-İDDİANAMENİN PÜF NOKTALARI-

BAKIN NE DİYOR O İDDİANAME?

GÜNEŞİ BALÇIKLA SIVAYAMAZSINIZ!..

MİNİK KUŞ, ‘HAYALİ İHRACAT DEVAM’ DİYOR..

Hatırlarsınız İstanbul’da bazı kesimler kıyameti koparmış, harmandalı oynar gibi ellerini şıklatmış, bir tek etek giyip avrat gibi oynamadığı kalmış, önüne gelene o iddianamenin kabul edilmediği yaygarasını koparmıştı.. Sonra, sonrasını herkes gördü!

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan ve içerisinde başta gümrük üst düzey bürokratlarının isimleri de yer olan iddianame 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi. İddianamenin kabul edilmesiyle birlikte de o ellerini şıkırdatanlar, ‘bu işten de yırttık’ diyenlerin hevesleri kursaklarında kaldı. Onlar şimdi elleri başlarında, başları önlerinde ‘peki ne olacak şimdi’ diye kara kara düşünmeye başladılar.

Son yılların en büyük hayali ihracat iddianamesini de övünmek gibi olmasın ama yine bendeniz Aykut Onur Kalaycı ele geçirdi! Haber kaynaklarım sayesinde, iddianame yazılı ve görsel basından önce www.etkihaber.com adlı sitemizde yayınlandı. İddianamenin tamamı ise, halen sitemizin arşivinde okuyucularını beklemektedir buradan herkesin bilgisine sunulur.

İDDİANAMENİN AYRINTILARI

Sizlere bu yazımda, özenle hazırlandığını düşündüğüm bu iddianamenin gümrükleri ilgilendiren bölümlerinin analizi ya da iddianamede geçen önemli detayları anlatmak istiyorum. Ancak bu noktaya kadar yani iddianamenin kabul edilmesine kadar gelinen süreci de sizlere anlatmadan geçmek istemiyorum. Çünkü bu süreç hem polis, hem de adli makamlarca hiç de kolay olmadı ve bunu da çok iyi biliyorum.

Aslında her şey bir ihbarla başladı!

İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’ne gelen 16.06.2011 tarihli bir telefon ihbarında; Ambarlı Gümrüğü’nde faaliyet gösteren şüphelilerden B.K ve D. K.’in ihracat kaçakçılığı ve dâhilde işleme rejimi kapsamında ithal edilen eşyaların taahhütlerinin kapatılmasına yardım ettikleri, bunun dışında Çin menşeli kumaşların Almanya’da sanki işlem görmüş gibi Alman menşeli olarak Ambarlı ve Halkalı Gümrüğü’ne getirildiği, şüpheliler B. H. A., F. İ., Ş. İ., A. H., A. P., S. G. ve P. B. adlı kişilerin bu işlemler sırasında beraber hareket etikleri belirtilir.

İhbar, Savcı Gül’e Bildirilir..

İstanbul Mali Şube’ye gelen bu ihbar üzerine harekete geçen ekipler, o dönemin Büyükçekmece Kaçakçılık Savcısı MUSTAFA KEMAL GÜL’e ulaşarak, kendilerine gelen ihbarı tüm boyutlarıyla iletirler. Ardından da süratle teknik ve fiziki takibe geçerek, hayali ihracat organizasyonunu tüm boyutlarıyla ortaya çıkarırlar. Ancak hayali ihracat, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın üst düzey bürokratlarının adlarının da geçmesi soruşturmacıların karşısına bazı engelleri çıkarır. Ama hem savcısı, hem polisi bu engeller karşısında dik durarak soruşturmayı tamamlarlar. İstanbul Büyükçekmece Kaçakçılık Savcılığı tarafından hazırlanan soruşturma dosyası ve fezleke Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilir. Gönderilen belgelerin ışığında da, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Kaçakçılık ve Maili Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından 25.08.2010 tarihli 2012/74357 sayılı iddianamesi Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilir. İddianamede, 66 şüpheli ile ilgili çeşitli cezalar istenir.

İddianamedeki Gümrük Boyutu

Peki! 52 sayfalık iddianamenin sivil şüphelilerinin dışında kalan yani bürokratları ve gümrüğü ilgilendiren bölümlerinde neler var? Şimdi isterseniz bu bölümlere şöyle bir bakalım. Bakın size bu bölümü dikkatinizi çekmek için iddianameden birebir aktaracağım..

İddianameden…

Şüphelilerden 7. sırada olan A. P. adlı şahsın, örgütün tüm faaliyetlerinden haberdar olduğu, diğer yöneticilerle birlikte yapmış olduğu iş bölümüne göre suç örgütünün Gümrük ve Dış Ticaret makamlarındaki kamu bağlantılarını sağladığı, suç örgütünün kontrolündeki firmaların revize taleplerini yerine getirmesi ve kapama işlemlerinin usulsüz olarak yapılması için özellikle H. Ö. ve M. K. isimli şüphelilere rüşvet verdiği, bu rüşvetleri genellikle şüpheli A. G.’den karşıladığı, örgüt yöneticisi olarak rüşvet verdiği, kaçakçılık suçunun sahte belge tanzim etmek veya ettirmek suretiyle birden fazla gerçekleştirdiği, iletişim tespit fiziki takip tutanakları ve müfettiş raporu Ambarlı ve Halkalı Gümrük Ticaret Müdürlüğü’nden getirilen ithal ve ihraç belgeler emanet eşya makbuzları ile tutanaklarından anlaşıldığı, bu şahsın iddianamenin 32.sayfasında şüpheli A. P.’nun telefon görüşmelerinde Uludağ İhracatçılar Birliği Genel Sekreteri olan şüpheli M. K. ile yapmış olduğu telefon görüşmesinde bu şüphelinin desteği ile izin belgelerini revize ettirdiği, keza 133 adet dâhilde işleme izin belgesinin Gürbulak Sınır Kapısı’ndan kapatmasını gerçekleştirildiğinin anlaşıldığı..

Yine telefon görüşmelerinde şüphelinin, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Müsteşarı Z.A. ile görüştüğü ancak görüşmenin içeriğinin tespit edilemediği, şube müdürü olan şüpheli H. Ö. ile dâhilde işleme izin belgelerine ilişkin kontrollerinde olan şirketlerin problemlerini çözdüğü, Gümrükler Genel Müdürü R. A. ile yapmış bulunduğu telefon görüşmesinde dâhilde işleme izin belgelerinin Gürbulak Gümrük Müdürlüğü’nce kapatılması hususunda yardım istediği ve buna ilişkin olarak dilekçe gönderdiği, Uludağ İhracatçılar Birliği Genel Sekreterliği’nce dâhilde işleme izin belgelerinin kapatmak istendiği, keza 21.02.2011 gün ve 2011/D1-01006 sayılı dâhilde işleme izin belgesinin kapatılmış olduğu ve yine örgütün kullandığı şirketlerden birinin adresinin Erzurum Ilıca olmasından dolayı ithal eşyasının Orta Anadolu Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğüne sevk edildiği, buna ilişkin Orta Anadolu Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğü tarafından menşei araştırması yönüne gidildiği, bu nedenle ithal işleminin gerçekleşemediği iletişim tespit tutanakları ve fiziki takip tutanaklarından A. P.’nun ithal işlemini gerçekleştirmek amacıyla Gümrük Müsteşarlığı’na giderek hakkında soruşturma dosyası ayrılan ve BAŞSAVCILIĞIN 2012/19068 soruşturma sırasında kayıtlı şüpheliler ile görüşme yaptığının tespit edildiği bilahare ithal işleminin gerçekleştirildiği anlaşılmaktadır’ diyor.

O ismi artık herkes biliyor!..

Diyor dedikten sonra hemen bir nokta koyup biraz sazı elime almak, teline vurmak istiyorum. ORTA ANADOLU GÜMRÜK VE TİCARET BÖLGE MÜDÜRÜNE bu konuyla ilgili olarak gümrük üst düzeyde telefon açan kimdir? Bu kişinin görevi nedir? Onu da açıklayalım hemen. Ben değil aslında iddianamenin kendisi bunu açıklıyor. Bu kişinin görevi müsteşar yardımcılığıdır. Bu kişinin de kim olduğunu artık yedi düvel biliyor.

Süslü püslü tekziplerle bu iş olmaz!

Hani gümrükte çalışanlarla ilgili savcılık tarafından bir çalışma yürütülmediğini söyleyenlere, yukarıdaki hazırlık numarası bir ders niteliğindedir. Kaçakçılarla sarmaş dolaş olan bazı gümrük başmüfettişleri, gümrük müdürleri, üst düzey bürokratlar da yakında hazırlanacak olan iddianameyle adaletin önünde hesap vereceklerdir. Bir de Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın yetkililerine birkaç sözüm olacak. Bakın durum böyleyken bakanlığın sitesine süslü püslü yazılar yazıp, ‘Bu İşler Yoktur, Bu İşlerin İçerisinde Bizim Görevlilerimiz, Bürokratlarımız Yoktur’ demek olmaz! Gazetelere mahkeme kararıyla tekzip göndererek yayınlatmak ise güneşi balçıkla sıvamanın ötesine geçmez. Elbette o suçludur bu suçludur demiyorum, demiyoruz ama ayyuka çıkmış bir konuda böylesi bir yöntemin kullanılması geçmişi başarılarla dolu, çoğu namusuyla çalışan teşkilata da zarar verir. Benden söylemesi...

YAZARIN NOTU

MİNİK KUŞ KEKLİK GİBİ ŞAKIYOR…

1-) Değerli okurlarım, sözde bu örgüt ortaya çıkarıldı ve dâhilde işleme ile kumaş kaçakçılığı bitti zannetmeyin. Şuanda kaçakçılar boş durmuyor! Çin menşeli kumaşların, özellikle RORO taşımacılığı yapılan gümrüklerden yapıldığına dair çok büyük duyumlarım var. Hele minik kuşun anlattıkları yenilir yutulur gibi değil!.. Çenesi kapanmıyor aman diyor minik kuş “TIRLARA DİKKAT DENİZE DİKKAT”

2-) Hayali İhracat İddianamesi'nin bir bölümünü inceledim yazımda.. Diğer bölümleriyle ilgili belirlemelerimi ise, sizlerle paylaşmaya devam edeceğim.