Görüşmelerin ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Ashton, "Ayrıntılı ve yapıcı bir görüşme yapmayı hedeflemiştik, ancak İran tarafı bunun için hazır değil" dedi.
Ashton, "İran'ın, pragmatik bir tavır takınmasını ve olumlu bir yanıt göstermesini bekliyorduk. Kapı hala açıktır ve tercih İran'ın elindedir" diye konuştu.
Ashton, bir gazetecinin İstanbul'daki görüşmelerden sonra bir görüşme daha olup olmayacağı sorusuna, "Başka bir görüşme planlanmamıştır şu an itibariyle. Önerilerimizi açık bir şekilde belirttik. Doktor Said Celili'ye şunu söyledik. Önerilerimiz geçerlidir. Telefonlarımız açıktır. Umarız ki, bunları dikkate alıp, bize cevap vereceklerdir. Böyle bir cevap gelirse daha sonra görüşebiliriz “ yanıtını verdi.
Ashton, “Süreç kırılmaya mı gidiyor ? “ sorusuna ise, “Şu an bulunduğumuz noktada biz girişimde bulunduk. Bizim amacımız ortak bir zemin bulmak. Dr. Celili mantıklı olmaktan bahsetti. Biz de öyle yaptık. Eğer İran olumlu yanıt verirse, bu süreçte gelişme kaydedebiliriz. İran'ın adımının bekleyeceğiz“ şeklinde yanıt verdi.
Nükleer enerji konusunda nasıl bir rota çizileceği sorusuna da yanıt veren Ashton, “Celili'nin çabalarını takdir ediyoruz. Bu İran açısından çok önemli Biz birlik olarak duruyoruz. Grup adına hareket ettim. Biz önerilerimizin kabul görmesini istiyoruz.Celili de umarım bu sözlerimi anladı. İran'ın bu konudaki adımlarını bekliyor olacağız" şeklinde konuştu.
Yakıt konusunda İran'ın sivil nükleer enerji programı hakkını kabul ettiklerini tekrarlayan Ashton, "İran'ın programının sadece barışçı amaçlarla olduğunu ortaya koyması lazım. IAEA şu ana kadar bunu teyit edememiş durumdadır" dedi.
BBC'ye de demeç veren Ashton, görüşmelerde bir uzlaşma sağlanamaması konusunda, "İtiraf ediyorum ki, hayal kırıklığına uğradım. Sonraki adımlarda anlaşmaya varabilmek için burada daha fazla bir ilerleme kaydetmeyi umardım. Ancak hala kapıyı açık tutuyorum ve İran'ın yanıt vermesini umuyorum" dedi.
"Bu, İran'la diplomatik sürecin başarısız olduğu anlamına mı geliyor" sorusuna ise Ashton, "Hayır" yanıtını verdi. Bazı görüşlerin ortaya konduğunu, şimdi İran'ın bunları değerlendirmesi ve bir yanıt vermesi gerektiğini yineleyen Ashton, "Benim telefonumu biliyorlar. Kapı açık, iletişim yolları açık ve 5 1 ülkeleri tamamen bu konuda birleşmiş durumda" diye konuştu.
İran cephesi ne düşünüyor?
İran Milli Güvenlik Yüksek Kurulu Genel Sekreteri ve İran'ın Nükleer Başmüzakerecisi Said Celili ise, İran'ın nükleer programıyla ilgili müzakerelerde, "konuşmaların faydalı olması için ilk önce ortak bir mantık olması gerektiğini, ortak mantık yerine başka bir şey kullanıldığında, bunun diyalog çerçevesinden çıkıp talimat çerçevesine girdiğini" söyledi.
Cenevre'de ortak alanlarda, ortak işbirliği konusunda konuşmak üzere anlaştıklarını belirten Celili, özellikle ortak çıkarlar konusundaki işbirliğinde ilerleme kaydedilirse görüşmelerin başarılı olacağını söyledi.
İstanbul'a "çok olumlu bakışla, çok pratik yöntemlerle" geldiklerini belirten Celili, "İran İslam Cumhuriyeti'nin potansiyellerinin inkar edilemez durumda" olduğunu ve ülkesiyle çok farklı alanlarda işbirlikleri yapılabileceğini vurguladı.
"Bu görüşmeleri milletlerin hukukuna saygı çerçevesinde çatışmaları önlemek amacıyla bir fırsat olarak değerlendirmeli" diyen Celili, "Barışçıl bir dünya yaratmak amacıyla işbirliği yapmaya hazırız. Özellikle nükleer alanda işbirliğine hazırız" şeklinde konuştu.
Celili, "Görüşmelerde ortak mantık ve ortak daha güzel bir gelecek üzerine konuşmalarını ve iyi bir dünyaya varmalarını diliyoruz" dedi.
İran'ın Nükleer Başmüzakerecisi Celili, İran'ın IAEA ile işbirliği içinde olduğunu ifade ederek, Kurum Başkanının bunu konuşmalarında 25 kez ilan ettiğini, "İran'ın kesinlikle barışçıl olmayan bir girişimi yoktur, tüm girişimleri barışçıldır" denildiğini anlattı.
Asılsız konular öne atılarak temel konuların gölgede bırakılmak istendiğini söyleyen Celili, "Niye Avrupa'da 200'den fazla nükleer tesis var? Uluslararası toplum bu konuda ne yapıyor? İsrail'in nükleer silahını kim ona vermiştir? Bu konuda hiç araştırma yapılmış mıdır?" diye sordu.
Celili ayrıca, "Eminim ki ortak bir yol bularak görüşmeler tekrar devam eder. Biz de devam edeceğini ümit ediyoruz" dedi.
"Bazı insanlar milletlerin haklarını görmezden gelerek bazı girişimlerde bulunuyorlar. bu girişimlerin sonucunda Binlerce insan ölüyor. Kimse bunu neden diye onlara sormuyor" diyen İran'ın Nükleer Başmüzakerecisi, "Uluslararası arenada, BM'de tüm görüşmeler ortak mantık, karşılıklı haklara saygı duymak çerçevesinde olmalıdır" ifadelerini kullandı.
Dışişleri Bakanlığı'nın açıklaması
Dışişleri Bakanlığı da, İran'ın nükleer programıyla ilgili İstanbul'da yapılan müzakerelerde, "tarafların, önümüzdeki dönemde görüşmelerin sonuçları temelinde, sorunlu konuların çözüme kavuşturulması amacıyla görüşmelere kapıyı açık bırakmalarından" memnuniyet duyulduğunu bildirdi.
Bakanlık açıklamasında, "Ükemiz, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da sürecin ilerletilmesi, onunun barışçı bir çözüme kavuşturulması yönünde gayretlerini sürdürecektir" ifadelerine yer verdi.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Selçuk Ünal da, Türkiye'nin İran görüşmeleri boyunca vaki talepler çerçevesinde taraflarla temas halinde olduğunu ve gerekli yapıcı telkinlerde bulunduğunu belirtti.
ABD'li yetkili: "Tercih İran'a ait"
İstanbul'daki 5 1 ve İran arasındaki heyette yer alan, adı açıklanmayan bir üst düzeyli ABD'li diplomat ise, İran nükleer sorunu konusunda müzakereler yoluyla çözüm istediklerini ancak bunun olup olmayacağında "tercihin İran'a ait olduğunu" söyledi.
İran Heyetine Öneri
Öte yandan İran heyetine bugün, ABD heyetiyle ikili düzeyde görüşme yapması önerisi getirildiği bildirildi. Reuters'ın haberine göre Zührevand, İran'ın, Arapça yayın yapan El Alem televizyonuna yaptığı açıklamada, AB Dış Politika ve Güvenlik Yüksek Temsilcisi olan ve 5 1 heyetine başkanlık eden Catherine Ashton'ın bu öneriyi getirdiğini belirterek, "Ancak İstanbul'daki nükleer toplantıyla ilişkisi yoksa, böyle bir görüşmeye gerek yok" dedi.
Ashton, "İran'ın, pragmatik bir tavır takınmasını ve olumlu bir yanıt göstermesini bekliyorduk. Kapı hala açıktır ve tercih İran'ın elindedir" diye konuştu.
Ashton, bir gazetecinin İstanbul'daki görüşmelerden sonra bir görüşme daha olup olmayacağı sorusuna, "Başka bir görüşme planlanmamıştır şu an itibariyle. Önerilerimizi açık bir şekilde belirttik. Doktor Said Celili'ye şunu söyledik. Önerilerimiz geçerlidir. Telefonlarımız açıktır. Umarız ki, bunları dikkate alıp, bize cevap vereceklerdir. Böyle bir cevap gelirse daha sonra görüşebiliriz “ yanıtını verdi.
Ashton, “Süreç kırılmaya mı gidiyor ? “ sorusuna ise, “Şu an bulunduğumuz noktada biz girişimde bulunduk. Bizim amacımız ortak bir zemin bulmak. Dr. Celili mantıklı olmaktan bahsetti. Biz de öyle yaptık. Eğer İran olumlu yanıt verirse, bu süreçte gelişme kaydedebiliriz. İran'ın adımının bekleyeceğiz“ şeklinde yanıt verdi.
Nükleer enerji konusunda nasıl bir rota çizileceği sorusuna da yanıt veren Ashton, “Celili'nin çabalarını takdir ediyoruz. Bu İran açısından çok önemli Biz birlik olarak duruyoruz. Grup adına hareket ettim. Biz önerilerimizin kabul görmesini istiyoruz.Celili de umarım bu sözlerimi anladı. İran'ın bu konudaki adımlarını bekliyor olacağız" şeklinde konuştu.
Yakıt konusunda İran'ın sivil nükleer enerji programı hakkını kabul ettiklerini tekrarlayan Ashton, "İran'ın programının sadece barışçı amaçlarla olduğunu ortaya koyması lazım. IAEA şu ana kadar bunu teyit edememiş durumdadır" dedi.
BBC'ye de demeç veren Ashton, görüşmelerde bir uzlaşma sağlanamaması konusunda, "İtiraf ediyorum ki, hayal kırıklığına uğradım. Sonraki adımlarda anlaşmaya varabilmek için burada daha fazla bir ilerleme kaydetmeyi umardım. Ancak hala kapıyı açık tutuyorum ve İran'ın yanıt vermesini umuyorum" dedi.
"Bu, İran'la diplomatik sürecin başarısız olduğu anlamına mı geliyor" sorusuna ise Ashton, "Hayır" yanıtını verdi. Bazı görüşlerin ortaya konduğunu, şimdi İran'ın bunları değerlendirmesi ve bir yanıt vermesi gerektiğini yineleyen Ashton, "Benim telefonumu biliyorlar. Kapı açık, iletişim yolları açık ve 5 1 ülkeleri tamamen bu konuda birleşmiş durumda" diye konuştu.
İran cephesi ne düşünüyor?
İran Milli Güvenlik Yüksek Kurulu Genel Sekreteri ve İran'ın Nükleer Başmüzakerecisi Said Celili ise, İran'ın nükleer programıyla ilgili müzakerelerde, "konuşmaların faydalı olması için ilk önce ortak bir mantık olması gerektiğini, ortak mantık yerine başka bir şey kullanıldığında, bunun diyalog çerçevesinden çıkıp talimat çerçevesine girdiğini" söyledi.
Cenevre'de ortak alanlarda, ortak işbirliği konusunda konuşmak üzere anlaştıklarını belirten Celili, özellikle ortak çıkarlar konusundaki işbirliğinde ilerleme kaydedilirse görüşmelerin başarılı olacağını söyledi.
İstanbul'a "çok olumlu bakışla, çok pratik yöntemlerle" geldiklerini belirten Celili, "İran İslam Cumhuriyeti'nin potansiyellerinin inkar edilemez durumda" olduğunu ve ülkesiyle çok farklı alanlarda işbirlikleri yapılabileceğini vurguladı.
"Bu görüşmeleri milletlerin hukukuna saygı çerçevesinde çatışmaları önlemek amacıyla bir fırsat olarak değerlendirmeli" diyen Celili, "Barışçıl bir dünya yaratmak amacıyla işbirliği yapmaya hazırız. Özellikle nükleer alanda işbirliğine hazırız" şeklinde konuştu.
Celili, "Görüşmelerde ortak mantık ve ortak daha güzel bir gelecek üzerine konuşmalarını ve iyi bir dünyaya varmalarını diliyoruz" dedi.
İran'ın Nükleer Başmüzakerecisi Celili, İran'ın IAEA ile işbirliği içinde olduğunu ifade ederek, Kurum Başkanının bunu konuşmalarında 25 kez ilan ettiğini, "İran'ın kesinlikle barışçıl olmayan bir girişimi yoktur, tüm girişimleri barışçıldır" denildiğini anlattı.
Asılsız konular öne atılarak temel konuların gölgede bırakılmak istendiğini söyleyen Celili, "Niye Avrupa'da 200'den fazla nükleer tesis var? Uluslararası toplum bu konuda ne yapıyor? İsrail'in nükleer silahını kim ona vermiştir? Bu konuda hiç araştırma yapılmış mıdır?" diye sordu.
Celili ayrıca, "Eminim ki ortak bir yol bularak görüşmeler tekrar devam eder. Biz de devam edeceğini ümit ediyoruz" dedi.
"Bazı insanlar milletlerin haklarını görmezden gelerek bazı girişimlerde bulunuyorlar. bu girişimlerin sonucunda Binlerce insan ölüyor. Kimse bunu neden diye onlara sormuyor" diyen İran'ın Nükleer Başmüzakerecisi, "Uluslararası arenada, BM'de tüm görüşmeler ortak mantık, karşılıklı haklara saygı duymak çerçevesinde olmalıdır" ifadelerini kullandı.
Dışişleri Bakanlığı'nın açıklaması
Dışişleri Bakanlığı da, İran'ın nükleer programıyla ilgili İstanbul'da yapılan müzakerelerde, "tarafların, önümüzdeki dönemde görüşmelerin sonuçları temelinde, sorunlu konuların çözüme kavuşturulması amacıyla görüşmelere kapıyı açık bırakmalarından" memnuniyet duyulduğunu bildirdi.
Bakanlık açıklamasında, "Ükemiz, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da sürecin ilerletilmesi, onunun barışçı bir çözüme kavuşturulması yönünde gayretlerini sürdürecektir" ifadelerine yer verdi.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Selçuk Ünal da, Türkiye'nin İran görüşmeleri boyunca vaki talepler çerçevesinde taraflarla temas halinde olduğunu ve gerekli yapıcı telkinlerde bulunduğunu belirtti.
ABD'li yetkili: "Tercih İran'a ait"
İstanbul'daki 5 1 ve İran arasındaki heyette yer alan, adı açıklanmayan bir üst düzeyli ABD'li diplomat ise, İran nükleer sorunu konusunda müzakereler yoluyla çözüm istediklerini ancak bunun olup olmayacağında "tercihin İran'a ait olduğunu" söyledi.
İran Heyetine Öneri
Öte yandan İran heyetine bugün, ABD heyetiyle ikili düzeyde görüşme yapması önerisi getirildiği bildirildi. Reuters'ın haberine göre Zührevand, İran'ın, Arapça yayın yapan El Alem televizyonuna yaptığı açıklamada, AB Dış Politika ve Güvenlik Yüksek Temsilcisi olan ve 5 1 heyetine başkanlık eden Catherine Ashton'ın bu öneriyi getirdiğini belirterek, "Ancak İstanbul'daki nükleer toplantıyla ilişkisi yoksa, böyle bir görüşmeye gerek yok" dedi.
