Emniyet Genel Müdürlüğü Güvenlik Şube daireleriyle ortak çalışmaları olduğunu belirten Parmaksız, Türkiye'nin karnesi korsan yayın bakımından çok kötü olduğunu belirtti. Yaşanan kaybın hem yazarın, hem eser sahibinin, hem yayınevinin olduğunu vurgulayan Parmaksız, "Eser sahibi İLESAM'a üye olduğu zaman bu üyeliği ortalama 100 yıl sürüyor. Hatta ölümünden sonra da hakları 70 yıl daha devam ediyor." dedi.
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu'nun ülkemizde yazar, şair, akademisyen eser sahipler tarafından çok fazla bilinmediğini söyleyen Parmaksız, "Hem maddi hem manevi haklarını korumak açısından eser sahiplerinin haklarını bilmediğini İLESAM olarak düşünüyoruz. Bu anlamda tanıtım çalışmaları, konferanslar, seminerlerle 18 ilde üniversitelerde ve orta öğretim kurumlarında başlattığımız telif hakları konferansının birincisi Gaziantep Üniversitesi işbirliğiyle gerçekleştirdik. 5846 Sayılı yasaya göre eserde eser sahibinin izni olmadan o eserden faydalanamaz, sadece basında kültür, eğitim amaçlı alıntılar alıntı yapabilir." açıklamasını yaptı.
Türkiye İlim ve Edebiyat Eserleri Sahipleri Meslek Birliği Genel Muhasibi Cemal Tuzcuoğulları ise dava konusu olan bir eserin ya da makalenin özgün olup-olmadığı yazarın kendi duygu ve düşüncelerini yansıtıp-yansıtmadığının tespit edilmesi gerektiğine temas etti. Tuzcuoğulları, "Özgün eser, işleme eser, derleme eser, tercüme eser gibi eserlerin hukuksal olarak değerlendirilmesinin yazarın lehine maddiyata çevrilirken, ölçü birimleri çok farklıdır. Bakanlığın belirlediği bir ölçü birimi vardır, yüzde 8 – 10 arasında bir oran. Ama piyasanın ölçü birimi aynı değildir. Elif Şafak, Orhan Pamuk gibi kamuoyunda tanınmış, eseri çok fazla satan eserlerin değerlendirilmesi yüzde 20'den yapılıyor." dedi.
