Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Ümit Boyner, eski binaların yenilenmesi adına kentsel dönüşümün önemli olduğunu belirterek, "Ama bu dönüşümü bölgelerin dokularını tahrip etmeden, tarihi ve kültürel yapıya uygun yapmak da önemli. Mahallelerde oturanları mağdur etmeyecek, birey odaklı dönüşüm yerinde olacaktır." dedi.
İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (İMSAD) ve TÜSİAD tarafından organize edilen 4. Uluslararası İnşaatta Kalite Zirvesi, yapı sektörünün önde gelen oyuncularını bir araya getirdi. Dayanıklı yapı ve yeşil bina gibi temaların ele alındığı zirvenin açılış konuşmalarını TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi ve İMSAD Başkanı Hüseyin Bilmaç yaptı.
Zirvede Türkiye'de şehirleşme oranının yüde 75 dolaylarına geldiğini açıklayan Ümit Boyner, buna bağlı olarak konut ihtiyacının arttığına temas etti.
Yapıların büyük bölümünün doğayı tahrip ettiğini anlatan Boyner, "Binaların çevreye darbelerinin minimuma indirilmesi adına yeşil bina kriterleri ortaya koyuldu. Yeşil binalar, enerji ve binada daha tasarruflu olup dahha sıhhatli bir ortam vaat ediyor." ifadelerini kullandı.
Yeşil binaların maliyetli olmadığına işaret eden Boyner, "Cari açığın yüzde 67'ye tekabül eden bülümü enerji ithalatından geliyor. Enerji giderlerinin yüzde 40'ı binalardan kaynaklanıyor. Bunun büyük bölmü ısıtma ve soğutma için kullanılıyor. Burada şu da muhakkak yalıtımı yapılan binaların oranı yüzde 10'u aşmıyor." diye konuştu.
Yeşil binaların yüzde 40 tasarrufa imkan tanıyacağından söz eden Boyner, bunun ekonomiye de önemli katıklar yapacağını vurguladı. Türkiye'nin fay hatlarında bulunduğunu aktaran TÜSİAD Başkanı, şunları kaydetti:
"Deprem bölgesi olsak da afetlere ve çarpık yapılara karşı kanunlar ile faaliyetlerimiz yeterli gelmedi. Binaların büyük bölümü daha evvel yürürlükte olan kanunlara göre yapıldı. Onun için dayanıklı değil. Kuşku yok şu an bunların yenilenmesi, yeniden yapımı gerekiyor. Bu çerçevede kentsel dönüşüm önemli. Ama bu dönüşümü bölgelerin dokularını tahrip etmeden, tarihi ve kültürel yapıya uygun yapmak da önemli. Mahallelerde oturanları mağdur etmeyecek, birey odaklı dönüşüm yerinde olacaktır. Bu anlamda dünyada başarılı dönüşüm projeleri ele alınarak, deneyimlerden faydalanmak gerekiyor."
Ümit Boyner, yeni ve yeşil binalara yatpılan yatırımların özel sektör için de itici güç olduğunu ekledi.
TİM BAŞKANI: 2023 HEDEFLERİNE KENTSEL DÖNÜŞÜM DE KATKI YAPACAK
TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi ise yapı sektörünün ihracata katkılarının bilinmediğinden dert yandı. Sektörün ekonomik büyümeye bağlı olarak önemli merhaleler aldığını dile getiren Mehmet Büyükekşi, şöyle devam etti:
"İhracat içinde yapı ürünlerinin ağırlığı fazla. Demir ve çelik ürünlerinden çimentoya, yalıtımdan boyaya kadar sektör ihracat artışına katkı sunuyor. İhracatın lokomotif sektörlerinden biri olduğu muhakkak. Türkiye yakın bölgelerde başarılı. Yeni bölgelere de açılıyor, bunda yapı sektörünün büyük payı var. Bunu rakamlar da teyit ediyor, bakın yapı ve konut alanında Avrupa'da en büyük üretici ve ihracatçıyız. Artık geleceğe umutla bakmayı mümkün kılan, dinamik bir yapı sektörüne gerek duyuyoruz. Dünyada menfi olaylara rağmen sektör ihracata katkı sunacaktır. Türkiye'nin ihracatı geçen sene 135 milyar dolar idi. 2012 ilk 6 ayında 125 milyar dolar oldu. Sene sonu için hedefimiz 150 milyar dolar. ihracatçıların 2023 için de 500 milyar dolar hedefi var. Bu hedef tüm Türkiye'nin hedefi. Kuşku yok yapı sektörünün de hedefi. Yapı ürünlerine bakıldığında başta çimento, cam seramik ve toprak sektörü 2001'de 1 milyar dolar ihracat yaptı. Bu rakam 2011'de 3,2 milyar doları buldu. 2023 hedefi 7,3 milyar dolar. Kimyevi maddeler sektörünün 2001 ihracatı 1,8 milyar dolar, 2011 ihracatı ise 16,3 milyar dolar. Sektörün 2023 hedefi de 50 milyar dolar. Demir ve çelik sektörü inşaat için önemli bir kalem. İhracatı 2001'de 2,4 milyar dolar idi. 2011'de 15,3 milyar dolar oldu. 2023 hedefi 55 milyar dolar. Rakamların ortaya koduğu gibi 2023 hedeflerine giderken yapı sektörü en büyük paydaşlarımızdan. Evet; 2023 hedeflerini sanayi ve rekabeti güçlü kılarak, markalı ve katma değerli ürünlere yönelerek, kentsel dönüşümü yaparak yakalayacağız."
Büyükekşi, bölge ülkelere ihracatı artıracaklarını, Ortadoğu ve Afrika'da konumlarını güçlendireceklerini duyurdu.
Türkiye'nin 2012 ilk 9 ayında enerji ve petrol ithalatının 45 milyar dolara dayandığını bildiren Büyükekşi, "Burada büyük bir sorun var. Soruna karşı yapı sektörünün görevleri ve rolleri de büyük. Tuğla olsun, ısıtma ve soğutma sektörü olsun enerji giderleri fazla. Burada duyarlı olmaya, verimli kullanmaya ihtiyaç var." dedi.
İMSAD BAŞKANI: BİNALARIN ENERJİ TÜKETİMİNE KARŞI TEŞVİKLER UYGULAMAYA KOYULMALI
İMSAD Başkanı Hüseyin Bilmaç da toplam enerjinin yüzde 40'ını tüketen binalar için yeni finansman modellerininn ortaya koyulmasını ve teşviklerin uygulamaya konulmasını talep etti. Binalarda enerji verimliliği ile 12-15 milyar dolar tasarrufa imkan tanınacağını bildiren Bilmaç, şöyle konuştu:
"2020 için belirlediğimiz yüzde 20 daha az enerji hedefini ancak akılcı adımlarla yakayayabiliriz. Şu an gündemde olan kentsel dönüşüm bunun için bizlere önemli bir fırsatı da sunuyor. Kentsel dönüşüm çerçevesinde projelerle yeni çevremizi güvenli ve yeşil binalara dönüştürme şansımız çok fazla."
CİHAN
Kaynak:
