TAHTAKALEL​İ TOSUN

İŞTE CEVİZLİ VURGUNDA İZLENEN YOL!

Bu kadar tır, Boğaz Köprüsü’nden geçmez!!

Tahtakaleli TOSUN

Atmayın sözlerimi, yazılarımı yabana.. bakın bir defa daha uyarıyorum sizleri. Ceviz ithalatında çok büyük vurgunlar oluyor. Henüz belgeleyemediğim ancak yaptığım araştırmalara göre, cevizde büyük oyunlar oynanıyor. Memleketimin kasası hortumlanırken, haramzade göbeğini kaşıya kaşıya haksız kazancı cebine indiriyor. Aslında sizlerde biliyorsunuz cevizde oynanan ayak oyunlarını ancak ya sessiz kalıyor, ya da gözleriniz görmüyor, kulaklarınız duymuyor. Bakın duymuyorsanız, görmüyorsanız veya nasıl yapıldığını bilmiyorsanız Aykut Onur Kalaycı size anlatıversin bu büyük soygunun nasıl yapıldığını... Ama sizde bir söz verin! Gidin bu vurguncuların hırsızların üzerine. Yapışın yakalarına ve onlara yetim, öksüzlerin kursağına gidecek lokmalarını yedirmeyin!!

Bakın nasıl soyuyorlar?

Cevizli Vurgunu gündeme biliyorsunuz yine ben gündeme getirdim. Getirmemle birlikte de, inanın mail adresimdeki kota doldu neredeyse.. Şimdi bu maillerden yola çıkarak anlatayım. Anlatayım da sizde bir an evvel önlemini alın. Gümrük Vergisi ve KDV'si yüksek olan cevizin, Türkiye’ye giriş öyküsü maildeki iddialara göre aynen şu şekilde..

İran’da bekletiliyor!..

Ceviz yüklü tırlar, önce İran tarafında bekletiliyor. Bu bekleme sırasında bazı gümrük yetkilileri ile ceviz vurgununu gerçekleştirecekler anlaşıyor. Türkiye’ye getirilen cevizler için yapılan anlaşma sonucunda, ‘Sarı Hat’ için ayrı belge, ‘Kırmızı Hat’ çıkarsa ikinci belge düzenlenerek Türkiye’ye sokuluyor. Vurgunda ikinci yöntem ise, transit çıkan cevizlerde oynanıyor. Transit çıkan cevizler önce Nahçivan sonra İran Serbest Bölgesine geçiriliyor. Sonra minibüslerle Esendere, Gürbulak Van Kapıköy’den duyduğuma göre tehditle bir kısmı geçiriliyor.

Helal olsun o yetkililere

Ancak herkesin sütü bozuk değil ya. O bölgede aslanlar gibi bu kaçakçılara direnenler de var ve bunu da yazmak benim için namus borcu gibi bir şey. Bölgede gümrüğün üst düzeyinde ve kaçak istihbarat müdürlüğünde yapılan değişiklikler sonrası kaçakçılar bu kişilerin kapısını da çalıyor. Orada görev yapan bu vatanın evlatları yani yöneticiler ve bazı görevliler dik duruşlarını bozmayıp, kapılarını çalan bu hortumcuları kapı dışarı ediveriyor..

BU İDDİA ÇOK KONUŞULUR!!

Tabi bu işten nemalanan özellikle bazı esnaf ve ticaret erbabı, bu dik duruştan bayağı rahatsız oluyor. Hemen eller telefona sarılarak Ankara’da tanıdıkları bir takım bürokratları devreye sokuyorlar. “Aman, mahvolduk, öldük, bittik” serzenişleriyle işlerin eskisi gibi devam etmesini istiyorlar. Bu iddia eğer doğruysa, gerçekten çok vahim ve inanın çok sıkı takibimde olacak.. size bu köşede vurgunu gerçekleştirenlere ön ayak olanların hepsinin adlarını büyük harflerle yazacağım. Telefonun öbür ucundakilere duyurulur…

Peki, son durum ne?

Ceviz vurgununda tarafıma ulaşan son bilgilere göre, Hakkâri ve Gürbulak Gümrüğü’nde uzun uğraş ve mücadeleler sonucunda bu vurgunun durdurulduğu, Van’da ise kısmen devam ettiği belirtiliyor. Kaçakçılığa neden olan o bölgedeki bazı gümrük antrepolarının da geçici olarak kapalı olduğu, her şeyin bölge müdürünün kararlılığına bağlı olduğu belirtiliyor. Unutmadan şunu da yazmakta büyük yarar var. Bu bürokratlar da baskıya, tehdide ne kadar dayanır o da ayrı bir mesele.

At koşturuyorlar

Ayrıca cevizin ve bademin bölgedeki en büyük üreticisi İRAN. Ne acıdır ki, Mersin Serbest Bölge’den İran Serbest Bölgesi’ne devamlı Amerikan ve Brezilya menşeli eşyalar gelmekte veya yolda eşyalar değiştirilmekte tabi sonra da yasal olmayan yollarla Türkiye’ye sokulmakta.. Yine ne yazıktır ki, eskiden olduğu gibi memur refakati olmadığından da kaçakçılar istedikleri gibi at koşturmakta…

‘Tahtakaleli TOSUN’

Bundan önceki yazımda sizlere, Tahtakale’de işyeri olan bir tosundan pardon muayene memurundan bahsetmiştim. Bu muayene memuru ile ilgili o kadar bilgi geliyor ki şaşarsınız. Bu Tahtakaleli Tosun şuan da Ambarlı Gümrüğü’nde muayene şefiymiş biliyor musunuz? Vay anam vay! Allah yolunu açık etsin diyeceğim ama önüne taş çıkar tökezlenirsen de hiç şaşırma Tahtakaleli Tosun kardeşim. Herhalde yazımı okuyan ilgili sana birkaç soru sorar İnşallah! Haaa! Sormazsa önümüzdeki yazılarımda ben soracağım bilgine…

Tosun nasıl gittin Ambarlı’ya..

İstanbul Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğü’nde memur atamalarındaki kriterler nasıl yapıldı herkesin merak konusu. Bu konuyla ilgili açıklama yapacak muhteremde ise bir ‘çıt’ yok! Sevgili kardeşim; hadi bir açıkla da öğrenelim bu atama kriterlerini. Ya da hepsini açıklama mesela bizim Tahtakaleli Tosun’un atamasını bir açıkla! Bildiğim kadarıyla iç rotasyona tabi gümrük görevlileri bir yıl bulundukları yerde kalabiliyorlar. Ama bu kriterler bazı gümrük görevlilerine nedense uygulanmıyor. Aha da Tahtakaleli Tosun örneği size. Tosun, Atatürk Havalimanı Yolcu Salonu’nda 3 ay çalıştıktan sonra Ambarlıya gidiveriyor. Bir diğer örneğimizde ise, 3 yıl Ambarlı’ da çalışan muayene memuru yine aynı yere gidiyor. Bir yıldan beridir de oradaki görevine devam ediyor.. Anlayan varsa beri gelsin. Bu nasıl bir iştir ey muhterem…?

SANKİ BOĞAZ KÖPRÜSÜ

Yer HALKALI. Konu, mesailerle ilgili olarak BİMER’e atılan mesajlar. İddiaya göre; bir haftada 6 bin tır (yanlış duymadınız tam 6 bin) aracının işlem yaptığı, bu sayının yarısının mesai saatleri dışında işlem yaptıkları, yabancı tırlar için 50 Tl yerli tırlar içinse 30 Tl mesai yatırılması gerekirken pek çok tıra mesai yatırılmadığı, bu paranın bazı kişilerin ceplerine girdiği ve gümrükten fazla mesai ücreti alan personelin düşük ücret almalarına neden olduğu, Halkalı Gümrük Müdürlüğü’nde isimleri bende olan bazı görevlilerin müdür tarafından kollanıldığı belirtilir.

Konuyla ilgili olarak 06.09.2012 günü müfettiş görevlendirilir. Sevgili okurlar müfettişin incelemeye aldığı bu müdür kimdir biliyor muzsunuz? Hemen anlatıvereyim. Son hayali ihracat operasyonunda adı sıkça geçen, birkaç kere de İstanbul Mali Şube’ye ve dönemin Büyükçekmece Kaçakçılık Savcısı Mustafa Kemal Gül’e çok kez ifade veren, İstanbul Bakırköy 1. Ağır Ceza tarafından kabul edilen 51 sayfalık iddianamede bazı sayfalarda adı sıkça geçen kişidir. ‘Ne müdürmüş ama’ dediğinizi duyar gibiyim. Peki! Diyeceksiniz ki, “hala neden orada tutuluyor?” Çünkü bu müdür tam bir koruma kalkanının altında duruyor. Başta Ankara’da özellikle de İstanbul Bölge Müdürü ve Atamalardan Sorumlu bölge müdür yardımcısı tarafından iddiaya göre kollanıyor. Yazık hem de çok yazık! Yok mudur teşkilatta bunlardan hesap soracak kişi?

Hayali ihracatta bombalarımı bekleyin!..

İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Şubesi ve dönemin Büyükçekmece Kaçakçılık Savcısı Mustafa Kemal Gül’ün bir yılı aşkın süredir titiz çalışması neticesinde yapmış oldukları hayali ihracat operasyonuyla ilgili iddianame kabul edildi. İddianamenin kabul edilmesiyle birlikte bir kısım bürokratın da paçaları tutuştu. 27’si tutuklu 69 sanıkla ilgili olarak hazırlanan iddianamenin önceleri kabul edilmediği yaygarası kopartılmıştı.. Ancak 51 sayfalık iddianame Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. İddianamede, sanıkların gümrük üst düzey yöneticileriyle görüşmeleri de sıkça yer alıyor. Söz konusu iddianamede çok önemli tespitlere de yer veriliyor. Son yılların en büyük hayali ihracat olayıyla ilgili iddianame ile ilgili çok çarpıcı yazımı yakında sizlerle buluşturacağım. Eminim ki iddianamedeki çarpıcı bilgileri soluksuz okuyacaksınız. BEKLEYİN!!