HAS Parti Genel Başkan Yardımcısı Şeref Malkoç, Anayasa Mahkemesi'nin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün görev süresiyle ilgili verdiği kararın, anayasaya aykırı olduğunu savundu.
Şeref Malkoç, partisinin Trabzon İl Başkanlığı’ndaki basın toplantısında, Anayasa Mahkemesi'nin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün görev süresiyle ilgili verdiği kararla ilgili değerlendirmelerde bulundu.
'Bizim kanaatimize göre, Anayasa Mahkemesinin verdiği bu karar yanlıştır.' diyen Malkoç, şöyle devam etti: "Şu açıdan yanlıştır; anayasa hukukunda müktesep hak diye bir husus olamaz. Anayasa Mahkemesi Sayın Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanlığını 7 yıl diye müktesep hak kabul edip ardından ikinci dönemde seçilme hakkının bu şekilde karar bağlanması anayasaya aykırıdır.”
Kararın doğrusunun, "Cumhurbaşkanı Gül’ün görev süresi 5 yıl, ikinci bir 5 yıl daha seçilebilir." şeklinde olması gerektiğini iddia eden Malkoç, “O açıdan Anayasa Mahkemesi yanlış karar vermiştir. Bu anayasa aykırıdır, ileride çok büyük tartışmalara yol açacaktır. Anayasa Mahkemesi'nin 7 yılla ilgili kararı hukuki olmaktan ziyade, siyasi bir karardır. Bu millet Anayasa Mahkemesi'nin geçmişte siyasi kararlarından çok ızdırap çekti. Anayasa Mahkemesi üyeleri ve başkanını bu konuda daha duyarlı ve dikkatli olmaya davet ediyoruz.” şeklinde konuştu.
“ÖZEL YETKİLİ MAHKEMELER'İN KALDIRILMASI TÜRKİYE’NİN YARARINA OLMAYACAKTIR”
Malkoç, özel yetkili mahkemelerin kaldırılmasına dair tartışmalarla ilgili soru üzerine, bu mahkemelerin şu aşamada kaldırılmasının Türkiye’nin yararına olmayacağını dile getirdi.
“Özel yetkili mahkemelerin şu aşamada kaldırılması, sağlıklı değildir.” ifadesini kullanan Malkoç, şu görüşleri dile getirdi: "Türkiye’de sıkıntıları yaşıyoruz. Çete faaliyetlerini, illegal faaliyetleri, terör faaliyetlerini hep birlikte yaşıyoruz. Ancak iki şeyi düzeltmek gerekiyor; bir tanesi özel yetkili mahkemelerin kanununun yanı sıra uygulamalarını düzeltmek gerekiyor. Kanundaki eksiklikler nedir; özel yetkili mahkemelerin hâkim veya savcıları veya buna bakan emniyetin birimleri üç kişinin bir araya gelip yanlış bir iş yaptığını görünce bunu hemen özel yetkili mahkemelerin kapsamına alıyor, ‘bu suç örgütüdür’ diyor. Hâlbuki üç kişinin işlediği suç ayrı bir suçtur, normal ağır cezada veya asliye cezada yargılanması gerekir. Yani polis teşkilatımızda görev yapanlar veya özel yetkili mahkemelerde görev yapanlar toplumdaki bütün suçları özel yetkili mahkeme kapsamına sokuyorlar. Ve tutuklamalar da telefon dinlemeler de gelişi güzel kararlar veriyorlar. Dolayısıyla Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK)'nun bu uygulamayı düzeltmesi gerekir. Anayasal olarak bunun sorumluluğundadır. Hâkimlerin kararlarına müdahale değil ama yapılan bu yanlış uygulamaları da doğrusunu ortaya koyması gerekir.”
'Suç' ve 'terör örgütü' kavramlarının kapsamının yeniden ele alınması gerektiğinin altını çizen Malkoç, “Ceza Muhakemesi ve Ceza Kanunu’nda bunun yeniden düzenlenmesi gerekiyor. Yoksa şu aşamada özel yetkili mahkemelerin kaldırılması Türkiye’nin yararına olmayacaktır. Yeni anayasa değişikliği süreci içerisinde düşünülebilir.” dedi.
CİHAN
