Türkiye Partisi Genel Başkanı Abdüllatif Şener, partililerle bir araya gelmeden önce ilçedeki bazı esnafları gezdi. Şener daha sonra Kurşunlu Caddesi üzerindeki parti binasında sevenleriyle birlikte oldu. Şener burada basın mensuplarıyla gündemdeki konuları konuştu.
Şener bir soru üzerine başbakanlığın iş-icraat yeri olduğunu, muhalefet ağzı ile mazeret üretme yeri olmadığını öne sürüp şöyle konuştu; "Sayın Başbakan şunu bilmek zorundadır. Kendisi başbakandır. Hükumetin başıdır. Olup bitenlerden sorumludur. Olup bitenlerin hesabını vermek zorundadır. Başbakanlık laf üretme, muhalefet üslubuyla konuşma yeri değil. Başbakanlık iş yapma yeri icraat yapma yeridir. Sorunları çözme yeridir. Bu ülkede yaşayan insanların güvenliğini sağlama yeridir. Terörü bitirme yeridir. İş yapacağı yerde sonuç alacağı yerde yaptığı yanlışlar nedeniyle ortaya çıkan her sonucu muhalefet üslubuyla tenkit eden bir türlü iktidara alışamamış olan bir başbakanla baş başa olmak bu ülkenin talihsizliğidir. Eğer iktidarı sevmediyseniz çekilin kenara. Geldiğimiz nokta şudur. Üst üste terör olayları nedeniyle güvenlik görevlileri hayatını kaybetmektedir. Hatta servis aracına yapılan saldırı sonucu bir güvenlik görevlisinin çocuğu da hayatını kaybetmiştir. Yani sivillerinde hayatının tehlikede olduğu can güvenliğimin kalmadığı bir sürece girmiştir Türkiye. Bunun sorumluluğu ve bununla ilgili gerekli tedbirleri alma hükümlülüğü doğrudan doğruya başbakana ve hükumete aittir. Ve biz soruyoruz. Sayın başbakan hangi tedbirleri aldınız? Bu ülkede terörün kalkması için hangi tedbirleri aldınız?"
Başbakanın dün yaptığı konuşmada PKK terör örgütünün bir yerlerin taşeronu olarak çalıştığını ifade ettiğini hatırlatan Şener; "Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı eğer terör örgütü bir yerlerin taşeronu olarak çalışıyorsa, taşeronu olarak çalıştığı yerin neresi olduğunu söyleyecek cesarete sahip olmalıdır. Bu cesarete sahip olmayan, sözü, kelimeleri ağzında yuvarlayan ve telaffuz etmekten kaçınan bir başbakan bu ülkeyi temsil edemez. Onun için sayın başbakanın terör örgütünün kimin taşeronu olduğunu mademki telaffuz etmiştir. Söyleme zorunluluğu vardır. Bunu mutlak suretle ifade etmelidir. Ve kamu bunu bilmelidir. Ve gereken tedbirleri de almalıdır." diye konuştu.
