16 Aralık 2025
Altın 5884.926
BIST 11377.02
Dolar 42.7092
Euro 50.2365
Sterlin 57.261
Ankara 4°C

"Türkiye'nin Demokratik Hukuk Sistemi İçin Risk Aldık, Mücadele Verip Dik Durduk!"

"Türkiye'nin Demokratik Hukuk Sistemi İçin Risk Aldık, Mücadele Verip Dik Durduk!"
Başbakan Erdoğan, bugün yaptıklarının; Hrant Dink'in, Abdi İpekçi'nin, Uğur Mumcu ve diğer bütün kirli saldırıların üzerindeki sis perdesini kaldırmanın önemli olduğunu söyledi.
Başbakan Erdoğan, bugün yaptıklarının; Hrant Dink'in, Abdi İpekçi'nin, Uğur Mumcu ve diğer bütün kirli saldırıların üzerindeki sis perdesini kaldırmak, tüm bu olayları aydınlığa kavuşturmak, gelecekte benzer melanetlerin yaşanmasını önlemeye yönelik olduğunu söyledi.

Türkiye'nin demokratik hukuk sisteminin selameti için risk aldıklarını, mücadele verdiklerini ve dik durduklarını söylelen Erdoğan; Türkiye'ye, demokrasiye, hukuka, milli iradeye inanan herkesin aynı sorumluluk duygusu ile hareket etmesi gerektiğini ifade etti.

Edoğan, "Biz bunu yapıyoruz. Biz yasamadaki gücümüzle, yürütmedeki gücümüzle bunu yapıyoruz. Bunun dışı yargınındır. Şu ana kadar bunu yaptık, yapıyoruz." dedi.

Erdoğan, AK Parti grup toplantısında yaptığı konuşmada; bugün eğer çeteler gün yüzünü çıkıyorsa, çeteler yargının önüne çıkıyorsa, kirli oyunlar deşifre ediliyorsa, bunun, sergilenen sağlam duruş sayesinde olduğunu ifade etti. Erdoğan, "Bugün eğer kirli planlar, kirli senaryolar açığa çıkıyor, özgürce eleştirilebiliyorsa, özgürce tartışılabiliyorsa ortaya konan kararlı iradenin neticesidir. Bugün eğer Türkiye tek yürek halinde kirli emellere karşı duruyorsa bu, hükümetin cesur duruşu, AK Parti'nin cesur duruşu, sizlerin cesur duruşu sayesindedir." diye konuştu.

"YAZARLARI ELEŞTİRDİ"

Başbakan Erdoğan, konuşmasında, bazı köşe yazarlarını da eleştirerek, şöyle dedi: "Bazı köşe yazarları da kusura bakmasınlar, bize gaz vermeye çalışıyorlar. Kimse bize gaz vermesin. Biz ne yaptığımızı gayet iyi biliyoruz. Ne zaman ne yapacağımızı da gayet iyi biliyoruz. Biz bu yola çıkarken, bütün bunların planlamasını yaparak çıktık. Eğer bugün köşenizde bu tür yazıları rahat yazabiliyorsanız, şöyle insafa gelin de acaba yedi yıl önce bu yazıları niye yazamıyordunuz diye kendinize bir sorun. Yazanlar yok muydu? Yazanlar da vardı. Onları da her zaman takdir ettik, gene takdir ediyoruz. Ama o gün yazamadığı halde bugün yazanlar, şöyle bir kendilerini muhasebeye çeksinler. Bize de gaz vermeye de çalışmasınlar. Önce yasaları iyi tahlil etsinler, incelesinler, hukuk devleti içerisinde bu işlerin nasıl yürütüleceğini de gayet iyi bilsinler. Biz öyle öfkeyle kalkıp, zararla oturanlar da olmayacağız. Milletimizi zararla oturtanlar da olmayacağız. Dik duracağız ama diklenmeyeceğiz."

Türkiye'nin demokratik hukuk sisteminin selameti için risk aldıklarını, mücadele verdiklerini ve dik durduklarını söyleyen Erdoğan; Türkiye'ye, demokrasiye, hukuka, milli iradeye inanan herkesin aynı sorumluluk duygusu ile hareket etmesi gerektiğini vurguladı. Türkiye'nin hukukunu koruyamayanların kendi hukuklarını da koruyamayacaklarına dikkat çeken Erdoğan, "AK Parti ile baş edemeyen siyasi partilerin başka yerlerden medet umması, demokrasi dışı yöntemlerden medet umması, demokrasi ve hukuka yönelik girişimlere duyarsız kalması Türk siyaseti açısından büyük bir talihsizliktir." şeklinde konuştu.

UĞUR MUMCU CİNAYETİNİ HATIRLATTI!

Bundan 17 yıl önce, Uğur Mumcu'nun 24 Ocak'ta evinin önünde katledildiğini hatırlatan Erdoğan, o saldırının hemen ardından belli kesimlerin töhmet altında bırakıldığını, adresin saptırıldığını söyledi.

Erdoğan, dosyanın bir çok soru işaretine mahal verecek şekilde kapatıldığına dikkat çekerek, azmettirenlerin ortaya çıkarılamadığını hatırlattı. Aynı şeyin Bahriye Uçak, Çetin Emeç, Necip Hablemitoğlu, Abdi İpekçi için geçerli olduğunu kaydeden Erdoğan, nice suikaste ve saldırıya azmettirenler ortaya çıkarılamadan, işleniş gayeleri net olarak belirlenemeden belli kesimlere bunların fatura edildiğini hatırlattı. Başbakan Erdoğan, şunları ifade etti:

"Tarih gerçekleri ortya koyuyor. Şimdi yavaş yavaş her şey ortaya çıkmaya başladı. Bugün yaptığımız Hrant Dink'in, Abdi İpekçi'nin, Uğur Mumcu ve diğer bütün kirli saldırıların üzerindeki sis perdesini kaldırmak, tüm bu olayları aydınlığa kavuşturmak, gelecekte benzer melanetlerin yaşanmasını önlemeye yöneliktir. Biz bunu yapıyoruz. Biz yasamadaki gücümüzle, yürütmedeki gücümüzle bunu yapıyoruz. Bunun dışı yargınındır. Şu ana kadar bunu yaptık, yapıyoruz."

"DANIŞTAY SALDIRISI, ERGENEKON'LA BİRLEŞTİ"

Hrant Dink olayında 32 saatte faillerin yakalandığını, daha sonra bunların bağlantılarının ortaya çıktığını anlatan Erdoğan, Danıştay olayında manşetlerin nasıl atıldığının hatırlanmasını istedi. Erdoğan, şöyle devam etti:

"Şimdi ne oldu. Hop o da Ergenekonla birleşti. Bakın neler çıkıyor. Bunlar bu kadar aceleci hareket ederek, faturayı o yargıları ile ön kabulleri ile malum çevrelere kesmeye alışmışlar. Tetikçilerin, figüranların, maşaların, kiralık katillerin nasıl bir tezgahın, nasıl bir kirli oyunun parçası olduğunu göstermektedir bu yaptığımız çalışmalar. Bu oyunlar artık bu ülkede sahnelenmiyor. Çünkü her kirli plan bu ülkenin demokrasisine, hukuk sistemine, kardeşliğine, birlik ve bütünlüğüne, vatandaşımın aşına, işine, huzuruna, refahına kast etmektedir. Demokrasiyi zaafiyete uğratacak her girişim, hukuku çiğnetecek her plan, bu milletin, bu devletin bekası için bir tehdit, bir tehlikedir. Bundan nemalananlar, bunu istismar vesilesi kılanlar, bundan menfaat devşirenler, bundan medet umanlar bilmeliler ki bu karanlık senaryoların hepsi lanetlidir. Bu lanet hepsini karanlığın içine çekip insanlık vicdanında ebediyen mahkum edecektir. Bu kanunsuzluklarla mücadele bizim tek başımıza gerçekleştireceğimiz bir konu değildir. Muhalefet başta olmak üzere, tüm kesimlerin samimi desteği bu noktada hayati önemlidir. Bu, biliniyor olmasına rağmen muhalefetin çetelere avukatlık yapıyor olmasını, kamuoyunun zihnini bulandırmak için gayret göstermesini, süreci her fırsatta provoke etmesini ben aziz milletimin takdirine bırakıyorum. Faili meçhullerin faili malum haline gelmesinden kim niye korkuyor. Kim neden bunların üzerini örtmeye çalışıyor. Gizli kapaklı işlerin aydınlığa çıkmasından kim neden endişe ediyor."

Erdoğan, demokratikleşme adına attıkları her adımın karşısında statükoyu bulduklarını, değişime-dönüşüme karşı bir direnç bulduklarını ifade etti. Anayasa adı gündeme gelir gelmez malum çevrelerin sahneye fırladığını ifade eden Erdoğan, "Bunun adını zikrettiğiniz anda hemen 'istemezük' başlıyor. Bunlar istemezük familyasının mensuplarıdırlar. 367 garabetiyle bu ülkenin enerjisini heba edenler, suskunluklarını bozup demokrasiye, millet egemenliğine, bizatihi milletin kendisine meydan okurcasına rol üstleniyor. Muhalefet de bu akıldanelerin kuyruğuna takılıyor, o da kervanda yerini alıyor. Demokrasi mücadelesinde iktidar-muhalefet yoktur. İktidar demokrasi istiyor, hukuk istiyor diye, özgürlük istiyor diye bunlara da karşı çıkmak bir muhalefet tarzı olabilir mi? Demokrasi konusunda iktidar da muhalefet de taraftır." diye konuştu.

Başbakan Recep Teyyip Erdoğan, ortada dolaşan iddilarla ilgili soğuk kanlılığı elden bırakmamaya çalıştıklarını söyledi. Erdoğan, Meclis içi ve dışı muhalefetin tavırları karşısında kendilerinin hırçınlaşamayacaklarını ifade etti.

Erdoğan, parti genel başkan yardımcıları, bakanlar ve milletvekillerin katılımıyla illerde 'demokratik açılım'ın ikinci kez anlatılacağını belirtti. Erdoğan, demokratik açılımla ilgili orta vadede çıkarmayı planladıkları yasaları önümüzdeki günlerde Meclis'e getireceklerini kaydetti. Erdoğan, demokratik açılımla ilgili sürecin bundan sonra sorunun çözümünden rahatsız olan kesimler tarafından daha fazla istismar edileceğini, buna izin vermeyerek, yapıcı bir üslupla ne yapmak istediklerini hep beraber anlatmaları konusunda uyardı.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler
Bunlar da İlginizi Çekebilir