyor!..

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler
Bunlar da İlginizi Çekebilir