Malazgirt Zaferi'nin yıl dönümü etkinlikleri KKTC'de tanıtıldı

1071 Malazgirt Zaferi'nin 948. yıl dönümü dolayısıyla Muş'un Malazgirt ve Bitlis'in Ahlat ilçelerinde düzenlenecek olan etkinlikler Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde tanıtıldı.

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı himayesinde ve Okçular Vakfı tarafından 1071 Malazgirt Zaferi'nin 948. yıl dönümü dolayısıyla Muş'un Malazgirt ve Bitlis'in Ahlat ilçelerinde 23-26 Ağustos'ta eş zamanlı düzenlenecek etkinlikler Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC) basın toplantısı ile tanıtıldı.

Basın toplantısına, Dünya Etnospor Konfederasyonu Başkanı Bilal Erdoğan ile Beyoğlu Belediye Başkanı ve Okçular Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Haydar Ali Yıldız, AK Parti Genel Merkez Gençlik Kolları Başkanı ve Yalova Milletvekili Ahmet Büyükgümüş, Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Başkanı Enes Eminoğlu, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar (YTB) Başkanı Abdullah Eren ile medya mensupları, Türkiye ve KKTC'den kurum ve kuruluşların temsilcileri katıldı.

Toplantıda konuşan Dünya Etnospor Konfederasyonu Başkanı Erdoğan, yarından itibaren Ahlat ve Malazgirt'te düzenlenecek etkinliklerde geleneksel sporların ve müziklerin yer alacağını belirterek, "İnşallah Ahlat Malazgirt etkinlikleri, nasıl son 15 yılda Çanakkale törenleri büyük bir profil arz etmeye başladıysa aynı profilde ve ihtişamda kutlanan bir gün haline gelecek. Malazgirt ve Ahlat bölgesinde bir panorama müzesi, bir anıt gibi projeler de var. Bunlar da hayata geçtiği zaman inşallah her geçen yıl bu bölgeye daha fazla insanımızın gittiğini göreceğiz." diye konuştu.

Bu yılki katılımın geçen yılın on katı olmasının öngörüldüğüne dikkati çeken Bilal Erdoğan, Malazgirt Zaferi'nin Türk tarihinin ve kültürünün çok önemli bir köşe taşı ve dönüm noktası olduğunu söyledi.

Bilal Erdoğan, "1071'den bugüne Anadolu'dayız diyoruz, Anadolu'nun kapısının Türklere açılmasından bahsediyoruz ama işin özünde bir toprağın vatan olması yatıyor." dedi.

Fetih ile Anadolu topraklarına insanlara daha huzurlu ve mutlu bir dünya görüşünü aşılayan gönül ordularının girdiğini anlatan Erdoğan, "O yüzden bugün Kıbrıs'tayız. Kıbrıs'ta ecdadımız 400 yıl hüküm sürmesine rağmen hala görüyorsunuz sadece Türkler ve Müslümanlar yok. Kıbrıs'ta Hristiyanlar da var, Ortodokslar da var. Onların kiliseleri, dilleri, örf ve adetleri, gelenekleri devam ediyor. 20 milyon kilometrekareden daha büyük bir topraktan bahsediyoruz Osmanlı dediğimiz zaman. Bu topraklarda yaşayan bu kadar millet bugüne kültürleriyle, dilleriyle bütün gelenekleriyle ulaşabilmişlerdir." ifadelerini kullandı.

Türklerin fetih anlayışının hoşgörü ve birlikte yaşama kültürü barındırdığını vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bugün Belgrad'a, Bosna'ya, Sofya'ya veya Orta Doğu ülkelerine gidin. Milletlerin kendi dillerini, örf ve adetlerini sürdürdüklerini göreceksiniz. Bugün dünyada mülteci sorunlarından ortaya çıkan 'beraber yaşayamama' sorunundan bahsediyoruz. Avrupa'nın azınlık meselesini bir sorun olarak görmeye başlaması, ABD'nin göçmen meselesini büyük bir sorun olarak görmeye başlaması, 'bir arada yaşayamamanın güçlendiği' bir sürecin göstergeleri. Biz aslında bir arada nasıl yaşanabildiğini dünyaya öğretmiş bir ecdadın torunlarıyız. Hoşgörü toplumunu meydana getirebilen bir ecdadın torunlarıyız. Dünyaya bunu anlatmamız lazım. 1071'den bugünlere bu toprakları bize vatan kılan fetihlerimiz oralardaki bütün toplulukların değerlerine saygıyı gözetmiş olan bir vatan yapma çalışmasıdır. Sanıyorum, Kıbrıs için de özellikle bu anlayışın yeniden gündeme getirilmesi çok büyük önem arz etmektedir."

Malazgirt etkinlikleri çerçevesinde gençlere tarihin anlatılmasının önemine de dikkati çeken Bilal Erdoğan, Osmanlı-Türk yayının tarihte yapılmış en güçlü ve kullanışlı yay olduğunu, Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'un fethinde zamanın en büyük toplarını döktürdüğünü anlattı. Bugünün en ileri savaş teknolojisinin kitleleri imha etmek için dünyaya korku verdiğini söyleyen Erdoğan, tarihte Türklerin sahip olduğu zamanın en iyi teknolojilerinin ise kitle imhası için değil, toplulukların huzur içinde beraber yaşayabilmesi için kullanıldığını belirtti.

Erdoğan, "Gençlerimizin bu perspektife ihtiyacı var. Zamanımızın en iyi teknolojisine sahip olacağız. Bugün teknoloji, fen, bilim neredeyse bileceğiz ve ötesini hedefleyeceğiz." şeklinde konuştu.

"'Tek Millet Tek Bayrak Tek Vatan Tek Devlet' anlayışını taşıyacağız"

Beyoğlu Belediye Başkanı ve Okçular Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Haydar Ali Yıldız da Okçular Vakfının tarihi bir sorumluluk alarak vatan ve medeniyet şuuruyla 1071 Malazgirt Zaferi'nin 948. yıl dönümü etkinliklerinin koordinasyonunu üstlendiğini belirtti.

Konuşmasında Muş'un Malazgirt ve Bitlis'in Ahlat ilçesinde düzenlenecek etkinliklere değinen Yıldız, Kıbrıslı gençlerin de etkinlikler kapsamında Ahlat'a geçeceğini belirtti. Yıldız, "Yarından itibaren Ahlat'ta etkinliklerimiz başlayacak ve 1200 metre uzunluğunda bir bayrak yürüyüşümüz olacak. Sultan Alparslan'ın ordusundaki gibi Türkler, Kürtler, Araplar, Çerkezler, Rumlar, Ermeniler Cumhurbaşkanımızın 'Tek Millet Tek Bayrak Tek Vatan Tek Devlet' anlayışını o bayrağın altında taşıyacak. Mehter ile beraber yürüyeceğiz ve programımız cuma namazından sonra başlayacak." diye konuştu.

Etkinlikler kapsamında konserlerin, okçuluk yarışmalarının, bir çocuğun ilk adımını anlatan "toy temsilleri"nin, destan ve zaferleri anlatan halk oyunlarının düzenleneceğini anlatan Yıldız, "26 Ağustos'ta, tarihi Malazgirt Meydanı'nda saygıdeğer Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan bütün dünyaya bir kez daha birlik ikrarında bulunacaklar." dedi.

"Fethi andığımız zaman geçmişimizi ve bugünümüzü anarız"

AK Parti Genel Merkez Gençlik Kolları Başkanı ve Yalova Milletvekili Ahmet Büyükgümüş de fetihlerin, millet olmanın ve kalkınma mücadelesi vermenin en açık sembolü olduğunu söyledi.

İstanbul'un fethinin, Kıbrıs Barış Hakekatı'nın, Çanakkale Zaferi'nin kutlanmasının önemine dikkati çeken Büyükgümüş, şöyle devam etti:

"Sayın Cumhurbaşkanımız tüm bu tarihi bilinci yeniden dirilterek, bunu gençlikle buluşturarak ve toplumun tüm kesimlerine açmıştır. Bu programlar ile bir ve tek millet olarak hissettiğimiz, bu kimliği kazandığımız, bu tarihi bilinci tüm zorluklarıyla, başarılarıyla, mirasıyla sahiplendiğimiz bir düşüncenin, iklimin oluşması gerçekleşmiştir. Biz fethi andığımız zaman geçmişimizi ve bugünümüzü anarız. Millet olarak bu coğrafyada neleri başaracağımızı ve nereden nereye gittiğimizi anarız."

Büyükgümüş, bu yıl düzenlenen Malazgirt Zaferi anma programlarının gençlerin yaşamına, değerlerine ve bakış açısına büyük katkıları olacağını vurguladı. Basın toplantısının ardından, konuşmacılar, konuklar ve basın mensupları ok atma talimi yaptı.

AA