İhracattan dönen her tarım ürününün pestisit nedeniyle geri çevrildiği algısının yanlış olduğu belirtildi

Tarım ve Orman Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdürü Ersin Dilber, Türkiye'de yurt dışından dönen ürünlerin pestisitten dönüyormuş gibi bir algı olduğunu, bunu düzeltmek gerektiğini belirterek "Ürünlerin sadece binde 1,6-2'si geri dönüyor." dedi.

Bursa

Uludağ Gıda Zirvesi için kente gelen Dilber, son 10 yılda Türkiye'de tarımsal üretime zararlı organizma sayısının yüzde 15 arttığını, bunlarla mücadele etmek için gerekli pestisitleri doğru kullanmanın önemini anlattı.

Pestisitlerin her ürüne özel ruhsatlandırıldığı bilgisini veren Dilber, her bitkinin fizyolojisinin birbirinden farklı olduğunu, kullanılan pestisitin bir bitkide kalıntı bırakırken başka bitkide bırakmayabileceğini söyledi.

Dilber, Türkiye'de pestisit olarak ruhsatlandırılmış ürünlerin 2009'dan itibaren yüzde 40'ının yasaklandığını belirterek "İçinde bulunduğumuz durum, aslında bir paradoks. Bir yandan zararlılar artıyor, bir yandan ilaçlar kısıtlanıyor, bir yandan da iklim değişiyor. Dolayısıyla bu mücadeleyi doğru bir şekilde yürütebilmek için bakanlığımızca yeni bir uygulamaya başladık." diye konuştu.

Bundan sonra çiftçi olmayan, tarımsal üretim yapmayan kişilere pestisit satışı yapılmayacağını aktaran Dilber, şunları kaydetti:

"Bitki koruma ürünlerinin satışını, artık belirli kurallar çerçevesinde yapacağız. Yeni çıkacak yönetmeliklerle bundan sonra bir kişi eğer ki tarımsal üretimdeyse, bizim kayıt sistemlerimizde bunu doğrulayabiliyorsak ürettiği ürün, üretim alanına orantılı ve hastalığa özgü ilaçlar yazılacak. Bu ilaçları da cep telefonuna gelen kısa mesajı doğrulayarak bayiden alacak. Kişi elma üretip aynı bahçedeki şeftalisine bu ilacı kullanamayacak. Hastalık, zararlı ve ürünüyle orantılı kısmen bu pestisit kullanımını disipline etmiş olacağımızı düşünüyoruz."

Dilber, üreticinin ürününe uygun pestisiti uyguladığı zaman ile ürününü topladığı zaman arasında geçmesi gereken süreye de mutlaka uyması gerektiğini vurguladı.

Yetkili personelin, bitki koruma ürünleri bayileri ve reçete yazma yetkililerinin eğitildiğini belirten Dilber, bahçesini ilaçlamak isteyen çiftçilerin de artık bunun için belge alması gerektiğini, bu süreçle ilgili tüm hazırlıkların yapıldığını, pilot illerde başlayan uygulamanın tüm Türkiye'de hayata geçirileceği bilgisini verdi.

Dilber, "Yönetmeliğin önümüzdeki ay içinde yayınlanacağını düşünüyoruz. Ocak ayından sonra da bu reçeteli sisteme geçebileceğimizi düşünüyoruz." ifadesini kullandı.

"Bütün dünyada pestisit kullanımıyla ilgili problemler var"

İhracattan geri dönen ürünlere değinen Dilber, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Türkiye'de sosyal medyada yurt dışından dönen ürünler, pestisitten dönüyormuş gibi bir algı var. Bunu, düzeltmek gerekiyor. Türkiye'den giden ürünlerin sadece binde 1,6-2'si, yani 1000 kamyondan en fazla 2 kamyonu geri dönüyor. Bu, bazen pestisitten, bazen toksinden, bazen bulaşanlardan, bazen de ticari anlaşmazlıklardan oluyor. Bir malı gönderdiğimizde alıcı almaktan vazgeçince de geri dönüyor. Halkımıza 'Çok güvensiz ürün üretiliyor. Türkiye'de bu ürünler ticarete konu oluyor.' gibi algı oluşturulmak isteniyor. Bu, üreticilere, üretim hattında çalışan herkese karşı aslında bir saygısızlık, güvensizlik ortamı oluşturuyor."

Dilber, bunlarla da mücadele etmek zorunda kaldıklarını vurgulayarak "Bütün dünyada pestisit kullanımıyla ilgili problemler var. AB'de bununla ilgili raporlar yayınlanıyor. AB'nin bu konudaki yetkili otoritesi, Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA). Burada raporlar yayınlanıyor. Burada Türkiye ile ilgili çok yüksekmiş gibi anlatılan bu bildirilerin, aslında çok ciddi tehdit olmadığına dair ifadeler bulabilirsiniz." dedi.

Yurt dışından dönen ürünler yurt içinde tüketilmiyor

Dilber, yurt dışından dönen ürünlerin yurt içinde tüketilmediğine dikkati çekerek gümrükten dönen hiçbir ürünün doğrudan yurt içine giremeyeceğini, kapıda analiz edilerek, ülke mevzuatına uygunsa alındığını, aksi takdirde gümrükte imha edildiğini anlattı.

Gıda ve Kontrol Genel Müdürü Dilber, Türkiye'de 41 kamu laboratuvarının 22'sinde, 97 özel laboratuvarının 53'ünde pestisit analizi yapılabildiğini dile getirdi.

"Bu ürünün içinde ne var?" sorusunun cevabını verebilecek laboratuvarların Türkiye'de olduğunu anlatan Dilber, 400'ün üzerinde aktif maddenin bu laboratuvarlarda analiz edilebildiğini söyledi.

Türkiye'den çok sayıda ülkeye gıda satışı yapıldığını, bu süreçte ürünlerin engellere takılmaması için mevzuatın o ülkelerdeki mevzuatlara, limitlere, kısıtlamalara uygun olması gerektiğini belirten Dilber, bu sebeple Türkiye'nin dünyada gıda alanında mevzuat altyapısı en iyi ülkelerden olduğunu sözlerine ekledi.

AA