Gazeteci-Yazar Mümtazer Türköne, hukuk dışı ve eşkıyalıkla darbe yapanların hareketlerini meşru hale getirmek için Atatürkçülük ideolojisinin arkasına sığındıklarını söyledi. Türköne, bugünün Türkiye’sinde artık darbe yapmaya kimsenin cesaret edemeyeceğini savundu.
Kumluca Belediyesi tarafından kültürel etkinlikler çerçevesinde gerçekleştirilen ayın söyleşisi programının bu ayki konuğu siyaset bilimci ve yazar Prof. Dr. Mümtazer Türköne oldu. Türköne, Kumluca Belediyesi Konferans Salonu’nda '12 Eylül Askeri Darbesi ve Bugüne Yansıyan Sonuçları' konulu bir konferans verdi.
Mümtazer Türköne, yapılan bütün darbelerin milletin aydınlık geleceği için değil, bir gurup cuntacının kendi çıkarlarını korumak, siyasi emellerine ulaşmak ve hukuksuzluklarını saklamak için yapıldığını savundu.
Türkiye’nin geleceğini yok etmek için yapılan darbeleri düzenleyenlerden hesap sorulmasını isteyen Türköne, darbelere karşı halkı bilinçlendirmelerindeki asıl amaçlarının, kendilerinden sonraki nesillerin bu tür eşkıyalık ve zorbalıklara maruz kalmalarını önlemek olduğunu belirtti.
Türköne şöyle devam etti: “Söylediklerim ve söyleyeceklerim geriye dönük acılarla alakalı değil, gördüğüm meşakkat ve zulümle alakalı hiç değil. Yaşadığım acıları kendim için değil gelecek nesiller, bizden sonraki kuşaklar için unutmadım. Bu durum bizim neslimizin başına neden geldi. Bunun bir hesabının sorulması lazım. Benzer şeylerin bir daha yaşanmaması lazım.”
Darbeleri planlayan zihniyetlerin darbelere zemin hazırlayacak ortamları da kendilerinin oluşturduğunu belirten Türköne, “Darbe öncesinde sağ-sol çatışmaları tertip ederek darbeye zemin hazırladılar. Aslında ne sağcılar solcuları, ne de solcular sağcıları öldürdü. Sağcıları da sol görüşlü insanlarımızı da öldürenler senaryoyu yazanlardı. Devletin içerisine yerleşmiş, devletin yetkilerini, dokunulmazlığını kullanarak darbe imkânlarını oluşturmuşlardır. Darbeyi Türk silahlı kuvvetleri değil, ordunun içerine yerleşmiş cuntacılar, askeri üniforma ile eşkıyalık yapmışlardır.” dedi.
"DARBECİLER ATATÜRKÇÜLÜK İDEOLOJİSİNİN ARKASINA SIĞINDI"
Darbelerin milleti korumak için hükümetlere karşı değil, milletin kendisini yönetimden uzaklaştırmak için milletin kendisine karşı yapıldığını savunan Türköne, darbecilerin eşkıyalıkla kurdukları silahlı düzeni kalıcı hale getirebilmek ve milleti ikna etmek için de Atatürkçülük ideolojisini oluşturduklarını belirtti.
Türköne, “Türkiye’de akla zarar bütün her şeyin arkasında işte bu ideoloji var. Atatürkçülük tartışması milletin iradesinin elinden alınmasına gerekçe bulmak için Atatürk’ün arkasına sığınan darbeciler tarafından başlatılmıştır. Kendi çıkarlarını, siyasi emellerini hukuksuzluklarını saklamak için bu darbeyi hazırlayanlar kendilerinin yargılanamayacağı bir anayasa oluşturdular. Anayasanın hazırlanmasındaki mantık, halkın iradesi ve tercihi anayasal bir yığın kurumla baskı altına alınarak halkın kendini nasıl yönetemeyeceği, halkın yönetme iradesinin nasıl engelleneceği planlanmıştır.“ diye konuştu.
Bu ülkede olup biten bütün olumsuz gelişmelerin arkasında darbeler ve darbelerden beslenen zihniyet bulunduğuna işaret eden Türköne, nerede kan dökülüyorsa, düşmanlık üretiliyorsa orada askeri vesayet ve zorbalık düşüncesinin olduğunu öne sürdü.
Türköne, şöyle konuştu: “Darbelerle millete yaşatılan sıkıntıların hesabının görülmesi, darbelere zemin hazırlayacakların caydırılması gerekir. Hiç kimsenin milletin egemenliğine ve hürriyetine müdahale etmeyi dahi aklının ucundan geçirmemelidir. Gelecek nesillere demokrasiyle yoğrulmuş bir Türkiye bırakmalıyız.”
"ATATÜRK, ATATÜRKÇÜLÜK SİMSARLIĞI YAPANLARIN ELİNDEN KURTARILMALI"
Son zamanlarda kendisinin Atatürk ile ilgili düşüncelerinin çarpıtıldığını veya yanlış anlaşıldığını ifade eden Türköne, Atatürk ile ilgili olumsuz bir düşünceye sahip olmadığını belirtti.
Atatürk’ün bu millet için vatan ve bayrak gibi ortak bir değer olduğunu, herhangi bir gruba veya şahsa ait ideolojiymiş gibi düşünülemeyeceğine dikkat çeken Türköne, “Günümüzde Atatürk simsarları türemiştir. Atatürkçülük arkasına sığınarak kendi kanunsuzluklarını örtmeye çalışmaktadırlar. Atatürkçülüğün, Atatürkçülükle yakından uzaktan alakası olmayan bu kişilerin elinden kurtarılması gerekir.” ifadelerini kullandı.
Kumluca Belediyesi Başkanı Hüsamettin Çetinkaya, Kumluca Belediyesi olarak gerçekleştirdikleri ayın söyleşisi etkinliklerinde farklı görüşlere sahip bilim adamlarını Kumlucalılarla buluşturduklarını ifade etti.
Çetinkaya, “Demokratik platformda herkesin görüşlerine saygı duymalıyız. Farklı görüş ve düşüncelerde de olsak birlikte yaşama sanatını öğrenmeliyiz.” şeklinde konuştu.
Konferans sonunda Kumluca Kaymakamı Salih Işık ve Belediye Başkanı Hüsamettin Çetinkaya tarafından Mümtazer Türköne’ye günün anısına plaket verildi.
CİHAN
