almanyadaki Türk İşadamları Devlet Teşviklerinden Faydalanamıyor

Almanya'nın Köln kentindeki ve çevresindeki Türk işadamlarının yeni gözdesi olan Sinerji Köln İşadamları Derneği (SYNKO), işadamları ve girişimci ada...

Almanya'nın Köln kentindeki ve çevresindeki Türk işadamlarının yeni gözdesi olan Sinerji Köln İşadamları Derneği (SYNKO), işadamları ve girişimci adaylarına, devlet teşvikiyle kendi işini kurma veya işini genişletmenin yollarını gösterdi. SYNKO'nun Köln'de genel merkezinde düzenlenen ve ücretsiz olan seminerin organizatörü SYNKO Genel Müdürü Tekin Ataç ve firma danışma uzmanı Alaattin Üresin, Almanya'daki Türk işadamlarının, kendi işini kurmak ve büyütmek için devletin sağladığı teşviklerden yeterince haberdar olmadığı, nasıl alınabileceğini bilmediği için, yeterli derecede faydalanamadığının altını çizdi.

SYNKO Genel Başkanı Haşim Akman'ın ve tekstilden inşaata, gıdadan finansa birçok alanda faaliyet gösteren çok sayıda işadamının katıldığı seminerin açılış konuşmasını SYNKO Genel Müdürü Tekin Ataç yaptı. Türk işadamlarına dönük bu tür hizmetlerinin devam edeceğini bildiren Ataç, "Benzer bir etkinliğimiz de 30 Ocak'ta olacak. 13 Şubat'ta marketing, daha sonraki bir tarihte ise meslek eğitimi verme ile ilgili bilgilendirici etkinliklerimiz olacak. Ayrıca Çarşamba günleri saat 14.00 ile 18.00 arasında, kişisel sorularınıza cevaplar almanız için danışma hizmeti vereceğiz. Mayıs ayında, iş bağlantıları kurma amacıyla bir Çin gezisi, daha sonra ise bir Afrika gezisi düzenleyeceğiz." dedi.

Daha sonra ise, firma danışma uzmanı Alaattin Üresin, mültimedya gösterisi eşliğinde, "2010 teşvik programı" adlı bir seminer vererek, Almanya'da kendi işini kurmak veya mevcut işini büyütmek isteyenler için hangi teşvik kredi ve hibelerinin bulunduğunu anlattı. Almanya'da yatırımım birçok açıdan desteklendiğini, bunların arasında devletin verdiği karşılıksız hibeler, teşvikler ve ucuz kredilerin bulunduğunu kaydeden Üresin, bunların banka kredilerinden farkı, bu teşvikler için nerelere ve ne şekilde başvurulacağı, danışma hizmeti almak için verilen teşvikler, eğitim teşviki gibi birçok teşvik çeşitlerini anlattı.

Sübvansiyon da denilen teşviklerin bir kısmının karşılıksız hibe olduğunu, bir kısmının ise şartları kolaylaştırılmış krediler olduğunu kaydeden Üresin, "Bu teşvikler, girişimcilerin firmalarını kurabilmeleri ve istihdam alanları oluşturmaları için veriliyor. Eğer istihdam alanları açılır, buralarda insanlar çalıştırılırsa toplum ve ekonomi bundan kazançlı çıkar. Verilen teşvikler ise federal yönetim tarafından temin edilen ve içinde bulunduğumuz Kuzey Ren Vestfalya (KRV) hükümeti tarafından verilenler olmak üzere ikiye ayrılıyor. Yardımların çoğu Avrupa Birliği (AB) kasalarından temin edilmektedir. Örneğin kuaför veya kuyumcu gibi bir zanaat dükkânı açacaksınız. 7 bin 500 Euro hibe, yani karşılıksız teşvik alabiliyorsunuz. Bunu geri ödemiyorsunuz. Teşvik kredilerini işlemlerden sonra devlet bankalarından çok daha uygun imkânlarla alıyorsunuz. Bu krediler için ipotek göstermenize ve uzun süre hiç bir ödeme yapmanıza gerek yok. Ayrıca danışma hizmeti alabilmek için, istihdamı korumak için, tamir ve tadilat için destekler var. Artık Alman bankaları Türkçe bankacılık hizmeti de veriyor. Her türlü teşvikten çekinmeden faydalanmalısınız. Türk firmaları bunları ve nasıl alınacağını yeterince bilmiyor ve faydalanmıyor. Eğer bu teşvikleri almazsanız rekabet etmeniz zorlaşır. Bu paralar zaten bizim için ayrılmış, veriliyor." dedi.

Üresin, 5 bin ile 25 bin Euro arasında değişen oranda mikro kredi, 25 bin ile 50 bin Euro arasında başlangıç kredisi, 5 milyon Euro'ya kadar işletmeci kredisi, 500 bin Euro'ya kadar geliştirme kredisi imkanlarının mevcut olduğunu kaydetti. Seminere katılan işadamları ise, bazı teşvikler için başvurduklarını, şartları uyduğu halde bu teşviklerin kendilerine verilmediğinden yakındı. Alaattin Üresin ise, sadece şartların uymasının yeterli olmadığını bildirerek, iyi bir proje ve konseptle, gerekli şekilde başvurmanın önemine vurgu yaptı. (CİHAN)