1. HABERLER

  2. GÜNCEL

  3. Başbakan Erdoğan: Kılıçdaroğlu Derhal İstifa Etmelidir
Başbakan Erdoğan: Kılıçdaroğlu Derhal İstifa Etmelidir

Başbakan Erdoğan: Kılıçdaroğlu Derhal İstifa Etmelidir

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Türkiye’de bugüne kadar hiçbir parti ile hiçbir siyasi kadronun, bir başka ülkenin rejimi arasında böyle bir irtibat olmamıştır" diyerek, CHP Genel Başkanı ile Suriye rejimi arasındaki irtibata dikkat çekti.

A+A-

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Türkiye’de bugüne kadar hiçbir parti ile hiçbir siyasi kadronun, bir başka ülkenin rejimi arasında böyle bir irtibat olmamıştır" diyerek, CHP Genel Başkanı ile Suriye rejimi arasındaki irtibata dikkat çekti. “Bu kara lekeyi CHP'ye, Türkiye'nin siyasi tarihine süren bu genel başkanı, bu kadroyu şiddetle kınıyorum. Bu mesele son derece ciddidir. CHP sübut etmiş bir takım ajanlık faaliyetlerine, vatana ihanet girişimlerine bulaşmış, bunlarla irtibatlı intisaplı hale gelmiş, getirilmiştir.” diyen Erdoğan, Kılıçdaroğlu’nu istifaya davet etti.

Başbakan Erdoğan, TBMM’deki Haftalık Grup Toplantısı’nda yaptığı konuşmada 11 Mayıs'ta Reyhanlı'da saldırılarının gerçekleşmesinin hemen ardından daha dumanlar tüterken hükümete ve Suriye'ye yönelik politikasına yönelik bir kampanyanın startı verildiğini belirtti. “Başta CHP olmak üzere muhalefet partilerinin genel başkanları ve milletvekilleri daha olay anlaşılmadan daha olay netleşmeden hem hatayı hem Türkiyeyi tedirgin ve tahrik edecek girişimlerde bulundular.” diyen Erdoğan, ne Reyhanlı’da ne Hatay'da muhalefetin ve bazı medya kuruluşlarının yansıttığı gibi bir atmosfer olmadığını söyledi. Erdoğan, “Yüzyıllardır kardeşliğin ve hoşgörünün merkezi olan Hatay bu alçakça saldırıyı büyük bir metanet ve sağduyu ile karşılamış durumda. Hatay'daki bu atmosferi bozmak, hoşgörü ortamını zedelemek için başta CHP ve CHP milletvekilleri olmak üzere bu bölgede çok ağır tahrik girişimlerinin yaşandığını biliyoruz ve bunları çok dikkatli bir şekilde takip ediyoruz. Hatay'da da gerçekten tehlikeli bir oyun oynanmak isteniyor. O kadar ki bu oyun Türkiye dışında tezgahlanıyor Türkiye içindeki uzantılarıyla, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları kandırılmak suretiyle ile icra edilmek isteniyor. Burada bir siyasi mezhepçilik yapılıyor. Bu çok tehlikeli bir oyun. Bu oyuna hiçbir mezhep mensubunun gelmemesi gerekiyor.” şeklinde konuştu.

Hatay'da gazeteci, tüccar, işadamı kılığındaki bazı karanlık şahısların ajanlık derecesindeki vatana ihanet derecesinde faaliyetlerinin tespit edildiği, bunların tutuklanarak yargıya teslim edildiği bilgisini veren Erdoğan, şunları söyledi: “Maalesef bu şahısları CHP içindeki bazı milletvekilleri ile irtibatları da tüm delilleriyle, belgeleriyle tasdiklenmiştir. Örneğin CHP'ye yakın bir gazetenin Hatay temsilcisi, ajanlık yaptığına dair çok bariz delilerle şu anda tutuklanmış durumda. Mesele bundan ibaret değil. Hatay ve ilçelerinde yapılan eylemlerde, gösterilerde özellikle mültecilere yönelik saldırgan girişimlerde kökü dışarıda olan bu yapılanmaların etkisi olduğu da yine tespit edilmiş durumda.”

Erdoğan, ne Suriye’de ne de dünyanın başka yerindeki hiçbir olaya etnik köken üzerinden bakmadıklarını, bakmayacaklarını vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Biz yola çıkarken etnik milliyetçiliğe hayır, bölgesel milliyetçiliğe hayır dedik, dinsel milliyetçiliğe hayır dedik. Biz bunların arkasındayız. Buradan CHP Genel Başkanı'na, malum milletvekillerine; Türkiye aleyhine oynanan bu oyunlardan dikkatle sakınmaları konusunda uyarıyorum. CHP, Suriye meselesinde tarafsız kalma hakkına elbette sahiptir, bizi desteklemeyebilir. Bizim Suriye politikamızı eleştirme hakkına da sahiptir. Ama CHP, Türkiye’nin aleyhine, Türkiye’nin düşmanı bir ülkenin lehine bir tavır takınamaz. O ülkeyle, o rejimle işbirliği halinde Türkiye üzerine tehlikeli oyunların içinde taşeron olarak yer alamaz. Buna biz de müsaade etmeyiz. Millet de yargı da müsaade etmez, etmemelidir. Reyhanlı'daki acı olayların ardından bildiğiniz gibi CHP Genel Başkanı ve CHP milletvekilleri yangına benzinle giden bir tavır sergilediler. CHP'nin tavrı suçu örtmek, suçluyu gizlemek, hedefi başka yönlere saptırmak üzere kuruluydu. Bununla kalmadılar; hem Reyhanlı hem Hatay'ı tahrik etmek için ellerinden geleni yaptılar. Kendi yandaş medyalarıyla sosyal medya üzerinden son derece örgütlü bir psikolojik harekata giriştiler. CHP'nin bu saldırgan ruh halinin sebebi nihayet ortaya çıktı.”

Ardından çok önemli bilgiler ve tarihi nitelikte bazı bilgileri paylaşacağını söyleyen Erdoğan, şunları aktardı: “Özellikle CHP'ye oy vermiş kardeşlerimin, gönül vermiş kardeşlerimin CHP'nin başında nasıl bir kadronun olduğunu görmelerini ve anlamalarını özellikle rica ediyorum. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde hiçbir siyasi parti böyle bir karanlık ilişkinin, hem de ucu dışarıda olan böyle bir komplonun içinde bugüne kadar yer almamıştır. CHP'nin başındaki zatın bize teröristbaşı diyecek kadar edebini, izanını, şuurunu kaybetmesi işte bu karanlık senaryolarda yer almanın getirdiği suçluluk psikolojisidir. Son dönemde CHP'li milletvekillerinden oluşan iki heyet Suriyeye gitti, gayri meşru rejimiyle eli kanlı Beşşar Esed'le görüştü, utanmadan fotoğraflar çektirdi, bunları da dünyaya yayımladı. Mayıs ayı içinde emniyet ve istihbaratımız hem Reyhanlı saldırısı hem de plan aşamasındaki bazı saldırılarla ilgili operasyonlar yaptılar. Plan aşamasındaki saldırılar mülteci kamplarında bomba patlatmak, kamplardaki bazı Suriyelileri öldürmek ya da kaçırmak üzerine kurulmuştu. Güvenlik güçlerimizin ve istihbarat birimlerinin çalışmalarıyla bu saldırılar gerçekleşmeden önlendi. Hem Reyhanlı hem de kamplara yönelik saldırı planları Suriye içerisinde iş adamı görüntüsünde karanlık bir şahıs tarafından planlandı. O adam şu anda Suriye tarafında. Ama geçmişinde bu Hatay'daydı. Bu zatın babası da Hafız Esed'in babası ile arkadaştı. Bu işin uzantısı var. Şimdi oğluyla bu süreci sürdürüyorlar. Ama oğlunun Türkiye'ye gelme endişesi var. Çünkü geldiğinde ne olacağını biliyor. Maalesef Hatay'da ihanet içindeki bazı TC vatandaşları bu karanlık planlarda işbirlikçi ve maşa olarak kullanıldı. CHP'ye yakın bir gazetenin şu anda tutuklu olan muhabiri bu karanlık şahısla sürekli irtibat halindeydi. Defalarca bilgi ve belge sızdırdı. CHP'li bir vekilin yakın akrabası bu karanlık senaryoların, karanlık örgütlerin içinde yer aldı. Geliyorum asıl meseleye. İki kez Şam'a giden CHP heyetine rehberlik ve aracılık eden kişi hem Reyhanlı saldırısının hem de kamplara yönelik bombalama öldürme kaçırma eylemlerini planlayan şahsın ta kendisidir. Taksicilerden, şoförlerden, seyahat şirketlerinden CHP'nin zatındaki şahsın pişkince bahsettiği develerden bahsetmiyorum. CHP heyetlerini alan, Lazkiye'ye götüren, oradan Şam'a götüren, Esed'le yapılan görüşmelerde yer alan hatta aynı fotoğraf karesinde poz veren şahıs, Türkiye içindeki karanlık girişimleri planlayan şahıstır. Emniyet ve istihbarat birimlerimiz bu karanlık şahsın Türkiye'deki uzantılarını tespit etmiş, gözaltına almış yargıya teslim etmiştir. İfadeler fotoğraflar tüm deliller şu anda yargının elindedir. CHP Genel Başkanı ve bazı arkadaşları boğazlarına kadar çamura batmış durumdadır. CHP'nin Genel Başkanı şunu bilmelisin: Benim istihbarat teşkilatlarımın elinde deve fotoğrafları yok, otomobillerin fotoğrafları var, plakalarıyla birlikte. Ama sen develer üzerinde turistik seyahat yapıyorsan o ayrı konu. CHP Genel Başkanı ve milletvekilleri son derece tehlikeli bir oyunun içinde figüran olarak yer almışlardır. CHP Genel Başkanı'nın ahlaksızca, edepsizce yaptığı saldırılar, Reyhanlı ve diğer karanlık olaylarla ilgili irtibatı örtmeye, karartmaya yetmez. CHP bu irtibatlar, intisaplarla ilgili derhal tatmin edici bir açıklama yapmak zorundadır, lafla değil belgeyle, bilgiyle. Biz belge gösteriyoruz. Hatta CHP Genel Başkanı ve arkadaşları derhal ama derhal istifa etmelidir. Bu mesele son derece ciddidir. CHP sübut etmiş bir takım ajanlık faaliyetlerine vatana ihanet girişimlerine bulaşmış, bunlarla irtibatlı intisaplı hale gelmiş getirilmiştir. Türkiye Cumhuriyeti'nin siyasi tarihinde hiçbir parti ile hiçbir siyasi kadroyla bir başka ülkenin rejimi arasında böyle bir irtibat olmamıştır. Bu kara lekeyi CHP'ye, Türkiye'nin siyasi tarihine süren bu genel başkanı, bu kadroyu şiddetle kınıyorum." CİHAN

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.