MADEM HAKLIYIM YAZACAĞIM

Aykut Onur KALAYCI

MADEM HAKLIYIM YAZACAĞIM!

-GÜMRÜKTE ÜÇ ÖNEMLİ OLAY-

GÖNÜL İSTERDİ Kİ, BEN HAKSIZ ÇIKAYIM!

İSTANBUL MALİ BÜRO, KAÇAKÇININ ENSESİNDE…

Sevgili okurlarım, Etki Haber’deki köşemin yanı sıra teklif aldığım birçok televizyonda konuk olarak programlara katılmaktayım. Son olarak iki aya aşkın süredir HRT AKDENİZ TV’de yayınlanan ‘SON GÜNDEM’ programında hem kapağı açılmamış dosyaları kamuoyuyla paylaşmakta, hem de sizlerden gelen sorulara elimden geldiğince cevap vermekteyim.

Her konuyu masaya yatırıyoruz!

Programlarda başta dâhilde işleme ile yapılan ithalatlar ve karşılığında yapılması gereken ihracatları, büyük çaplı sigara kaçakçılığı dosyalarını, akaryakıt kaçakçılıklarını ve bunun dışında da Gümrük Ve Ticaret Bakanlığı’nda çalışanların sorunlarını ve taleplerini de program süresi içerisinde dile getirmeye çalışıyorum. Kısaca, her konuyu devletin belge ve bilgileriyle masaya yatırmaya çalışıyorum.

‘Kaçakçılığın İzlerini Yazmıştım’

Bakın işte size bir örnek. Taaa dokuz ay önce köşemde işlediğim, televizyonda adeta bağırırcasına konuşmalar yaptığım bir kaçakçılıktan söz edeyim. Büyükçekmece Kaçakçılık Eski Savcısı tarafından Ambarlı Gümrüğü’nde 9 ay önce bir firmanın getirdiği kimyevi maddeler (matbaa sektöründe kullanılan etil asetat) ile ilgili laboratuarlarda yapılan tahliller neticesinde akaryakıt olduğu tespiti üzerine büyük bir operasyon başlatıldı iki gün önce..

Şebeke çökertildi!

Bunca yıldır titiz çalışmalarından dolayı hepsinin ayrı, ayrı elini sıkmak istediğim İstanbul Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi (KOM) Mali Büro ekipleri yakın takibe aldıkları şebekeyi 11 Ocak günü operasyonla çökertti. Başta, İstanbul olmak üzere İzmir, Kocaeli, Gaziantep, Düzce, Ankara, Şanlıurfa ve Kayseri’de düzenlenen eş zamanlı operasyonlarda 22 kişinin gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar arasında ne yazıktır ki gümrük görevlileri bulunuyor.

Ya polis olmasa…

Hem polis dostlarımdan, hem de gümrükçü arkadaşlarımdan gelen bilgiye göre kaçak akaryakıt operasyonunun boyutları oldukça büyük! Bana ulaşan bilgilere göre, elde edilen kaçak akaryakıtın miktarı bin 920 ton. Bilirkişi belirlemelerine göre, piyasa değeri ise 7 Milyon Lira. İddiaya göre; şebekenin Mısır, Tunus gibi Kuzey Afrika ülkelerinden akaryakıtı getirdikleri ve gümrüklere kimya ve matbaa sektöründe kullanılan eşyalar olarak beyan edildiği belirtilmektedir. Vurgunu ortaya çıkartan İstanbul Mali Şube Ekipleri edindiğim bilgiye göre, her zaman olduğu gibi operasyonda hiçbir şekilde açık kapı bırakmamış. Operasyonun başından sonuna kadar devletin kasasını hortumlayan kaçakçıları kameralara kaydetmiş. Görüntüler arasında içi kaçak akaryakıt dolu bir tırın da polis tarafından durdurulması, konteyner de yapılan arama, kaçak akaryakıt dolu varillerin görüntüleri delil olarak var. Soruşturma halen Büyükçekmece Kaçakçılık Savcılığı ve İstanbul Mali Büro polisi tarafından sürdürülüyor..

Evet, tam 9 ay önce köşemde bu akaryakıt kaçakçılığını yazmış hem de HRT Akdeniz TV’de olayın vahametini anlatmıştım. Gönül isterdi ki, ben yanılayım ya da haklı çıkmayayım. Gerçekten yazık hem de çok yazık.

İŞTE CEVAP BEKLEYEN SORULAR:

Peki! Gelelim operasyonun en can alıcı sorusuna.. Bu mallar gümrüklerden nasıl geçmiştir? Bunun mutlaka cevabının olması gerekiyor. Bu büyüklükteki bir malı kimse risk edemez. Bunun içindir ki, mutlaka gümrükten biri veya birilerinin yardımına ihtiyaç duyar. Bu operasyonda da iddia odur ki, bazı gümrük personeli de bu işlerin bizzat içerisinde. Ne yazık ki hem de başrolde!..

Peki, sadece memurlar mı bu işin içinde? Örneğin bu memurların bağlı oldukları müdürleri yok mu? Bölge müdürleri yok mu? Acaba bu işler olurken, gümrük müdürü bölge müdürü ne yapıyordu? Nakış falan mı? Bakın yanlış mıyım şimdi Allah aşkına.. Siz (O kendini anlar) Ambarlı Gümrüğü’nde 3 yıl görev yaptıktan sonra çok kısa bir süreliğine başka gümrükte görev yapan bir kişiyi tekrardan Ambarlı Gümrüğü’ne verirseniz gümrüklerde bu tip olayların olması da kaçınılmaz hale gelmez mi? Var mı cevabı olan! Ah, ah benim yazmaktan parmaklarım yoruldu ama dinleyen yok. Ta ki polis tepesine binene kadar.

Alın size üç olay anlatayım da yazmadı demeyin. Bazı gümrüklerimizde yaşanan bu olayları hem de mahkeme kararlarıyla anlatayım bakın bizim gümrüklerin haline..

1.OLAY

Gıda ve tarım işleriyle uğraşan bir firma, serbest dolaşıma giriş beyannamesi muhteviyatı eşyalarının gözetime tabi olduğu ancak emtialara ilişkin olarak gözetim belgesinin bulunmadığı; bu sebeple eşyanın 2000 USD brüt ton gözetim kıymetine yükseltilip aradaki fark yurt dışı giderlerine eklenerek, ihtirazı kayıtla beyan sonucunda ödenen gümrük ve kdv iadesi istemi ile yapılan başvurunun zimmen reddine dair Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğü (eski başmüdürlük) işleminin iptali beyan üzerine fazla ödenen vergilerin iadesi İstanbul 8. Vergi Mahkemesi’ne başvurularak istenir.

Tabii bu arada da, davalı gümrükte İstanbul Ambarlı Gümrük Müdürlüğü’dür.

Peki, mahkeme ne karar verir. Kısaca özetleyecek olursak:

“Davacıdan aranılan gümrük ve katma değer vergilerinin uyuşmazlık konusu beyanname muhteviyatı eşyaya ilişkin gözetim kıymeti esas alınarak belirlenen vergiler olduğu Gümrük Kanunu uyarınca tespit edilmiş; fark kıymetinin bulunmadığı anlaşılmış olup 211 maddenin öngördüğü şekilde kanunen alınmaması gereken bir vergi anlamında bir verginin söz konusu olduğu, yapılan geri verme kaldırma başvurusunun 4458 sayılı yasanın 211 madde kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinden idarece istemin reddi yolunda tesis edilen işlemde yasal isabet bulunmamaktadır.”

Kısacası, gümrüğün itirazı mahkemece kabul edilmemiştir! Bu karar, Danıştay yolu açık olmak üzere İstanbul 8. Vergi Dairesi 13.09.2012 günü karar oy birliğiyle alınmıştır.

2.OLAY

Bu olayımızda ise, Orta Akdeniz Gümrük Ve Ticaret Bölge Müdürlüğü’ne bağlı Kaçakçılık İstihbarat Ve Narkotik Gümrük Muhafaza Müdürlüğünün iki uygulamasını aktaracağım.

İsmi ve adresi yine bende olan bir firma, Mersin Gümrüklerine kabuklu badem türü eşya getireceğini beyan eder. Kaçakçılık şubesi ekipleri ise, bu eşyaların yanı sıra kabuksuz badem geleceği bilgisine de ulaşırlar. Ekiplerce konteynırda yapılan araştırmada, kabuklu ile kabuksuz bademlerin karışık vaziyette olduğu görülür. Konu, Mersin Cumhuriyet Savcısı’na bildirilir. Ekipler, 5607 sayılı kanunun 5911 sayılı kanunla değişik 3/18 maddesine istinaden eşyaya 23.03.2011 günü saat 17.15’te el koyarlar.

Bundan sonra ise, şu olaylar gerçekleşir: Firma ile ilgili yasal işlemler başlatılır; Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı Mersin Kabahatler Bürosu bu firma ile ilgili idari yaptırım kararı alır. Bahse konu eşyanın gümrüklenmiş değerinin 500.358.84 TL olduğu, 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun 3/11 maddesi uyarınca toplam 1.01871768 TL idari para cezasıyla cezalandırılmasına karar verir.

Firma ise bu karara, MERSİN 4. Sulh Ceza Mahkemesi’ne başvurarak itiraz eder. Ve itiraz neticesinde Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı Mersin Kabahatler Bürosu’nun aldığı idari para cezası mahkemece yerinde görülmediğinden kabahatlilerden İ.T. ve İ.Ö. hakkında düzenlenen idari para cezasının kaldırılmasına 29.08.2012 günü karar verir.

3.OLAY

YER yine MERSİN! Bir dış ticaret firması, yurt dışından atık yağ getirir. Orta Akdeniz Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğü laboratuar şube müdürlüğünce düzenlenen kimyagerlik raporunda, söz konusu eşyaların beyan edilen Gümrük Tarife İstatistik Pozisyonundan farklı olarak 27.10.91.00.00.00 gümrük tarifesinde olduğunun tespit edildiği, bu gümrük tarifesindeki eşyanın atıklar sınıfına girdiği, dış ticaret standardizasyon tebliği 9. maddesinde serbest bölgeler dâhil gümrük bölgesine girişin yasak olduğunun belirtildiği ve bu konuyla ilgili olarak Mersin Gümrük Muhafaza Kaçakçılık Şubesi tarafından 02.03.2011 tarihinde fezleke düzenlenerek Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı Mersin Kabahatler Bürosu’na gönderildiği;

Savcılık ise, firmayla ilgili işlemleri yapan gümrük müşavirleri de dâhil olmak üzere SEKİZYÜZBİN TL ile cezalandırılmalarına karar verir. İtirazı açık olmak üzere… Firma da kısa bir süre sonra Mersin 3. Sulh Ceza Mahkemesi’ne başvurarak kendilerine kesilen bu para cezasına itiraz ederler. Mahkeme, savcılığın vermiş olduğu para cezasını14.09.2012 günü kaldırır. Para cezası kesilen M.B. ve İ.Ö. bu karar tebliğ edilir.

Buradan yetkililere sesleniyorum:

Benim şuana kadar ki anlattığım biri Ambarlı Gümrüğü’nü ilgilendiren iki tanesi de Mersin Gümrüğümüzü ilgilendiren olaylarla ilgili olarak herhalde yetkililerin bir sözü olacaktır.

TAZMİNAT DAVALARI AÇILIR!

Ama onlardan önce dilerseniz sazı ben alayım elime. Başlayayım tellerine değmeye. Bakın bu tip olaylarda gümrük kaçak şubesinde çalışanların gerekli inceleme ve araştırmaları yaptıktan sonra konuları direk mahkemelere intikal ettirmelidir. Yoksa telafisi çok güç olaylara da sebebiyet verilebilinir. Yanlış uygulamalar sonucunda bu işlemleri gerçekleştirenler ve onların üslerine tazminat davaları açılabilir.

Yazdıklarıma itirazı olanlar varsa onlara söyleyeceğim bir çift söz var: İsterlerse bendeki mevcut belgeleri taraflarına gönderebilirim. Son olarak, HRT Akdeniz TV’de birçok programda araştırmacı kadrolarına atanan başmüdür yardımcıları gümrük müdürleri ve gümrük muhafaza müdürlerinin durumlarını Sayın ERDOĞAN ALKAYA ile gündeme taşıdık. Buradan bir yanlışı düzeltmekte isterim. Hiçbir kimsenin müdürlüğü durduk yere alınmamıştır. Gümrük müsteşarlığı biliyorsunuz ki, artık bakanlığa dönüşmüş durumda yani Gümrük ve Ticaret Bakanlığı olmuştur. Eski müsteşar Emin Zararsız’ın 2008’de başlayarak hazırladığı reform doğrultusunda çıkartılan kanun hükmünde kararname ile bu başmüdür yardımcıları, gümrük ve muhafaza müdürleri araştırmacı kadrolarına atanmışlardır. Bunların içerisinden bölge müdür yardımcıları gümrük müdürleri ataması gerçekleşmiştir. Bunun dışında kalan kişiler ise, görevlerine araştırmacı olarak devam etmektedirler.

Kimsenin avukatı değilim ama..

Ben kimsenin avukatı değilim; kendilerini mevzuat yönünden dört dörtlük yetiştirmiş genç ve deneyimli insanların araştırmacı olarak bir köşede bekletilmesi tabiî ki hoş değil! Ama haklarında soruşturmalar olan dosyaları kabarık bir takım müdürler için de örnek vermek gerekirse, İstanbul’da görev yaparken yüzlerce konteynırın kaybolduğu bir gümrükte müdürlük yapan kişinin de müdür olarak atanmasının ne kadar doğru olacağını siz sayın okurlarıma bırakıyorum.

Dosyalar baz alınmalı!..

Bu tip insanların araştırmacı kadrosunda azımsanmayacak kadar olduğu kanaatindeyim, onun için de bakanlık atamalarda bunlara da yani dosyalarını da göz önünde bulundurarak müdürlük atamalarını gerçekleştirmelidir. Bana şunu diyebilirsiniz: “Atananların hepsi peki dört dörtlük müdür?” Tabii ki HAYIR! Bir takım yanlışlıklar yazık ki olacaktır bu doğaldır. Araştırmacı kadrolarına atananlara son sözüm ise, iğneyi kendilerine çuvaldızı başkasına batırmasınlar.

-YAZARIN NOTU-

Son yazımda yer alan yazarın notu ile ilgili bir takım sıcak gelişmeler yaşandı.. Daha önce Orta Akdeniz Gümrük Ve Ticaret Bölge Müdürlüğü’nde 4 kişinin geçici görevlerinin çıkmasına rağmen 2’sinin geçici görevinin iptal edildiği, onun içinde yeni muayene memurlarından 1 kişinin gitmeyenlerin yerine görevlendirildiği ve bu şahsında eşinin sağlık mazereti nedeniyle durumunun Ankara’ya bildirildiği, oradan gelecek cevaba göre hareket edileceği bilgisine ulaştım. Birde geçici görevi iptal edilen muayene memuru H için, bölge müdürünün Ankara’ya yazı yazdığı ve görevi iptal ettirdiği bilgisine de ulaştım!!