Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Türkiye’nin Akdeniz, Karadeniz, Ege’de hükümranlık haklarını sonuna kadar kullanacağını, buralarda kısıtlanmaya asla rıza göstermeyeceklerini söyledi.
Açılış ve incelemelerde bulunmak üzere Denizli'ye gelen Bakan Yıldırım, Denizli Valiliği Toplantı Salonu'nda gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. İzmir'in EXPO 2020 aday olduğunu, Türkiye’nin 23 Kasım'da Paris'te sunum yapacağını ifade eden Yıldırım, bu sefer Rusya, Dubai, Tayland, Brezilya gibi rakiplerle yarışacağını belirtti.
EXPO 2020 adaylığı ile İzmir’in bir kez daha görücüye çıktığını dile getiren Yıldırım, “EXPO sadece İzmir için değil ülkemiz için önemli. Çünkü EXPO yapılan illerde çok ciddi yatırım yapılıyor. 2020 EXPO'sunun teması da sağlık ve ulaşım. Eğer İzmir EXPO'yu yapmaya hak kazınırsak 2020 ve devam eden yıllarda İzmir'e, Ege Bölgesi'ne, Aydın'a, Denizli'ye, Antalya'ya, Uşak'a, Muğla'ya, İstanbul, Ankara, Balıkesir, Bursa, Çanakkale'ye bağlayan yolların standardı gelişmiş olacak. İzmir için toplu ulaşım raylı sistemi daha da hız kazanacak. Konaklama tesisleri EXPO bölgesinde ağırlıklı olarak süratle artacak. EXPO düzenlendiği 6 ay boyunca 30-40 milyon insan bu bölgeye gelmiş olacak. EXPO organizasyonu sadece İzmir'in ekonomisini, şehircilik alt yapısını değil, İzmir'le sürekli ilişkisi olan Denizli'yi de aynı oranda kalkındırmış olacak.” dedi.
KKTC’ye Norveç'ten bir geminin gelmesiyle ilgili bir soruyu cevaplandıran Bakan Yıldırım, şunları kaydetti: “Türkiye Akdeniz, Karadeniz, Ege yani sınırları bulunan bütün denizlerde hükümranlık haklarını sonuna kadar kullanır. Bunda bir kısıtlanmaya asla ve asla rıza göstermeyiz. İnsanlığın ortak malıdır denizler. Ne yapılacaksa birlikte yapılması lazım. Kıbrıs'ta bir araştırma yapılacaksa buradan edinilecek haklardan hem Kuzey hem Güney'in eşit derecede yaralanması lazım. Kuzey Kıbrıs geçmişte mağdur oldu. Yıllardır Güney Kıbrıs Rum kesimi bütün Kıbrıs'ın sahibiymiş gibi hareket ediyor. Denizdeki aramalarda aynı olay tekrarlanıyor. Biz bunu kabul etmiyoruz. O yüzden de Türkiye Cumhuriyeti ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti de kendi aralarında münhasır bir ekonomik bölge ve açık denizlerle ilgili bir anlaşma imzaladılar ve anlaşma çerçevesinde Türkiye ulusal ve uluslararası yasalardan doğan bütün haklarını sonuna kadar kullanacaktır. Hiçbir oldu bittiye asla ve asla seyirci kalamayacağız. Bizim durumumuz gayet nettir.”
CİHAN
