1. Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı'na katılan büyüklerinden dinlediği çoğu çile ve acı dolu öykülere dayanan romanı hakkında bilgiler veren
Yazar Baş, 60-65 hanelik bir köyde, 20-45 yaş aralığındaki 86 kişinin Osmanlı Devleti'nin I.Dünya Savaşı'na katılması sonucu ilan edilen seferberlik nedeniyle askere alındığını kaydetti. Yıllar sonra bu 86 kişiden ancak 6 tanesinin köye dönebildiğini aktaran Baş, "Buna bir kuşağın yok olması da denilebilir. Geride bıraktıkları dul kadın ve çocukların yarısına yakını da açlık, hastalık ve bakımsızlıktan öldü. Bu kader, sadece benim köyümde değil, Anadolu'muzun diğer köylerinde de hemen hemen aynıydı." dedi.
Cephelerde yok olan kuşakların, geride bıraktıkları yakınlarının acılarını, verdikleri yaşama mücadelelerinin pek dillendiğinin altını çizen Baş, "Yeni kuşaklarımızın, bu devletin nasıl kurulduğu, insanlarımızın hangi bedelleri ödediği konusunda bilgilenmeleri için, neler yapmamız gerektiğini yeterince önemsemedik. Gün geçtikçe birçok konuda duyarlılığımızı kaybediyoruz." şeklinde konuştu.
Bu ülkede, anlaşmalarla gerçekleşen mübadele sonucu giden gayrimüslim ailelerin yolculukları, aşk hikayeleri, çektikleri söylenen acılarının roman ve filmlere konu edildiğine dikkat çeken Baş, "Ancak, bizim insanlarımızın acılarını, bir kuşağın yok olmasını, geride bıraktıkları kuşağın sefaletini dillendirmedik hiç. Bir türlü kendimizi anlatamadık. 1912-1922 yılları arasında ülkemizde hayatını kaybeden, bir tespite göre 8 milyon insanımız, sırf emperyal güçlerin Osmanlı Devleti'ni bölüşmesi sebebiyle yok edildi. İşlerine geldikleri konuya duyarlı olan aydınlarımız, acaba Anadolu'da Türk ailelerinin o yıllarda başından geçenleri bilmiyorlar mıydı? Yok olan bir kuşağı ve geride bıraktıklarını ne kadar hatırladılar?" ifadelerini kullandı.
Baş, Umutlar Tükenince adını verdiği bu romanda, bölge kırsalında o yıllardaki yaşam mücadelelerini de konu aldığını söyledi. Roman kahramanlarına orijinal adlarını verdiğini ifade eden Baş, "Benim kuşağımı yetiştirme görevini de yerine getiren bu vefakar insanların manevi huzurunda saygıyla eğiliyorum. Romana büyük ilgi gösteren Ordulu hemşerilerime de teşekkür ediyorum." diye konuştu.
Mithat Baş'la yapılan söyleşiye Ordu Kültür Derneği üyeleri ile, Araştırmacı-Yazar Muzaffer Günay ve Şair Gökhan Akçiçek de katıldı.