Toplanan zeytinin bahçede bekletilmesinin zeytinyağının kalitesini olumsuz etkilediğini anlatan Ar-Ge Müdürü Zengin, "Bekleme süresi arttıkça yağdaki asit oranı da yükselir, tat ve kokusunda kusurlar oluşur. Üreticimizin yaptığı hatalardan biri de mahsulü çuvala koymasıdır. Çuvalda bekletilen zeytin, yeterince havalanmadığı için daha kısa sürede bozulmaya başlar. Bazen birkaç gün tarlada, birkaç gün de fabrikada çuvallarla bekletilen zeytinden elde edilen yağın asit oranı artar, tat ve kokusunda bozulmalar olur. Hasat edilen zeytini kasalara yüklemeli ve bekletmeden fabrikaya götürmeliyiz. Dipten toplananlarla ağacın üzerinden toplananların karıştırılması da kaliteyi düşürür." dedi.
Kaliteli zeytinyağı için öncelikle zeytin bahçesinin bakımının düzenli olarak yapılması gerektiğini vurgulayan Meltem Zengin, ağacın gövde büyüklüğü dikkate alınarak uygun şekilde budanması, hastalık ve zararlılarla mücadele edilmesini istedi. Zeytin ve zeytinyağı üretiminin büyük ölçüde Ege Bölgesi'nde yapıldığını, 2009 yılı toplam ihracat miktarınınsa 25 bin ton olduğunu kaydeden Zengin, "Buna bağlı olarak Türkiye genelinde kişi başına yıllık zeytinyağı tüketimi 1,4 kg seviyesinde kalırken Ege Bölgesi'nde yaklaşık 3 kg'dır. Üreticilerin yıllık tüketimi ise ortalamada 15 kg'ı bulmaktadır. Türkiye, zeytinyağı üreten ama tüketmeyen tek ülke konumundadır. Yunanistan'da kişi başına yıllık tüketim 22 kg, Avrupa Birliği ortalaması ise 6 kg seviyelerindeyken Türkiye'de düşük kalmasının temel sebebi tanıtım eksikliğidir." şeklinde konuştu.
İtalya'da yayınlanan, dünyanın en iyi sızma zeytinyağlarının yer aldığı "La Guida L'Extravergine" kataloğunda, kendi markasıyla 2007 ve 2008'de yer almayı başaran, 2009 yılında da Belçika merkezli Monde Selection tarafından gümüş madalyayla ödüllendirilen Osman Menteşe ise 1998'de Milas ilçesinde ailesinin oluşturduğu zeytinliklerde modern yöntemlerle butik zeytinciliğe başladığını söyledi. Menteşe, 2 bin 500 yetişmiş ve bin 100 yetişmekte olan ağaçları olduğunu kaydederek, şunları söyledi: "Kaliteli zeytinyağı üretmek için ağacın iyi beslenmesi gerekir. Ondan sonra da ya elle toplayacaksınız ya da mekanik hasat yöntemi kullanılacaksınız. Mekanik hasatla süratli toplayıp kasalarla getirerek, süratli sıkmayla iyi kalitede zeytinyağı elle edilebilir."
Milas'ta çiftçilik yapan Serkan Akar zeytin hasadında makine kullanmanın çok faydalı olduğunu belirtti. Bu şekilde ağaçların fazla zarar görmediğini ifade eden Akar, "Sırıkla vurmak, ağaca zarar veriyor. Sonraki yıllarda verim yüzde 50'lere kadar azalıyor. Bölgemizde elektronik araçlar fazla kullanılmıyor. Çiftçilerin yüzde 90'ı eski usullerle toplamaya devam ediyor." dedi.
Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi tarafından yapılan rekolte tahmin çalışmalarındaki son düzenlemeyle zeytinyağı üretim bölgesi olarak Ege ve Marmara'da 2008-2009 sezonunda 117 bin 936 ton zeytinyağı üretilirken 2009-2010 sezonunda 103 bin 880 ton üretim bekleniyor. Ege Bölgesi'nde 83 milyon 235 bin 339 meyve veren, 19 milyon 735 bin 370 ise vermeyen ağaç bulunuyor. (CİHAN)
