17 Aralık 2025
Altın 5944.339
BIST 11348.83
Dolar 42.7036
Euro 50.0999
Sterlin 57.1825
Ankara -4°C

Sivil Toplum Kuruluşlarından Teröre Karşı 'BİRLİK' Çağrısı

Sivil Toplum Kuruluşlarından Teröre Karşı 'BİRLİK' Çağrısı
Beyoğlu'nda yürüyüş yapan sivil toplum kuruluşları ve sendikalar, son günlerde artan şiddet ve teröre karşı birlikte mücadele çağrısı yaptı.
Beyoğlu'nda yürüyüş yapan sivil toplum kuruluşları ve sendikalar, son günlerde artan şiddet ve teröre karşı birlikte mücadele çağrısı yaptı. Türk Tabipler Birliği (TTB) Genel Başkanı Gencay Gürsoy, "Demokratik bir Türkiye özlemi taşıyan herkesi, savaşa karşı barışı egemen kılmak için çaba göstermeye, katkı sağlamaya çağırıyoruz. Tarihin bir kez daha tekrarlanmasına, şiddetin ve silahların bir kez daha hayatımıza egemen olmasına izin vermemek herkesin sorumluluğudur." dedi.

KESK, DİSK, TMMOB, TTB öncülüğünde çok sayıda sivil toplum örgütü ve sendikaya üye yaklaşık 200 kişi, son yaşanan olayları protesto etmek için Taksim Meydanı'nda toplandı. 'TEKEL'den Muş'a şiddet ve terörü kınıyoruz', 'Özgür demokratik bir ülkede bir arada yaşamı savunmak için mücadeleye çağırıyoruz' yazılı pankart açan grup, 'Yaşasın işçilerin birliği, halkların kardeşliği', 'Susma haykır, halklar kardeştir', 'TEKEL işçisi yalnız değildir' şeklinde slogan atarak İstiklal Caddesi'nden Galatasaray Meydanı'na yürüyüşe geçti.

Galatasaray Meydanı'ndan grup adına açıklama yapan TTB Genel Başkanı Prof. Dr. Gencay Gürsoy, Türkiye'nin içinde bulunduğu ağır gündemin kaygı verici olduğunu söyledi. Türkiye'nin bir kez daha savaş-barış ikileminde sıkıştırıldığını kaydeden Gürsoy, siyasi iktidarın 'demokratik açılım' adıyla başlattığı sürecin yerini, bir kez daha çözümsüzlüğün egemen olduğu, savaş çağrılarının yeniden yükseltildiği, halkların bir birine karşı kışkırtıldığı bir gündeme bıraktığını ifade etti. "Sorumsuz ve şöven politikacıların gündeme getirdiği ve esasen toplumsal sorunlarımızın çözümünün önünü tıkamayı amaçlayan politikaların halk katmanlarında yankısı sokağın ısınması, toplumsal gerilimlerin artması ve linç kültürünün sokağa egemen olarak yaşanıyor." diyen Gürsoy, böyle bir noktada Demokratik Toplum Partisi'nin kapatılmasının da durumu daha ağırlaştırdığını belirtti. 'Demokratik açılım' süreciyle ortaya çıkan beklentilerin yerini güvensizliğe bıraktığını savundu.

Bütün bu sürecin ortaya çıkardığı toplumsal ruh halinin geçtiğimiz günlerde en çirkin haliyle sokaklarda linç çetelerini beslediğini kaydeden Gürsoy, şöyle konuştu: "Emekçilerin, hak arayanların karşısında polis gücünü ölçüsüzce kullanan, Haydarpaşa Garı'nda demiryolu emekçilerine, İstanbul itfaiye emekçilerine ve son olarak da Ankara'da TEKEL işçilerine karşı şiddet kullanmaktan çekinmeyen Hükümet, linç çeteleri söz konusu olduğunda sorumluluktan kaçmaktadır. Eğer siyası iktidar toplumsal sorunların çözümüne dair barışçı yöntemlere dayanan, demokratik bir çizgiyi izlemek istiyorsa öncelikle sürüklendiğimiz kaos ortamına derhal müdahale etmelidir." Bugün burada toplanan 4 örgüt olarak başta Parlamento ve Hükümet olmak üzere siyasi partilere, toplumsal kurumlara seslenen Gürsoy, sözlerini şöyle bitirdi: "Demokratik bir Türkiye özlemi taşıyan herkesi, savaşa karşı barışı egemen kılmak için çaba göstermeye, katkı sağlamaya çağırıyoruz. Tarihin bir kez daha tekrarlanmasına, şiddetin ve silahların bir kez daha hayatımıza egemen olmasına izin vermemek herkesin sorumluluğudur."

Grup basın açıklamasının ardından olaysız bir şekilde dağıldı.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler
Bunlar da İlginizi Çekebilir